GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
29 Mayıs 2023 Pazartesi

Demokratik geleceğimiz

Öncelikle 15 seçimdir üst üste birinci olmayı başaran Recep Tayyip Erdoğan’ı kutlayalım. 21 yılın sonunda iktidarda kalmak kolay değildir.

Erdoğan’ın iktidara geldiğinden beri karşılaştığı en büyük ittifakı da yenmesi önemlidir. Seçimi 2 milyondan fazla frak yaparak kazanması kolay değil.

Türkiye'nin demokratik geleneği oldukça karmaşık ve çeşitli etkiler altında gelişti.

Hepimiz biliriz ki Türkiye, cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde 1923 yılında modern bir laik cumhuriyet olarak kurulmuştur. Atatürk, Türkiye'yi demokratik değerlere dayanan bir yönetim sistemine dönüştürmeyi hedeflemiştir.

29 Mayıs sabahı yabancı medyayı okuyorum, doğru yazanlar da var, saçmalayanlar da: Türkiye'nin demokratik geleceğini kimse yok sayamaz.Türkiye'deki demokratik geleneğin temel taşları arasında, seçimlerle belirlenen çok partili siyasi sistem, temel hak ve özgürlüklerin korunması, bağımsız yargı sistemi ve basın özgürlüğü bulunur. Türkiye, tarih boyunca çeşitli seçimler düzenlemiş ve halkın iradesini yansıtan parlamentolar oluşturmuştur. Ancak demokrasinin güçlendirilmesi süreci zaman zaman zorluklarla karşılaşmış ve demokratik ilkelere olan bağlılık tartışmalı olmuştur.

Türkiye'de demokratik geleneği şekillendiren faktörlerden biri de askeri darbelerdir. 1960, 1971 ve 1980 darbeleridemokratik süreci kesintiye uğratmış ve sivil yönetimleri devirmiştir. Bugün çektiğimiz sıkıntıların en önemli nedeni belki de budur.

Türkiye'deki demokratik geleneğin güçlendirilmesi ve demokratik değerlere olan bağlılığın artırılması için tüm siyasi partilere görev düşmektedir.

14 Mayıs yani seçimlerin ilk turu öncesinde çoğu analist, Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanmasını gerçek bir olasılık olarak görüyordu. İlk turda büyük ölçüde yanılan anket şirketleri ikinci turda genellikle başarılı oldular.

Ülkemizin bundan sonrasının neler olabileceğini sonraki yazılarda paylaşacağız ama bu sonuç yenilen taraf için ders olacak mıdır?

CHP kerameti kendinden menkul Deva ve Gelecek Partileri ile işbirliğinden ne kazanmıştır, ne kaybetmiştir. Bunun hesabını yapacak mıdır?

Son Ümit Özdağ atağının yarardan çok zarar getirdiği ortadadır. Bizim dışardan bakarak gördüğümüz bu girişimi CHP yönetimi nasıl göremez? Kürt seçmenler Güneydoğu’da sandığa gitmediler. Bunun tek nedeni Özdağ ile işbirliğidir.

Hafta sonu oy kullanmamak için yazlığına gidenleri, teknesiyle denize açılanları, önceki seçimde “stratejik oy kullananları” kendi vicdanlarıyla baş başa bırakıyorum.

Kemal Kılıçdaoğlu’dan kendisini destekleyenler önemli ölçüde razıdır, yarattığı hava olumludur ama sonuç ortadadır.

Bu sonuçlar tarihi bir dönüm noktasıdır ama Türkiye geçmişte de bunlardan çokça yaşadı.

Muhalefet bu dönem başarısızlıklarından ders alırsa (nasıl olacak bilmiyorum) bunun son yenilgi olması yine de imkansız değildir.

Yerel seçimlere 10 ay kalmıştır ve Cumhurbaşkanı kampanyayı hemen başlatmıştır.

10 ayda olup bitecekleri şimdiden çok merak ediyorum.