AKP’li muhafazakâr devrimciler, yirmi yıllık AKP iktidarının yarattığı yıkıcı sorunlara karşı mücadele başlatıyor!.. İyi yapıyorlar…
Baksanıza, AKP iktidarında başımıza gelenlere…
Her on veliden sekizi okul masrafları altında eziliyor. Parası yetmeyenlerin veya olmayanların okumaktan vazgeçmesi yakındır.
Gençlerin gelecek arayışı yurt dışına yöneldi. Üniversite bitirmek anlamsızlaşmaya başladı.
Sağlık hizmetlerine ulaşmak, parası olmayanlar için giderek zorlaşıyor. Özel hastanelere parası yeten mutlu azınlıktan değilse duanın gücüne sığınmaktan başka çaresi yok.
Barınma hakkı ancak parası olanların kullanabildiği bir hak… Yoksul sayısı artarken barınma koşulları da ağırlaşıyor.
Beslenme koşulları eni konu zorlaşan orta sınıfın sofrasını yoksulluk vurmaya başladı.
Esnaf kepenk indiriyor. Kriz, önümüzdeki aylarda çok daha vahim boyutlara ulaşacak.
Güvenlik sorunu gün be gün büyüyor. Yoksulluk artarken cinayet, şiddet, hırsızlık vakaları tırmanıyor. Uyuşturucudan ölüm ve intihar vakaları çok arttı.
Kendini ifade özgürlüğü git gide kullanılması çok netameli bir özgürlüğe dönüşmeye başladı.
Göçmenler büyük kentlere gelişi güzel yayılmış durumda. Kontrolsüz yerleşimin yarattığı sıkıntılar giderek büyüyor ve güvenlik sorunu yaratıyor. Yabancı düşmanlığı zemin buluyor.
Cumhuriyet devrimiyle hızlanan seküler toplum inşasını sindiremeyen AKP, yirmi yıldır kimlik siyasetine dayalı din toplumunu ihya ediyor.
Kamusal yaşamda, laik hukuk devletinin öngördüğü normlara karşı din normlarının öne çıkarılması, ülkeyi yönetilebilir olmaktan uzaklaştırıyor.
Kadınların baş örtüsü siyasete yeniden malzeme oldu. Alevilerin ibadethaneleri ha keza...
Millet ile ümmeti karşı karşıya getiren zihniyet, toplumu din sorunundan sonra dil sorunuyla da karşı karşıya getiriyor. “Türkçe mi, Osmanlıca mı?” tartışması ısıtılıp toplumun önüne konuyor.
Bütün bu olan biteni seyreden sosyal demokratların aklı iyice karıştı.
Öyle görünüyor ki İslamcı muhafazakârlar yirmi yıl süren hazırlıklardan sonra muhafazakâr devrimciye dönüştüler ve demokrasi tramvayından inmek için son hazırlıklarını yapıyorlar. Toplumun sosyolojisinden çok haberleri var ya…
Muhafazakâr devrimciler yeni Cumhuriyet’i kurarsa, üç parça olmuş ülkede, bu dertler kendi kendine nasıl olsa biter... İslamcıların yüzyıllık alacağı Selanik’ten tahsil edilir… Dert üstü, murat üstü yaşar gideriz, “Gayya Kuyusu” denen Ortadoğu’da…
“Yaparsak biz yaparız!” diyorlar ya…