GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Rifat ÖZER
YAZARLAR
13 Mart 2022 Pazar

Bir zamanlar (1)

Parti içi siyaseti, iki zamana bölmek lazım.

1980 öncesi… Ve 1980 sonrası siyaset gibi.

Çünkü 12 Eylül 1980 darbe zamanı, Demokrasinin… belinin kırıldığı zaman!

Önceki zamanı 1946 genel seçimleriyle başlayan çok partili dönemle başlatmak lazım… Adli denetim dışında olmasıyla,

açık oy-gizli tasnif usulü gibi iddialarla,

şaibeli görülüp… tartışılan bir başlangıç!

1950 Genel seçimleri ise… Bu sakıncalı söylentilerden arınmış ilk demokratik seçimdi. Devleti kuran CHP iktidardan gitmiş… 4 yıl önce kurulan Demokrat Parti iktidara gelmişti.

Ne varki, otoriter ve anayasa dışı uygulamalar, baskı ve ayrımcılık, toplumda korku ve endişe yaratmıştı. Sonuçta… 27 Mayıs 1960 askeri darbecileri ; iktidardan uzaklaştırma, parti kapatma ve idamlar gibi… kimisi de vahim uygulamalar yapmışlardı. Yapılacak ilk genel seçimde iktidara gelme şansı çok yüksek olan CHP’ye de… bir günahı olmadığı halde, büyük zarar vermişlerdi.

Kurucu Meclisçe yapılan ve halk oyu ile kabul edilen 1961 Anayasası ise… Dünyanın en ileri, özgürlükçü ve demokratik anayasasından biri olmuş, partilerin içine bile… demokrasi sokmuştu!

***

1973 seçimlerinde Karşıyaka Şubesinin temsilcilerinden biri olarak… İzmir Belediye Meclisine seçilmiştik. Rahmetli İhsan Alyanak’ta Belediye Başkanı olmuştu.

O zamanlar partide ideolojik şekillenmeleri temsil eden ekipler vardı : solcular ve merkezciler (göbekçiler!) diye. Aday belirlemeleri ön seçimle olur, ekipler kozlarını demokratik düzende paylaşırdı. Her organ için mevzuat vardı ve seçimler gizli oy açık tasnif kurallarına göre… bir düzen içinde yapılırdı.

Grup Başkan Vekilliği, Grup Yönetim Kurulu,

o zaman meclisçe seçildiği için Belediye Başkan Vekilliği, Meclis 1.Başkan Vekilliği, Divan Üyeliği, Daimi Encümen Üyeliği, Komisyon Üyelikleri seçimlerinde, ekipler arasında kıran kırana mücadele olurdu. 1980 Askeri darbesinden önceki son grup seçimleri de… Gazetede de yazıldığı şekilde geçmişti.

Rahmetli Turan Güneş… Gruba gelmiş, masaları dolaşarak bizimle teker teker tanışmış sohbet de etmişti… Acaba Alyanak’ın faaliyet raporuna oy vermeyeceğini söyleyen… İzmir Bakkallar Derneğinin (şimdi oda) ünlü başkanı Ramazan Aslan’ı… ikna etmek için miydi!

***

Ağızlar mı yanmıştı nedir… 12 Eylül 1980 darbecileri tarafından yapılan 2820 sayılı Siyasi Partiler Yasasında… Belediye ve İl Genel Meclisleri Grubu diye bir teşkilat organı yoktu. Bu olgu Belediye Meclisi çalışmalarında düzensizlik ve koordinasyon… eksikliği yaratıyordu.

Rahmetli Aydın Güven Gürkan SHP’de Genel Başkan Yardımcısıydı. Şato’daki bir yemekte masamıza gelmişti. Oturduk, yasadaki bu grup eksikliğini anlattık… Doğru buldu, yasaya ekleteceğini söyledi.

Dediğini de yaptı… Görüşmemizden kısa bir süre sonra… 1987’de Siyasi Partiler Yasasının 7.maddesinde değişiklik yapılarak, grupların partilerin ‘teşkilat organlarından’ olduğu yasaya girdi… Gruplar nihayet geri gelmişti.

SHP, yeniden açılan CHP çatısı altında birleşince… Tek adamlık dönemi başladı. Bir süre sonra… ön seçimler artık yapılmaz oldu.

Bir zamanların güçlü Genel Sekreterlik makamı, bir Yazı İşleri Müdürlüğüne indirgenerek etkisizleştirildi… Parti Meclisinin gücü kırıldı. MYK Üyeleri Genel Başkanlıkça atanır oldu. Zamanla düzelir denildi de…

Zaman hiç bir şeye bakmaz oldu!

***

Grup geri gelince…

İyi düzenlenmiş bir topluluk mu oldu?

Azalan verimler kuralı tersine mi döndü?

Onlar da yazımızın… 2. bölümüne kaldı !

İyi Pazarlar…