GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İhsan Özbelge ÖZDURAN
YAZARLAR
10 Mart 2022 Perşembe

Zeytinin ve kadının direnci…

Dünya genelinde küresel iklim krizinin günbegün artarak yaşandığı…

Yanmaktan kurtaramadığımız ormanlarımızın yok oluşu ile ekolojik dengemizin bozulduğu…   

Yaşanan ekonomik darboğaz ile enflasyon rakamlarının hızla yükseldiği…

Uygulanmakta olan tarım politikaları ile temel gıda maddelerine erişimin zorlaştığı…

Dünya siyasetine damga vuran Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ile birlikte…

Yokluk ve kıtlık kavramlarının daha fazla telaffuz edilir olduğu…

İthalata dayalı tarım ürünlerinin; buğday, ayçiçek yağı konularının tartışıldığı günümüzde 

1 Mart 2022 tarihi itibari ile… T.C Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca…

“Maden Yönetmenliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”

‘kamu yararı dikkate alınarak’ vurgusu ve enerji ihtiyacının karşılanması gerekçesi ile

Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi…

Böyle bir yönetmelikle… Kanunla korunan zeytinlik alanlar yok sayılırken…

Zeytinlik alanlarda madencilik aramalarına fırsat veren uygulamaların önü açılıyor…

Ve… Adeta, zeytin ağacının katli vaciptir deniliyordu. 

Nuh tufanından bu yana… Dalları ile barışı, yağı ile sağlığı temsil eden… 

Binlerce yıllık insanlık tarihinde biline gelen “Zeytin bütün ağaçların ilkidir” öğretisi ile 

Tüm semavi dinlerde kutsal kılınmış… Üzerine yeminler edilmiş olan zeytin ağacı...

Kuşaklar ötesi atalardan gelen, korunması ve yaşatılması şart olan bir kültür mirasıdır. 

Özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz Bölgeleri olmak üzere… 

Anadolu coğrafyasında yer alan 81 ilin yarısında yarattığı gelir ve katma değer ise… 

Zeytin üreticiliği yapan önemli bir kesimin geçim kaynağı olagelmiştir…

Ülkemizde  zeytin ve zeytinyağı konusunda çok kıymetli çalışmalarda bulunan…

Müstahsili, tüccarı ve sanayicisinden müteşekkil çeşitli birlik ve derneklerin…

Toplumu zeytinyağı konusunda daha da bilinçlendirmek…

Zeytinlik alanlarının arttırılmasını / mevcutların korunmasını sağlamak…

Dünya zeytinyağı üreticisi sıralamasında…Türkiye’nin yerini yükseltmek…

İhracata yönelik kaliteli zeytinyağı üretmek… Taklit ve tağşişi önlemek…

Yurt genelinde kişi başı zeytinyağı tüketim miktarını arttırmak gibi..

Yapılan kıymetli çalışmaların ve üreticinin heyecanına darbe vuran…

Zeytin sevdalılarını üzen ve inciten… Bu karardan geri dönülmesi için … 

Alın teri, zahmet, emek ve kültür mirası kavramlarının karşılığını arayan…

Pek çok kesim tarafından, karşı dava açma girişiminde bulunulmuştur.

***

Zeytinin anavatanı Türkiye’de… Zeytin yetiştiriciliğine gösterilen önemin onurlu hikayesi

Cumhuriyetin aydınlanma süreci ile birlikte M. Kemâl Atatürk’ün direktifleriyle…

1929 yılında zeytincilik seferberliği adı altında Yalova’da başlıyordu.

Açılan ziraat mektepleri ile…

Ziraat teknisyenleri ve mühendisleri yetiştirmenin öneminin arttığı o yıllarda 

1937 yılında Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsünün kurulmasının ardından… 

1939 yılında  3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında çıkarılan Zeytin Ağacı Koruma Kanunu ile birlikte…

Tarım faaliyetlerinde gelişen bu bilinçlenme süreci içinde…

Zeytin bahçelerinin usulüne uygun bakımlarının yapılması konularında verilen eğitimlerin yanı sıra…

Arazilerine zeytin ağacı diken, yabanilere aşılama yapan…

Ve zeytinliklerine en iyi bakım yapan zeytin müstahsilleri ödüllendirilerken…

Zeytinliklerini bakımsız bırakan ya da zeytin ağaçlarını söken üreticiler ceza alıyordu…

Söz konusu kanun gereğince… 

“Zeytinliklere her çeşit hayvan sokulması, yerleşim sahaları hariç, zeytin sahalarına en az bir kilometre yakınlıkta koyun ve keçi ağılı yapılması yasaktır. Ancak çift sürme ve nakliyatta kullanılan hayvanlara ağızlık takılması şartıyla müsaade edilir.”

“Zeytinlik alanlara ve bu alana 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç tesis yapılamaz, zeytinliklerin gelişmesine mani olacak şekilde kimyevi atık ve toz duman çıkaran tesis yapılamaz…” 

Şeklindeki ve buna benzer daha bir çok zeytini korumaya / kollamaya yönelik madde ile 

Ölümsüz zeytin ağacı, yıllar öncesinden kanunla korunma altına alınmasına rağmen… 

2014 yılından bu yana… Yedi kez Meclis gündemine gelen…

Muhalefet ve bir kısım iktidar milletvekilleri tarafından komisyonda reddedilen Maden Kanunu karşısında…

Dünya üzerindeki varlığı M.Ö 12000 yılına dayanan kutsal zeytin ağacı…

Büyük bir vakar içinde… Dört mevsim üzerinden çıkarmadığı yemyeşil entarisi ile…

Sökülüp ayırılmaya çalışılan toprağına kökleri ile sımsıkı sarılıyor…

Binlerce yıl önce yaratılırken, Tanrı’nın kendisine bahşettiği o büyük özgüvenle…

Hakkında söylenen türlü çeşit yakışıksız ifadeleri duymazdan geliyor… 

Yerinden yurdundan edilse de… Yaşamaya olan tutkusu ile…

En acıyan yerlerinden, mutlak surette umut filizleri fışkırıyordu.

