GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
15 Şubat 2011 Salı

Ülkenin bütün kadınları birleşin

Karl Marx o ünlü sloganda, ’“işçiler’” yerine ’“kadınlar’” demeyi akıl edebilseydi (!) dünyanın çehresi beklenmedik şekilde değişebilirdi’… Emek-sermaye çelişkisini boş verip, kadınlığın kurtuluşu için bayrak açsaydı; inanıyorum ki, dünya çok iyi durumda olurdu.
 
Marx bu konuyu atlamış olabilir’… Ama ben diyorum ki; ’“Ülkemin kadınları birleşin!’”
Kadınların başındaki örtüyü siyaset malzemesi yapanlara karşı’…
Kadınları yaşamın kıyısına ittikten sonra, onlara kota ile sosyal yaşamın kapılarını aralayanlara karşı’…
Çocuklarına eğitim ve beslenme hakkını eşit koşullarda sağlamayan iktidarlara karşı’…
Asgari ücret ile geçinmeye çalışan ailelere, ’“üç çocuk yap!’” diyen zihniyete karşı’…
Sadakaya muhtaç hale getirdiği insanları, yoksullukla terbiye edenlere karşı’…
Cumhuriyet’’in yurttaşlarına sadakayı reva görenlere karşı’…
Kadına ikinci sınıf insan muamelesi yapanlara karşı’…
Kadınların üstüne basa basa kurulan bütün sistemlere, bütün kurumlara ve bütün haksızlıklara karşı çıkmak için birleşin!
 
Yeryüzünde savaşı erkekler bitiremez. İşkenceyi ve zulmü erkekler bitiremez. Yoksulluk ve açlığı erkekler bitiremez. Çünkü bunların hepsi erkeklerin eseridir.
Bereketin, barışın simgesi olan tanrıçaları alaşağı eden erkekler, erkek egemen sosyal sistemleri kurmaya başladıktan sonra; bir daha insanlığın iki yakası bir araya gelmedi.
Tarihsel veriler bize gösteriyor ki, erkeklerin egemenliğinde süre gelen uygarlık insanlığı mutlu edemedi.
Yine arkeolojik verilerden anlıyoruz ki, erkekler, binlerce yıldır birbirlerini öldürmekten hiç vazgeçmediler.
Erkeklerin kapitalist sisteme yaslanarak becerebildiği; dünyada yaşayan 7 milyar kadar insanın en fazla 2 milyarına bolluk ve refah içinde güzel bir hayat yaşatmaktır. Geri kalan 5 milyar insan, sistemin sorun olarak gördüğü insanlıktır.
 
Sosyalistlerin bu bakış açısını şiddetle eleştireceğini biliyorum. Üretim ilişkileri, sınıfsal tahlil, pozitif ayrımcılık falan diyerek, kadınların uğradıkları haksızlıkları boğuntuya getirmek isteyenleri de umursamıyorum. Yazdıklarımın bilimsel olmadığını ileri sürenleri hakeza’…
Hele hele, kadınların kocalarından yiyeceği tokatın şiddetini tartışan İslamcıların hiç işi  olmaz bu bakış açısıyla.
 
Kadınlar erkekleri idare etmeyi bırakıp da, dünyayı yönetmeyi, sosyal hayata çeki düzen vermeyi deneseler, her şey çok güzel olacak’… Böyle bir öngörüm var.
 
Ben kadınlardan umutluyum. Başını ister açsın ister örtsün, değil mi ki, kapandıkları evlerden bir kere sokağa çıktılar, ok yaydan çıkmıştır; kadınlar özgürleşiyor.
 
Özgürlük mücadelesi veren kadınlar, zulme ve zalimlere karşı çıkmak için meydanlarda toplanmaya başladığı gün, inanıyorum ki, yeryüzünde yepyeni bir hayat filizlenmeye başlayacak. Gecelerinde aç yatılmayan, gündüzlerinde hakça paylaşılan bir hayat.
 
Ülkemin bütün kadınları, birleşin!
Kocalarınızdan başka kaybedecek bir şeyiniz yok!..