GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
10 Haziran 2024 Pazartesi

CHP’nin muhafazakârlarla sınavı

38. Kurultay ile yeni arayışlara giren CHP’nin merkezi tutmak için muhafazakâr kesimlere açılması, iktidar olma arzusunun karinesidir.

Deniz Baykal, muhalefetin konforundan hiçbir zaman vazgeçmedi. Kemal Kılıçdaroğlu, iktidar olmaya değil kimlik siyaseti yapmaya geldiği için, ana muhalefetle sınırlı siyaset yaptı. Fakat 38. Kurultay’da ilan edilen değişim, önceki yönetimlerin izlediği siyasete hiç benzemiyor.Yeni yönetimin, sağı iktidarda tutan muhafazakarlara ulaşmayı gerçekten hedeflediği görülüyor.

CHP, merkezde muhafazakarlarla buluşmayı başarırsa elbet de iktidara gelir. Liberal dönem sonlanırken görece kamucu politikalara yönelen uluslararası sistemin Türkiye’de CHP’yi öne çıkarması, sürpriz değil. CHP zaten solculuğu fanteziden ibaret bir sistem partisidir. Devlet yönetiminde kimi kamucu tercihleri burjuvaziyi tedirgin ettiği için yedekte tutuluyordu.

CHP, değişim sürecini hata yapmadan yönetebilirse, merkez sağ partilerin yerini alacak. CHP’nin şaşkın solcuları da sol yumruk havada, emek, emekçi diye eveleyip gevelerken, işçi sınıfı iktidara geliyor, diye zıplar.

AKP, 22 yıllık iktidarında, kendi sermaye gruplarını oluşturdu. Değişim, sanayi burjuvazisini rahatsız etti. İstanbul’da İmamoğlu hamlesiyle AKP’ye rest çeken İstanbul burjuvazisi, 38. CHP Kurultayı ile ikinci hamleyi de yaptı.

Merkezi tutma mücadelesi veren CHP’nin karşısında, Avrupa’yı saran milliyetçi sağ siyasetin benzeri yeni bir siyasi yapının yer alması kuvvetle muhtemeldir.

Avrupa Parlamentosu seçimlerinde,Marine Le Pen’in partisi Ulusal Cephe adayı,açık ara önde kazandı. Almanya’da, aşırı sağcı AfD ikinci sıraya yerleşti. Avusturya’da aşırı sağ ilk sıraya yerleşti. Belçika’da hakeza…Yunanistan’da Mitçotakis aşırı sağa karşı oy kaybetti. Aşırı sağ hemen hemen her ülkede yükselişte. İtalya’da faşist parti zaten iktidarda.

Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra kapitalist sistemde liberallerin öz güven patlamasıyla başlayan neo liberal dönem, sistemin dengeden çıkması ve kritik çatallanma sonucu, Dünya Savaşı koşullarını hazırladı. Dünya bu savaşın provalarını yapıyor. Ve büyük bunalımda, yeni faşizm belli ki zemin buldu. Tam olarak geçen yüzyılın başında olduğu gibi.

Böyle büyük bunalımlarda,insanlığın başat sorunu güvenlik oluyor. Bu nedenle, birbirine benzeyenler hızla yan yana gelmeye başladı. İtalya’da Mussolini faşizminin yeniden ortaya çıkışıyla başlayan aşırı milliyetçi dalga Avrupa’yı sarıyor. Bu dalganın Türkiye’yi de etkilemesi kuvvetle muhtemeldir.

CHP, muhafazakarları ikna ederek merkeze yerleşemezse, yeni aşırı milliyetçi dalganın merkezi tutması fazla zaman almayacaktır.

Gelin görün ki Dünya ve ülke meselelerini konuşmak yerine birbiriyle didişen CHP örgütleri, büyük değişime hiç hazır değil. Yıllardır bu mesele üzerine yazıyorum. Ancak,CHP İzmir’de bu konuların tartışıldığına hiç tanık olmadım.

CHP’yi zor günler bekliyor.