Yaşlandıkça veriminin arttığı o kadim bilgeliği ile…

Gölgesine oturan Homeros’un kulağına fısıldadığı…

Çok bilinen o anlamlı sözünü durmadan tekrar ederek…

“Herkese aidim ve kimseye ait değilim. Sen gelmeden önce buradayım ve sen gittikten sonra da burada olacağım…” diyordu…

Zeytinlik alanlarda maden aranmasının önünü açan yönetmeliğin çıktığı günlerde…

Çeşitli haber kaynaklarında yer alan bilgilere göre…

T.C Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından düzenlenen I. İklim şurasında.

Hükümetlerarası (IPCC) İklim Değişikliği Paneli tarafından hazırlanan raporda…

Elektrik ve doğalgaz fiyatlarındaki artış göz önüne alınarak…

Ülkemiz… Kuraklık tehdidi altında bir ülke olarak değerlendirilirken…

Bir diğer yandan da… Ülkemizin rüzgârı ve güneşi ile…

Yenilenebilir enerji kaynakları ile sahip olduğu zenginlikler bakımından…

Enerji bağımsızlığına ulaşabilecek en şanslı ülkelerden olduğuna dair vurgu yapılıyordu…

İklim değişikliği ile mücadele kapsamında toplanan İklim Şûrası komisyonlarında…

İklim alanında çalışmalar yapan çeşitli sivil toplum ve düşünce  kuruluşlarının…

Farklı başlıklar altında değerlendirilen taleplerinden bazıları şöyle idi…

*Kömürden elektrik üreten yeni termik santrallerin kurulmaması; kömür madeni açma ve maden genişletme faaliyetlerinin durdurulması… 

*Kömür başta olmak üzere, fosil yakıtlara yönelik teşviklerin derhal sonlandırılması

*2030 yılına kadar kömürden elektrik üretiminin kademeli olarak sona erdirilmesi

*2030 yılına kadar denizlerde ve karada korunan alanların koruma niteliğinin arttırılar ülke yüzölçümündeki payının  % 30 ‘a çıkarılması, bu kapsamda ormanların madencilik,turizm, enerji ve yapılaşma gibi faaliyetler için tahsis edilmesine son verilmesi ve özellikle kuraklık riski olan alanlarda artan ağaç kesimine son verilmesi…

Konusundaki bu talepler…

Şûra kararlarından çıkan sonuçlarda olumlu cevaplar bulmuyordu.

Birinci İklim Şûra’sı ile ilgili  basına yansıyan genel  açıklamalarda ise…

Özetle… İklim krizine ve yeşil ekonomiye verilen önem doğrultusunda…

Sürdürülebilir tarımdan, yeşil tarım alanlarının belirlenmesinden…

Temiz ve güvenli enerji arzından, iklim değişikliği ile mücadeleden söz edilmekte olsun…

Bir diğer tarafta ise… 

Orman köylerindeki talanı durdurmak için aylardır nöbet tutan kadınlarımız…

Ağaçlarımızı maden şirketlerine teslim etmeyiz diyerek haykırıyordu…

***

Bunca zıtlık arasında yaşananları takip etmekte zorlanırken… 

Dört bir yanından bolluk ve bereket fışkıran bu topraklarda…

Her geçen gün daha fazla hissedilmekte olan kıtlık ve açlık tehlikesi ile…

Kanunlar ve sözleşmeler hilafına içine düşülen bu derin umutsuzluk halini…

Düşünmeden edemedim…

Bir tarafta… Görmezden gelinen zeytin koruma kanunu…

Diğer tarafta… Kökleri toprağından sökülüp atılan binlerce zeytin ağacı…

Bir tarafta… İklim değişikliğine dikkat çeken İklim Şura’sı toplantıları…

Diğer tarafta… Maden Yasası’na teslim olmuş kadim topraklarda, bozulan ekolojik denge 

Bir tarafta… Bir gecede çıkılan, imzacısı olduğumuz İstanbul Sözleşmesi…

Bir diğer tarafta ise… Yaşamdan zorla  koparılan ve de şiddet gören binlerce kadın.

*** 

Bir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü daha geride bırakırken…

Geldiğimiz noktada… Yaşama ve umuda dair ne varsa… Külliyen tükenmek üzere…

Zeytini ve kadını benzer özellikleri ile değerlendirerek diyorum ki… 

Zeytinin ve kadının hayatımızda kapladığı yeri görmekten vazgeçmeyelim

Zeytin ve kadın… Güçlüdür, dirençlidir…

Yaşamayı ve yaşatmayı, umut etmeyi, sabretmeyi, beklemeyi çok iyi bilir. 

Hayata sımsıkı sarılan… Zeytinin ve kadının…

Topluma değer katan mevcudiyetlerine selam olsun.