En kolay iş… Armut piş ağzıma düş!
Bir de, doğmamış çocuğa don biçmek diye
bir deyimimiz var ya… Aynen de öyle. Sanki
her şey bitmiş, Atatürk’ün oturduğu koltuk bile boşalmış da… Sıra Genel Başkanlığa gelmiş!
Elbette siyasette herkesin her yere aday olma hakkı vardır... Özgür toplum ve birey olmanın en önemli gereklerinden biri de budur. Ama, bir de insanın, toplumdaki özgül ağırlığını tartması gerekmez mi? Oto kontrol denilen şey de zaten budur. ‘Erken öten horoz başını bazan kendisi kesermiş’ atasözü de… bunun için vardır.
Narlıdere Belediye Başkanımız Ali Engin’in… Çözümü kurultaya öneren, sabır dönemeçli
ve yol gösterici… yeni söylemleri de vardır.
Batı toplumlarında… bir makama niçin çok aday çıkmıyor diye… irdelemek gerekiyor.
Çünkü bir işe, kendisinden daha ehili varsa, ortaya pek de kimse çıkmıyor, en iyinin seçilmesi için katkı koyuyor. Batılı kafayla düşünmek de… böyle bir şey oluyor!
***
Batı dünyasında politik transferler bile… Nadirattan oluyor. Biz de ise olağan sayılıyor. Hele de… parti değiştirdiği için fikrini değiştirenler ; Yeni Genel Başkanlarına yaranmak için, hızlı bir partili olup çıkıyor!
Sayılı olsa da, parti değiştirenlerin kimileri de, genelde toplumda kabul görenlerden ve fikri değiştiği için parti değiştirenlerden oluşuyor. Bir Abdüllatif Şener ve bazı başkaları da, bunun belirgin örneklerinden… sayılıyor.
CHP Milletvekili Sayın Abdüllatif Şener…
“Abdullah Gül, Masanın ortak Cumhurbaşkanı adayı olabilir mi?” sorusuna, bakınız nasıl da
cevap veriyor :
Hiç mücadele etmemiş, hiç risk üstlenmemiş, hep hazır kurulu sofraya oturmuş, birilerinin biriktirdiği sonuçların nimetlerini devşirmiş çok sayıda isim vardır... Böyle isimlerin adaylığını, önümüzdeki zor süreçte tercih etmem.
Devam ediyor…
İsterim ki risk alan, mücadele eden isimler olsun. Altılı masada bulunan isimlerin hepsinde bu vardır. Genel Başkanımız yirmi dört saat koşturuyor. Meral Hanım için aynı şeyi söyleyebilirim…
Kimi kaşarlı politikacılar gibi, doğru ile saklambaç oynamıyor. Adaletli söz ve tespitlerine de… Şapka çıkarılıyor!
***
Gazeteci Yazar Sabahattin Önkibar’ın,
‘Asena’ kitabında yazıldığına göre ve yaklaşığıyla…
Bir parti liderince, zamanın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le köşkte görüşüldü… Yeniden aday olması teklif edildi. Ancak, karşı aday olmamak için kabul… etmedi.
Ama aday önerisi ile, Ekmelettin İhsanoğlu adını verdi… İki Parti Liderinin görüşmesi sonucunda da, aday olarak Ekmelettin Beyin ismi çıktı. Sonra da bilindiği gibi ‘Ekmek için Ekmelettin” sloganı ile yola çıkıldı!
Gel gör ki, adı ve sloganı öğrenilene kadar da, atı alan Üsküdar’ı geçti! CHP çekirdeği de, kanayan bir yarası olarak gördü… Ama Masa deneyi ile, geleceği o günlerde görebilen, vizyonlu bir lidere sahip olduğunu da gördü.
Şuda da var ki, sözgelimi adaya hata diyelim…
‘Bizim Gandi’nin’ değil de, Mahatma Gandi’nin sözü gibi “Hata yapma özgürlüğü yoksa, özgürlük olmaz”!
***
Biterken…
Çekim gücü olan bir dünya sanki, insanı yörüngesine çekiyor, bir mıknatıs gibi tek yönü gösteriyor!
Kozadan çıkılacak, kaynağa varılacak da.
Keşke…
Sorun üretme eğilimi artan kimi sorumlu
ve yöneticilerin… Ön kabullü ve gereksiz,
çıkışları da olmasa !
İyi Pazarlar…