GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
16 Kasım 2022 Çarşamba

Neden öldüler?

İstiklal Caddesi’nde patlayan bombanın öldürdüğü, yaraladığı insanlar üzerinden yaratılan polemik ortamı, insanlık durumunun vasat altı seyrinin doğal uzantısı gibi…

Karşılıklı suçlamaların hengamesinde, ölen insanların adeta yok sayılması kimseleri rahatsız etmiyor.

PKK/YPG veya IŞİD, katillerin hangi örgütle irtibatlı olduğu konuşuluyor… Yakalanan kişinin saçından, giyiminden anlamlar çıkarılıyor ve marifetmiş gibi günlerdir konuşuluyor. Sosyal medyada bilmiş bilmiş dokundurmalar, iç dökmeler, eleştiriler… 

Nasıl bir kabulleniştir ki kimseler bir araya gelerek bilumum efendiye, muktedire şunu söylemek ihtiyacı içinde değil; Öldürmeyin!

Kandil’deki veya Beyaz Saray’daki büyüklü küçüklü efendiler, ne fark eder! Değil mi ki bütün iktidar grupları “de jure veya de facto” bu ve benzeri cinayetlerle iktidarını güçlü kılıyor.

Neymiş, uluslararası sistemde hesaplaşma… İşlenen insanlık suçudur. Ve bu suç göstere göstere yüce ideallerin altına süpürülüyor.

Sokakta öldürülen insanlar hangi iktidar grubuna avantaj sağlayacak? Büyük insanlık problemi, bu mu?

Her birimiz istihbarat elemanı gibi değerlendirmeler yapıyoruz. Ve bu zırvaları sosyal medyada eşe dosta duyuruyoruz.

Öldürülüyoruz… Bugün sıra hangimizde belli değil…

Acı gerçek; Yeryüzünde iktidar gruplarında sağda veya solda boy gösteren muktedirlere; “Öldürmeyin!” diyecek erginlikte değiliz.

Acı bilgi; Sekiz milyar insan, efendilerin iktidar oyunlarının figüranlarıyız