GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
16 Ocak 2014 Perşembe

Ve Sema Pekdaş konuştu!

Bir ay önce, uzun bir Konak yazısı kaleme almış, yazıma “2004 seçimlerinin ‘en tartışmalı’ ilçesi, 2009 seçimlerinin ‘en şok edeni’ Konak, (aman ne hoş bir tesadüftür ki) yine/yeniden, 2014 seçimlerinin de ‘film platosu’ olma halini muhafaza ediyor.
Bu yeni versiyon da… Aksiyonu bol, ihaneti/hıyaneti çok, icabında arabesk, icabında ‘milliyetçilik’ soslu… Bir kısım ahalimizin ayıla/bayıla izlediği ve izleyeceği türden hasılı.
Bu tür filmlerden bıkmış/usanmış olsak da…
Serde gazetecilik var, görev icabı ‘filmlerin mutfağını/setini’ de izliyoruz haliyle…” cümleleriyle başlangıç yapmıştım.
Bu cümleler ve o yazıda çizdiğim karanlık ‘Kurtlar Vadisi’ tadındaki tablo, sahiden de başlangıçmış.
İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş’ın baro başkanlığından istifa edip CHP’nin Konak Belediye Başkanlığına aday adayı olduğu açıklamasıyla başlayan ‘siyasi aksiyon’, gazeteciliğin en klişe deyimiyle ‘tam gaz’ ve ‘siyasi atraksiyonlar’la devam ediyor zira…
 
Hatırlarsanız… Pekdaş’ın aday adaylığını açıkladığı günlerde, onu (iki yıl önce) baro başkanı sıfatıyla Akşam gazetesindeki tam sayfalık röportajın bir paragrafıyla ateş hattına oturtanlar, hem medyada hem de sanal alemde linç tadında bir kampanya yürütmüşlerdi.
Bu kampanya, Sema Pekdaş’ın aday adaylığının ‘CHP Genel Merkezi patentli olduğu’ yönündeki kanaatlerden ve Aziz Kocaoğlu’nun Pekdaş’ın aday adaylığı formuna ‘referans imzası’ atmasından sonra dursa da…
Bu suskunluğu; suların durulduğu, ‘emirin demiri kestiği’ şeklinde yorumlayanlar, kısa sürede yanıldıklarını anlayacaktı.
 
İzmir CHP kulislerinde kulaktan kulağa yayılan, arada bir de duyduğu (veya canı öyle istediği için) fısıltıları haber yapan gazetelerde bir süredir CHP Konak aday adayı Sema Pekdaş’ın bir gün Balçova’ya… Daha ertesinde de Gaziemir’e kaydırıldığı yer almaya başladı.
Kaynaklarını mutlaka ama mutlaka ‘CHP’nin bir üst düzey yetkilisine’ dayandıran bu seslere göre, Sema Pekdaş’tan değil ama ‘adaylık yerinden’ vazgeçilmişti.
Konak’a ‘münasip’ görülen adaylar da duruma/yazana/yazdırana göre günbegün değişiyor, hatta bir adım ileri gidip ‘falanca kesinlikle Konak adayı oldu, Kılıçdaroğlu onayladı’ diyenlerin sayısı artıyordu.
Bir yandan tiraj patlaması yaşayan ‘fısıltı gazetesi’ ve yazılı/görsel medyadaki kaynağı karışık haberler…
Bir yandan CHP Genel Merkezi’nin aday belirlemede sürekli ‘azzzz sonra!’ anonslarıyla ayarları iyiden iyiye bozulan aday adayları, bugün yapılan MYK toplantısından sonra yayılan haberlerle, -benzetmemi mazur görün lütfen- sahiden cozuttular! Ki, yerden göğe haklılar…
Ancak, yazı konum bugün CHP’deki aday adaylığı sürecinin kepazeliği, tel tel dökülüşü değil. Başta da belirttiğim gibi Konak ve Sema Pekdaş adı üzerinde kopan fırtına.
Bugün internette onlarca haber sitesinde adı ‘Gaziemir CHP adayı’ olarak ‘kesinleşmiş gibi’ yer alan Sema Pekdaş’ı aradım.
CHP Konak İlçe’de toplantıda olduğunu, toplantı bitince geri döneceği mesajını atan Sema Hanım, dediği gibi aradı; ben de sordum.
“Sema Hanım, bir süredir sizin Gaziemir ya da Balçova’dan aday gösterileceğiniz yolundaki haberler, bugün tavan yaptı, Gaziemir adaylığınızın MYK’da kabul gördüğü dahi yazıldı. Ne diyorsunuz?”
 
“-Gönül Hanım, biliyorsunuz Konak aday adayı olduğum andan itibaren bir kara propaganda yürütülüyor ki; benim o röportajda söylediklerimden yola çıkanlar, dün Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun HSYK için RTÜK modeli önerilerine‘Yargıcın arkasında parti rozeti olmaz. Bu doğru değil’ sözlerinden, bazı kişilerce çarpıtılan sözlerimin özünü Sayın Genel Başkan’ın ağzından duyduktan sonra biraz mahcup olmuşlardır sanırım..
Gaziemir veya Balçova’dan aday gösterileceğime gelince…
Ben de sizin gibi bazı internet sitelerinden okuyorum. Bu konuda beni ne PM’den, ne MYK’dan arayan oldu. Eğer Genel Merkez’in bu konuda herhangi bir tasarrufu olsa, herhalde arayıp fikrimi sorarlar. Aramızda en azından böyle bir hukuk var. Bana böyle bir görüş sorulmadığı için, bu haberleri ciddiye almam da söz konusu olamaz.”
 
“O zaman şöyle sorayım. Moda tabirle velev ki, Genel Merkez ile aranızdaki hukuka rağmen size sormadan sizi Gaziemir veya Balçova’dan başkan adayı yaparlarsa… Ne yaparsınız, tavrınız ne olur?”
 
“-Gönül Hanım, ben Konak Belediye Başkanlığı için aday adayıyım. ‘Belediye başkanı olayım da ne olursa olsun’ diye asla düşünmem. Benim var olmak için koltuğa ve unvana ihtiyacım yok. Ben, yapılan teklifi, bu konudaki ısrarları kabul ettiysem, bunu bir toplumsal görev olarak kabul ettiğim içindir. Hiçbir senaryonun parçası olmam. Toplumsal mücadelemi ‘Sema Pekdaş’ olarak sürdürmeye devam ederim.”
 
Bugüne kadar çizgisinden taviz verdiğine şahit olmadığım, tutarlılığını, doğru bildiğini her koşul ve platformda söylediğini izlediğim CHP Konak Belediye Başkan aday adayı Sema Pekdaş’ın bu sözleri son derece net sanırım. Pekdaş’ın telefondaki sesinin de ‘çok kararlı’ olduğunu not düştükten sonra, yazımı şöyle noktalayabilirim.
Bir kadın aday arayışına çıkan CHP Genel Merkezi’nin isteği ve ısrarıyla İzmir Baro Başkanlığı’ndan istifa edip Konak aday adayı olan Sema Pektaş, -asla ‘pantolon uyduramadık, gömlek verelim’ anlayışının temsilcilerinden olmayacağını, üstteki sözleriyle deklare etti.
 Eğer söylentiler gerçeklik kazanır da kendisine ‘gömlek’ teklif edilirse, bu kez sadece Konak değil, İzmir’in tamamı karışır.
CHP İzmir’de amacı/hedefi tam da bu karışıklık olan bir grubun varlığını (isim isim) bilen biri olarak… Hata üzerine hata yapan CHP’nin bu kadar da hata yapmayacağını düşünüyorum…