Tamam, seçimlerde Altılı Masa’nın adayını destekleyeceğiz.
Kulağımız çekilmeden tıpış tıpış sandığa gideceğiz...
Hoşlarına gitmeyen düşüncelerimiziifade etmeyeceğiz...
Bir kenarda seçimleri bekleyeceğiz.
Lamı cimi yok, “Kıblesi Kâbe olanlara karşı,” Türkiye, uluslararasısistemde Batı Bloku’na hizalanıyor.
İktidar, Cumhuriyet’in bilim ve teknolojide yüzyılda aldığı yolu, kendi döneminde alınan yol olarak gösterecek kadar kendinden geçmiş durumda.
“Yetmez Ama Evet” dönemi kapandı. Bu defa,“Tıpış Tıpış Evet” demek trend olacak.
Kıble ve Kabe’yi kullanarak din toplumunu kışkırtmak, Cumhuriyet mirasına çökmek, Türkiye Cumhuriyeti’nin 2002 öncesini adeta yok saymak…Bu gidiş ülke hayrına değil. Bu hengameden ancak otoriter rejim çıkar. Ne demek, muhalefete ya müebbet hapis ya kurşun?
Ancak not etmek gerek; Kendilerini ilerici, aydınlanmacı, çağdaş, demokrat, özgürlükçü olarak tarif edenler de efendilerinin sözü üstüne tek bir söze tahammül edemiyorlar.
Uzlaşma kültürünü, tolerans fikrini, fikir özgürlüğünü sözüm ona savunurken nedense eleştiriye kapalılar.
Seçimi mi kaybettirmek istiyorsun? Bu gerekçe 9 seçimi kaybederken kullanıldı. Elan revaçta…
Aslında, kendisi gibi düşünmeyene husumet beslemek, her iki cenahın da defosudur. Ama iktidar grubu ölçüyü iyice kaçırdı.
Hal ve gidişe bakılırsa, seçimlerde iktidarın değişmesi kuvvetle muhtemel. Altılı Masa’nın açıkladığı Ortak Mutabakat Metni, ülkede olumlu gelişmelerin ve yeni toplumsal mutabakatın önünü açma potansiyeli taşıyor.
Ancak, Doğu-Batı ekseninde dış dinamiklerin oluşturduğu gerilim hattı bir gerçek. Altılı Masa Batı Bloku tarafından desteklenirken, Cumhur İttifakı Doğu Bloku tarafından destekleniyor.
Yanı sıra, “Milli/Gayrı Milli” ayrışmasında safların oluşumu dakayda değer bir durum. Batı-Doğu hattında bloklar arası millilik…
Yürüyen gerçek; 2023 seçimleri bir yol ayrımıdır.
İktidarın İslama dayalı otoriter rejim arayışı, korku ve endişe veriyor.
“Yüzünü Batı Bloku’na dönen Türkiye” için Tıpış Tıpış Evet…