GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Rifat ÖZER
YAZARLAR
27 Şubat 2022 Pazar

İlklerin kadınları

Her şeyin bir ilki vardır derler ya… Hani, ilk kadın Milletvekili, ilk kadın Cumhurbaşkanı, ilk kadın Başbakan, ilk kadın Bakan, ilk kadın Vali, ilk kadın Hakim, ilk kadın Avukat, ilk kadın Rektör, ilk kadın Dekan… gibi.

Avrupa’da doktora yapan ilk kadın. Sorbonne’da ilk ders veren ve profesör olan ilk kadın. Kocasıyla birlikte Nobel alan ilk kadın. Farklı dallarda… iki Nobel alan ilk kadın.

Ulusal anıt mezara konulan ilk kadın… gibi.

Kim mi… Marie Curie (Madam Curie )!

***

Amerikalı Fizik Profesörü ve yazar James Trefıl’ın, “Tarih İçinde Bilim” kitabından

ve diğer kaynaklarda da yararlanarak…

Marie Curie, 1867’de Varşova’da doğdu.

Polonya’nın bağımsızlığına verdikleri destek nedeniyle fakirleşmiş olan bir ailedendi.

Babası lise fizik ve matematik öğretmeni, annesi de yatılı kız yurdu müdüresiydi.

Benzer benzerini çeker ya. Oda eğitimci oldu.

Paris’te Sorbonne Üniversitesinde öğretmen olarak çalıştı. Orada Prof. Pierre Curie ile tanıştı ve 1895’de evlendiler… İki kızları oldu : İrene ve Eve.

Pierre Curie 1859 Paris doğumlu bir fizikçiydi. Piezoelektrik etkiyi keşfetti. Eşi Marie Curie de kimyagerdi. Karı koca laboratuarda birlikte çalıştılar… 1902’de iki yeni element olan polanyum ve radyumu ayırdılar. Ve, büyük ün kazandılar…

İkisi ve Henri Becquerel birlikte 1903 Nobel Fizik Ödülünü aldılar… Böylece Marie Curie, kocasıyla birlikte ödül alan… ilk kadın oldu !

1906’da dramatik bir olay oldu…

Pierre Curie, Pariste caddeyi geçerken kazada ayaklarını kaybetti. Bir at arabasının tekerleklerinin altına düştü, kafatası kırıldı.

46 yaşında öldü…

Bunun üzerine görevi, eşine teklif edildi…

Zaten Avrupa’da doktora yapmış ilk kadındı.

Sorbonne Üniversitesinde ders veren ve profesör olan… ilk kadın oldu !

1911’de, radyum ve bileşikleri üzerindeki öncü çalışmaları nedeniyle… Nobel Kimya Ödülünü kazandı. Böylece ayrı dallarda iki Nobel Ödülü alan ilk kadın oldu!

Bir olay daha yaşandı…

Kocasının ölümünden sonra, onun arkadaşı Paul ile aşk dedikoduları yayıldı, gazetelerde de yazıldı… Neyse ki Paul, gazetenin editörünü halka açık düelloya davet etti. Editör silahını çekmedi... O zamanki anlayışa göre de olay, gülünç diye kapanmış oldu.

Marie Curie, bu çalkantılardan depresyona girdi. Çalışmalarında da zaten yüksek dozda radyoaktif ışına maruz kaldı… 1934’de Fransa Savoy’da, kan kanserinden 67 yaşında öldü…

Aile mezarlığına defnedildi. 1995 yılında da, kocasıyla birlikte ulusal anıt mezar olan, Pantheon’a taşındı. Bu onura da layık görülen, yine ilk kadın oldu!

Kızlarına gelince…

Anne ve babasının yolundan giden İrene, kocasıyla birlikte 1935 Nobel Kimya ödülünü aldı… Ece ise, Amerikalı diplomat Henry ile evlendi ve kocası 1965 Nobel Barış Ödülünü aldı… Kendisi de, ünlü annesinin biyografisinin yazarı olarak 102 yaşında öldü…

***

İlk kadınlar olarak daha o kadar çok var ki…

Neyse… onları belki başka bahara!

Aslında bu yazının başlığını çok düşündüm,

‘Nobel Ailesi’ koyabilirdim de… Tv. haberlerini izlerken… Bizde de bir zamanlar ünlü olan bir ‘ilk’in adı söylendi : başına geçeceği bir parti arandığı iddia edilen… Tansu Çiller’in.

Türkiye’nin ilk ve tek kadın Başbakanı.

Bir profesör ve ekonomist… Hani biri ev, biri araba olmak üzere her aileye iki anahtar vaad etmişti… 2002’ de Genel Başkanı olduğu DYP baraj altında kalmış, Kongrede de aday olmayarak… aktif siyasete ara vermişti.

Gelirse şayet… Yeni konuları mı olur, yoksa kendinin bir tekrarı mı olur?

Yazıldığına göre, köşkten inen Demirel için, siyasete döner mi? sorusuna cevap olarak : “Siyasette sular geriye akmaz” demişti de.

Marie Curie için, ölen kadın değil,

Bilim için ölen kadın… denilmişti !

İyi Pazarlar…