GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
31 Ekim 2012 Çarşamba

Rıfat bizi diskoya götür!

Adı kulislerde İzmir Büyükşehir adayı olarak geçen başka bir deyişle adını kulislerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı gezdirdiği konuşulan İzmir Milletvekili Rıfat Sait’in son bombası yerel siyasette çığır açacak türden.
Çünkü İzmirlileri İstanbul’un ünlü gece kulüplerine, diskolarına hatta meyhanelerine götüreceğini ilan etti Vekil Sait.
Reina’ya, Locca’ya, Çiçek Pasajı’na, Sulukule’ye, Kuruçeşme’ye
Sebep?
İzmir’i yerel seçim öncesi ikna etmek…
İzmirlilerin AK Parti korkusunu böyle yenmeyi düşünmüş Sayın Vekil...
10 yıldır kimsenin aklına nasıl/neden gelmemişse böyle bir hamle…
Vekil Sait düşünmüş, düşünmekle de kalmamış İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ı da katmış işin içine... Sait’in yılbaşında diskoya götüreceği İzmirlilerin hesabını Başkan Topbaş ödeyecekmiş.
Ve diyecekmiş ki;
‘Bakın biz 19 yıldır İstanbul’u yönetiyoruz. Gece kulüplerimiz, diskolarımız hatta tarihi meyhanelerimiz hala açık... Hiçbirini kapatmadık!’
Bunu Topbaş söyleyecek İzmirli de dinleyecekmiş.
Hatta ikna olup İzmir’e dönüşte eşine/dostuna anlatacak ve İzmir’in kilidini kıracakmış.
*
Bu arada küçük de bir parantez açıyor Vekil Sait: Ben içmiyorum ama içene ikram ederiz
*
Vekil Sait gerçekten renkli bir sima…  
Demeçleri de hamleleri de Nasrettin Hoca fıkrası gibi...
Güldürürken düşündürüyor.
Sayesinde İstanbul’da Reina, Loca diye bir gece kulübü olduğunu öğrendik. Hatta Çiçek Pasajı’ndaki tarihi Cumhuriyet Meyhanesi’nin gecenin çak yarısına kadar açık kaldığını…
*
Ne talihtir ki Rıfat Sait’in bu düşündüren demecinin yayınlandığı saatlerde Ulus’ta kıyamet kopuyordu. Biber gazı, tazyikli su, sis bombası…
İzmir’de, İstanbul’da, Antalya’da, Mersin’de garajlara çekilen otobüsler, çelenk gerginlikleri…
Ama olsun! Vekil Sait, tüm bu olan bitenleri İstanbul’un gece âleminde unutturacak!
Önce Reina’ya akacağız. Tabi ki kapıdaki bodyguardları aşabilirsek… Kılık kıyafetimiz müsaitse…
Ardından Çiçek Pasajı’nda demlenecek geceyi Sulukule’de ‘göbek’ atarak noktalayacağız.
Vur patlasın, çal oynasın! Hesap mı? Başkan Topbaş’tan…
*
Ve sonuç…
Vekil Sait’in İstanbul’da aleme götürdüğü 50 İzmirli kente dönecek.
Gazeteciyle köşesinde, sivil toplum örgütüyse derneğinde/odasında gördüklerini büyük bir iştahla anlatacak. Ve İzmir’in 10 yıllık korkusu 1 gecede bitecek, çözülecek.
*
Biri şu Sait’e ‘dur’ desin!
İzmirlinin siyasal zekâsıyla Melih Gökçek bile bu kadar alay etmedi.  
Anlaşılan Vekil Sait’e göre İzmirlinin tek derdi Kordon’da alem yapmak. Ve ‘rakı’ meselesi hallolursa gerisi gelecek.
İzmir’in direncini bu kadar hafife alanların bu kentte siyaset yapma şansı bence yoktur.
Kordon müdavimi bir arkadaşıma sordum.
-Rıfat Sait sizi Reina’ya götürecekmiş, ikna etmek için…
Ne dedi biliyor musunuz?
-Vekil Sait bizi önce sağ salim Anıtkabir’e götürsün, Reina’yı düşünürüz!
*
İşte Sayın Vekil İzmir’in durumu budur.
Dâhiyane fikirlerinize saygım sonsuz…  
İzmir’in demokratik ikliminde herkese, her fikre yer var çünkü.
Lakin bırakın bu ucuz kasaba siyasetini, İzmir’de tutmaz çünkü…
Önce vekâletini aldığınız kenti anlamaya, algılamaya çalışsanız diyorum.  
Mesele tek başına Kordon’da rakı/balık değildir.
Elbette ki İzmir’in AK Parti’ye karşı direncinin altında ‘yaşamına müdahale endişesi’ vardır. Ama sadece Kordon’daki yaşamına değil.

*
Mesela ‘milli gün ve bayramları halka açmayı, sivilleştirmeyi’ amaçlayan ama pratikte tam tersi bir tablo yaratan o yönetmeliği kaldırmak ya da Bakan Günay’ın deyimiyle ‘doğru yorumlamak’ için bir şeyler yapsanız.
İzmir’in kendinden önce yurdunu düşündüğünü unutmayarak ülke genelindeki ‘endişe seçeneklerini’ yok etmek için bir şeyler yapsanız.
Hadi onları yapamadınız, siyasal cesaretiniz yetmedi diyelim.
Mesela, İzmir’in dibindeki Manisa ile arasındaki teşvik adaletsizliğini gidermek ve kentteki işsiz sayısını azaltmak için harekete geçseniz.
O da mı olmadı?
Bakan Yıldırım’ın İzmir’e dışarıdan gelip partinizi yüzde 37’lere taşıyan ‘35 İzmir 35 proje’ sloganıyla başlattığı hizmet atağını genişletseniz.
35 İzmir 135 proje deseniz örneğin… Kenti projeye boğsanız…
Muhalif kimlikli belediyelerin üstündeki müfettiş, soruşturma ve dava kıskacını kaldırmak için fikir beyan etseniz arada.
Kısaca laf yerine iş üretseniz biraz…
İlla ki İzmirlileri İstanbul’a mı götürmek niyetindesiniz?
Diskolardan, barlardan önce belediyenin kente kazandırdıklarını, İstanbul’un 19 yılda geldiği noktayı gösterseniz. (Tabi ki son 10 yıldaki hükümet desteğini de ekleyerek) 
Yok! İlla ki ben İzmirlileri ‘diskoya götüreceğim’ diyorsanız…
Bizden günah gider Sayın Vekil.
Çarşı Grubu’ndan aşağı kalmayız.
Her fırsatta ‘Rıfat bizi diskoya götür’ diye inim inim inletiriz meydanları…