GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
30 Mayıs 2012 Çarşamba

Fotoğrafın gör dediği!

Bu iş giderek ‘adam-şalgam’ meselesine dönüyor.
İki yıl önce Bornova kongresinde Baykal’ın görevlendirdiği MYK üyeleri Mehmet Ali Susam ve Savcı Sayan’a karşı ‘açık tavır’ alan Başkan Kocaoğlu bu kez il kongresinde benzer bir kararın eşiğinde.
Birkaç gün önce Bornova örgütünün yemeğinde yaptığı ‘sert’ konuşma ile dikkat çeken ve kürsüde kaldığı süre boyunca ‘Mürebbiye parmağını’ hiç aşağıya indirmeyen Kocaoğlu’nu öfkelendiren bu kez Susam ya da Sayan değil. En iyimser tahminle 10-15 delegeyi etkilemesi beklenen Başkan Kamil Okyay Sındır hiç değil. Böylesine sert konuşmanın tek muhatabı sadece salondakiler de değil. Ama salona bakınca o sözlerin doğrudan muhatabının İl Başkanı Tacettin Bayır olduğu açık. Büyükşehir’e yönelik operasyonlar sürecinde örgüt desteğini yönetemeyen, basına yaptığı açıklamalarda zaman zaman Kocaoğlu’nu açıktan hedef alan Bayır… Ve tabi ki de yakın siyaset arkadaşı Alaattin Yüksel’le son süreçte yaşadığı tartışma…  
Başından bu yana hep aynı şeyi söylüyoruz. İzmir’deki rekabette ‘genel merkez esintisi’ yok denecek kadar az. Belki Nihat Maktap’ın elini güçlendirmeye dönük birkaç hamlesi olabilir. Ama Kılıçdaroğlu bu yarışta yok. Kılıçdaroğlu taraf değilse İzmir’deki rekabetin özünde ne kalıyor? Tabi ki yerel seçim sürecine dönük rekabet…
Kentin siyasi patronu olma sevdası ya da.
Aziz Kocaoğlu sert kürsü konuşmasında isim vermedi ama rengini belli etti. Kuşku yok ki Kocaoğlu’nun destekleyeceği isim Ali Engin… Bornova kongresini olağan sürecine bırakan ya da fazlaca müdahil olmayan Başkan, İzmir il kongresinde topa çok sert girdi.
Bu kadar sertlik futbolda bile ‘faul’ ya da ‘penaltıyla’ sonuçlanırken bazen ‘kırmızı kart’ çıkmasına zemin hazırlayabilir. Bilhassa da siyasette sertlik sağlıklı sonuç doğurmaz.
Bugüne kadar il kongresine dönük sorulara kaçamak yanıtlar veren ve topu taca atmayı tercih eden Başkan Kocaoğlu bu kez hem salondakilere hem de bir dönem ‘Mahşerin atlıları’ olarak nam salan ve bugünlerde Eyipişiren’i destekleyen ‘başkanlara’ sesleniyordu aslında. 4 Nisan’da yeniden ‘Kim adam kim şalgam’ gösterdik işte’ der mi bilinmez ama Başkan ‘sertlik meselesini’ gözden geçirmeli… Özelinde Aziz Başkan’ı bu denli bağırtacak, kızdıracak neler yaşadı ya da yaşandı bilmiyorum, sormadım da. Ama şurası kesin ki Başkan Kocaoğlu, 3 Haziran’daki yarışta açık seçik taraf olacağını ilan etti artık. Zaten bu konuşmanın sabahında Ali Engin de adaylığını açıkladı. Ve o toplantının ev sahibi Enver Dündar, Engin’in tam arkasında duruyordu.  
Başından beri söylediğimiz gibi bu kongrenin iki çarpışanı olacak.
Biri Aziz Başkan ve arkadaşlarının adayı Ali Engin ötekisi de ilçe belediye başkanlarının arkasında durduğu PM Üyesi Levent Eyipişiren… Her iki isim de adaylıklarını resmileştirdi. Ve CHP’de adaylık açıklamasındaki fotoğraf çok önemlidir.
Her iki adayın da ‘açıklama sırasındaki’ fotoğraflarını analiz etmek gerekirse 3 Haziran’daki ‘üç ihtimalli maçın’ sonucu hakkında biraz olsun fikir edinmek mümkün olabilir.
*
Tacettin Bayır’ın açıklamasında fotoğraf metropol dışı ilçeler ağırlıklı oluşmuştu.
Metropolden sadece Çiğli İlçe Başkanı’nın katıldığı açıklamada ağırlık merkezi Küçük Menderes Havzasıydı. Çiğli’de delegeye asıl hakim isim olan Belediye Başkanı Metin Solak’ın Eyipişiren’in arkasında durduğu dikkate alınırsa bu fotoğraf bize delege ağırlığının bulunduğu metropolün ilçe ve belediye başkanlarının Bayır’a sıcak bakmadığını anlatıyordu. Delegenin yüzde 80’inin ‘sahipli’ olduğu bir platformda bu tablo Bayır’ı iddialı aday kürsüsünden indirmeye yetti bana göre.
*
Sonrasındaki ‘ciddi’ açıklama Ali Engin’den geliyordu. Olması gereken herkes ‘aşağı-yukarı’ salonda ya da Engin’in arkasında dizilmişti.
