GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
1 Mart 2013 Cuma

Suç işleme özgürlüğü

Hukuk Devletin de hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur ve olamaz. Herkes işlediği suç sebebiyle hakkın da gerekli yasal takibat yapılır ve Savcılığın vereceği takipsizlik veya mahkemenin vereceği beraat veya mahkümiyet kararı sonucu hukuki prosedür tamamlanmış olur. Veya bahse konu işlemlerden sonra TBMM tarafından çıkarılacak genel af sonucu normal hayatını sürdürür.
 
Bütün bunları bir ön bilgi olarak niçin yazdım?
Son zamanlarda Başbakan teröristler için “silahlarını gömüp yurt dışına çıkabilirler” diyor.
Tabii bunu terörist  başı ile yapılan görüşme tutanakları yayınlanmadan önce söylüyordu. Şimdiler de ne söyleyecek bilemiyoruz.
Ancak: Silahlarını gömüp yurt dışına çıkabilirler sözü tam bir vahamet içeriyor. Böyle bir cümle değil Başbakan hiç kimse tarafından söylenemez. Tabii o Ülke hukuk devleti hatta bırakın hukuk devletini  kanun devleti ise.
 
Nasıl şey bu? Bir kişi ve daha da vahimi bir silahlı  örgüt Türk ceza Kanunun hemen hemen bütün maddelerini  en ağır ve vahim bir biçimde ihlal edecek ve sonra da Başbakanın izni ile elini kolunu sallayarak yurt dışına çıkacak?
Akıllara zarar verecek bir tablo.
 
Padişahların bile böyle bir yetkisi yoktu. En azından Şeyhülislamın fetvasına ihtiyacı olurdu.
Saddam’ın veya Hitlerin bile böyle bir cümle sarf ettiğini zannetmiyorum. Çünkü her rejimde en azından teorik olarak hemen herkes bilir ki hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur ve olamaz, Ve buna ilaveten hiçbir kişi ve makam belirttiğimiz gibi yetkili adli mercilerin kararı dışında işlediği suçtan muaf tutulamaz.
 
Burada Başbakan ağır bir suç işliyor.

İlgili mercilerin bu tavır karşısın da suskun kalmaları da ilginçtir.
 
Elbette yapılan ve asla tasvip etmeyeceğimiz  ve adına da toplumsal tepkiyi çekmemek için İmralı görüşmeleri (sanki adam orda ceza evin de   değil de bir makam da oturuyor gibi) denilen bölücü başı ile pazarlık görüşmelerinin Ülkeyi her geçen gün felaketin eşiğine  getirdiği apaçık ortadadır. Buna ilaveten Başbakanın söylediği cümle TCK karşısın da da  suçtur. Bunu bir hukukçu olarak ifade etmek de bizim görevimizdir.
Son on yılda yapılanlara bakılınca elbette ağzımız bir karış açık kalıyor. . Bu da bunlardan biri denebilir.
Deveye sormuşlar niçin boynun eğri diye
Nerem doğru ki diye cevap vermiş.
Aynen Ülkem gibi.