GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
17 Nisan 2013 Çarşamba

Oktay Vural, MHP, İzmir Bayrak mitingi üzerine…

Ege TV klasikleri arasında yerini alan ‘Söz Meclisten İçeri’ programında konuğumuzun İzmir Milletvekili, MHP Meclis Grup Başkanvekili Oktay Vural olduğunu sevgili Ümit’ten duyduğum an, ilk tepkim ‘evyah’ olmuştu.
Niye eyvah?
Zira Meclis’teki oturumları zaman zaman izlemek zorunda kalan biri olarak, orada iki kişiyle laf yarıştırmanın, neredeyse mümkün olmadığını biliyordum. Ki, bunlardan biri CHP’den Muharrem İnce, öteki de anladığınız üzere, MHP’den Oktay Vural’dır.
Hele ki Oktay Vural’ın elinden düşürmediği iPad’ini devreye sokup karşıtlarını/muhaliflerini, geçmişte söyledikleriyle vurma yöntemine defalarca ağzı açık kalmış biri olarak, ‘eyvah’ın ardından şunları söylemiştim Ümit’e:
 “Oktay Bey’le Meclis baş edemiyor, biz nasıl baş edeceğiz. Üstelik bu programda Nedim de yok, sahaya bir eksikle çıkacağız. Vallaha bizi konuşturmaz bile, ağzımıza lafı/soruyu tıkar.”
 
Kaygılarımda yalnız da kalmayınca…
Dersime çalışıp soru hazırlığı yaparken aradığım bir gazeteci dosttan da yardım yerine “Boşuna hazırlık yapma, nasıl olsa sizi ekarte edecek, sizin sorduğunuza değil, vermek istediği mesaja odaklanacaktır; en iyisi siz spontane olun” öğüdünü alınca, gerginliğim tavan yaptı.
Sonuçta…
Her Salı akşamı olduğu gibi stüdyoya 20.30’da girdik, 22.00’de çıktık.
Canlı yayın bitip de Sevgili Mehmet Karabel’in odasına girdiğimizde ilk sözü, ‘Bu kadar iyi geçeceğini tahmin etmemiştim’ oldu.
Özetle arkadaşlar…
Oktay Vural karşısında yenilmiş ama ezilmemiştik! Sevgili Karabel’in her zamanki kibarlığı/zarifliğiyle anlatmak istediği de buydu sanırım… Özellikle beni ‘tek parça’ görmekten mutluydu!
(21 Nisan Pazar günü saat 12.00’de Söz Meclisten İçeri’nin tekrarını izlerseniz, ne demek istediğimi anlayacağınızı umuyorum.)
*
Gelelim, Sayın Vural’ın canlı yayının sonuna doğru hafiften kinayeli bir tonlamayla, Kandıralı misali “Gönül Hanım, sizi de bekliyoruz” dediği, MHP’nin ‘Bayrak Mitingi’ne…
Biliyorsunuz, 20 Nisan’da Gündoğdu Meydanı’nda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin da katıldığı bir miting gerçekleştirilecek.
MHP’li arkadaşların verdiği bilgiye göre, bu miting, öyle böyle bir miting olmayacak. Onların ifadesiyle: ‘tarihimizin en büyük mitingi olacak.”
Böylesine iddialılar ve bu iddialarını ortaya koymak için var güçleriyle çalışıyorlar, haftalardır hazırlanıyorlar.
Mesela… İzmir ve tüm ilçelerine 600 adet branda afiş asılmış.
1000 adet çıtalı duyuru ilanıyla her ilçe donatılmış.
1 milyon adet el ilanı dağıtılmış.
İzmir’de bulunan 800 bin sabit telefona miting mesajı gönderilmiş; 1 milyon kişiye SMS atılmış.
Yerel/ulusal gazetelere, televizyonlara, radyolara, internet portallarına ilanlar verilmiş.
Ayrıca, her gün, her saat, kentin/ilçelerin her bir sokağını/caddesini dolaşan anons arabaları, İzmirlileri Cumartesi yapılacak ‘Bayrak mitingi’ne çağırıyormuş.
Çünkü MHP’nin hedefi, 20 Nisan’da Gündoğdu’da 500 bin-1 milyon insanı buluşturmak.
 
Bu büyük miting için Genel Merkez tarafından görevlendirilen 30 kişilik Genel Başkan Yardımcısı/milletvekili/MYK üyesi, İzmir teşkilatıyla birlikte gün aşırı basın toplantıları düzenliyor, oluşturulan heyetler kentin sivil toplum örgütlerine, meslek odalarına, belediye başkanlarına ziyaretler gerçekleştiriyor; herkese, her kesime ‘mitinge katılma’ daveti yapıyor. Bu arada tamamen partiden bağımsız olarak sivil inisiyatifle; internette mitingle ilgili açılan siteler/bloglar, her gün binlerce kez tıklanıyor.
 
Tarihinin en büyük mitingini yapmaya hazırlanan MHP’nin, Gündoğdu alanının ‘gelincik’ gibi olması için gelenlere 300 bin bayrak dağıtacağı, alana seyyar tuvaletlerin kurulacağı, şapka ve su dağıtan standların oluşturulacağı, özel sağlık ekiplerinin yanı sıra, güvenlik güçlerine yardımcı olmak üzere 1000 MHP’li gencin, olası taşkınlıklara karşı alanda hazır bekleyeceği de bana verilen bilgiler arasında.
 
AKP iktidarı tarafından çözüm sürecinde ‘en zayıf halka’ olarak görülen İzmir, ‘kentin hassasiyetine’ güvenen MHP’nin bu çağrısına bakalım nasıl yanıt verecek?
CHP öncülüğündeki Cumhuriyet mitinglerinin bayrağını, bu kez MHP mi devralacak?
İzmirli kaygılarını/sorularını/bayrağını kapıp Gündoğdu Meydanı’na mı koşacak,
Yoksa güneşli havanın rehavetiyle pikniğe, rakı/balığa, yazlığa mı?
 
Yanıtı bizzat görmek/öğrenmek için, Gündoğdu’dayım cumartesi günü. Gazeteci olarak.