Buca’da Alaattin Yüksel-Mustafa Moroğlu’nun desteğiyle seçim alan Bektaş Gül, Aziz Başkan’a en yakın isim olan Bornova İlçe Başkanı Enver Dündar…
Bayraklı İlçe Başkanı Levent Ölçer’in o fotoğrafta yer alması bile gelişmeleri anlık izleyenler için sürpriz değildi. Çünkü Bayraklı örgütünün kontrolünü elinde bulunduran Başkan Karabağ, uzun süre çatıştığı Kocaoğlu ile ‘ateşkes’ hatta ‘barış’ ilan etmiş, Ölçer’i ve de adayı ‘Hatice Tatlı’yı’ o toplantıya göndererek rengini belli etmişti.
Menemen İlçe Örgütü’nün fotoğrafta olması sürpriz kabul edilebilirdi.
Ama Narlıdere, Güzelbahçe örgütlerinin Engin’in tam arkasında durmasında Başkan Abdül Batur’un rolü büyüktü. Tabi ki Gaziemir’in genç ilçe başkanının fotoğrafa girmesinde de Başkan Halil İbrahim Şenol’ün rolü yadsınamazdı.
Siyaset yaşamında Başkan Kocaoğlu ile hiçbir zaman aynı siyasi ekipte yer almamasına karşın onunla en iyi anlaşan ilçe belediye başkanı unvanını çoktan hak eden Şenol, Büyük Başkan’ın işaret ettiği adaya kayıtsız şartsız destek verme kararını çoktan almıştı çünkü.  
Toplantıda olanlar kadar olması gereken ama olmayanları da not ettim tabi ki.
En başta da Milletvekili Alaattin Yüksel’i… Moroğlu’nun tek vekil olarak katıldığı basın açıklamasında Alaattin Yüksel’i görememek bazılarını şaşırtsa da bu sütunların okurlarını şaşırtamayacaktı. Yüksel’in bu süreçte örgütteki olası tepkilerden çekinerek bir miktar uzak durduğu daha önce kaleme almıştık.  Ama Balçova İlçe Başkanı Aygül Eryılmaz’ın yokluğu fark ediliyordu ve de şaşırtıcıydı. İlçe kongresi sürecinde Milletvekili Moroğlu ile Başkan Çalkaya arasındaki gerilimin etkisi olarak yorumlasam da ilk etapta biraz derinlemesine baktığımda bunun bir tavır olduğunu anlamam zor olmadı. Sonuçta Engin’in arkasına dizilen İlçe Başkanlarının delegelerine hâkim olduğunu varsayarsak bu toplantının 620 il delegesindeki karşılığı 200’ün üzerindeydi.
Tabi ki fotoğrafa girmeyen ama salona gelen başka ilçe temsilcileriyle birlikte 200-250 delege arasında bir desteğinin olduğu düşünülebilir Engin’in.
Ve bu rakam başlangıç için oldukça iddialıydı.
*
Eyipişiren’in açıklamasındaki fotoğrafa gelince. İki açıklama arasındaki güç dengesi aşağı yukarı aynıydı. Ama Eyipişiren’in fotoğrafının daha dolu, görsel açıdan daha zengin olduğu söylenebilir. En büyük fark Engin’in fotoğrafında örgüt başkanları öne çıkarken Eyipişiren’de ‘belediye başkanlarının’ gövde gösterisi yapmasıydı.
6’sı metropol olmak üzere 8 belediye başkanı, 10 civarında ilçe başkanının sıralandığı adaylık açıklaması, adeta bir gün önceki toplantıya göre düzenlenmiş gibiydi.
Engin’in fotoğrafında Yeni CHP esintileri biraz daha fark edilirken Eyipişiren’in fotoğrafında Eski CHP’lilerin ağırlığı fark ediliyordu. Bu açıdan Eyipişiren’e ‘Eski CHP’lilerin Yeni Adayı’ demek yanlış olmasa gerek.  
Engin’in toplantısına eski vekillerden Ahmet Ersin katılırken Eyipişiren’in toplantısına Selçuk Ayhan ve Sedat Uzunbay gibi CHP’nin kongre uzmanı eski vekilleri geliyordu. Eyipişiren’in etrafındaki ekip sanki bir gün önceki fotoğrafı bastıracak bir tablo ortaya çıkarmak için özel olarak çalışmış gibiydi.
En büyük hamleleri tabi ki de adayın arkasına dizilen belediye başkanlarıydı. Engin’in fotoğrafına tek bir ‘başkan’ girmezken Eyipişiren’in açıklamasına 8 ilçe belediye başkanı sıralanmıştı.  Sadece başından bu yana bu yapıyla hareket eden Bülent Baratalı ve oğlu Urla İlçe Başkanı Yusuf Baratalı'nın o fotoğrafa girmemesi şaşırtıcıydı. Bazı metropol ve civar ilçe belediye başkanlarının bilerek geride durduğunu biliyorum. Salondaki tabloya bakarak rahatlıkla Eyipişiren’in de bu yarışa en az iddialı rakibi Ali Engin kadar bir delege sayısıyla başladığını söyleyebilirim.

Adaylık açıklamasındaki fotoğraflara bakıldığında 3 Nisan yarışı dengeli hatta üç ihtimalli görünüyor. 3 Haziran’da 620 delegeden 300’ü bulan ipi göğüsleyecek. Ama dengeler daha çok değişecek. Fotoğrafı orada verip desteği buraya verenler de olacak, son anda hatta salonda taraf değiştiren de… Şu anda üç ihtimalli bir derbi maçını andıran bu kongrenin sonucunu belki de Tacettin Bayır ve destekçileri değiştirecek. İl başkanı seçilme ihtimali tanımadığım Bayır’ın il başkanını belirleme noktasında ciddi bir faktör olacağına inanıyorum.
Çekilmezse bile Bayır’a destek veren yapı altından kayabilir.
Bugünden bakıldığında Bayır’ın Kocaoğlu ve Yüksel yapısıyla olma ihtimali düşük görünüyor. Ama siyaset bu… Özellikle CHP’de son yıllarda öyle şeyler gördük ki kimin kiminle olacağını ancak Tanrı bilir.
Bireysel beklentiler üzerinden şekillenen siyasette her an her şey olabilir.
 
Başından beri söylediğimiz gibi Engin’in en büyük gücü Başkan Kocaoğlu… Topa resmen girdiğine göre bu konuda özel birkaç hamle daha yapacaktır. Ve Kocaoğlu, tek başına bile İzmir ölçeğinde zorlu bir rakiptir.
İlçe Belediye Başkanları’nı da hafife almamak lazım…
Hem sayıca üstünler hem de ‘olmak ya da olmamak’ maçında hedefi 12’den vurmak gibi bir zorunlulukları var.
 
DEVAM EDECEK…