GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
31 Mayıs 2010 Pazartesi

Bir ’‘one minute’’ daha!

Sözüm ona dünyaya özgürlük, demokrasi dersi veren, barışı (!) kanla/zulümle, gözyaşı ile götüren Amerika ve dostları’…
Uluslar arası sulardaki insani yardım gemisine saldırıp, sivilleri katleden İsrail.
Amerika ve dostlarının şımarık, arsız, küstah ve zalim çocuğu’…
Kimilerine göre patronları’…
İsrail’’in Gazze’’ye gıda ve ilaç götüren gemilerdeki silahsızları katledişi insanlığın öldüğünün bilmem kaçıncı resmidir artık.
Hiçbir şey yokmuş, olmamış gibi utanmadan merak ederler bir de. Müslüman dünya bizden neden nefret ediyor diye sorarlar?
Nasıl etmeyelim, neden etmesinler siz söyleyin?
Yıllardır dünyanın her yerinde oluk oluk akan Müslüman kanında, ABD ve dostlarının namlusu, postalı, bombası yok mu? Petrol/enerji politikası, soğuk/sıcak savaş derken Irak’’tan, Afganistan’’a uzanan coğrafyayı kana buladınız mı son yarım asırda?
Yıllarca beslediğiniz/büyüttüğünüz Bin Ladin’’i baş suçlu ilan edip, öbür beslemeniz Saddam’’ı zamanı dolunca infaz etmek suretiyle bölgeye acıdan, istikrarsızlıktan başka ne verdiniz?
Ortadoğu’’nun göbeği Irak’’ta 8 yıldır sürdürdüğünüz mesnetsiz savaşta, yüz binlerce masum sivili ezdiniz, katlettiniz, tecavüz ettiniz. Ve en ağır işkencelere, zulmün her türlüsüne tabi tutmadınız mı?
Her şey ABD ve dostları için diyerek, Kore’’de sizin için ölen Türk askerinin başına çuval geçirme küstahlığında bulunmadınız mı?   
Gelinen noktada, soykırım ve işkencede Hitler’’i bile solamadınız mı?
Dünyanın utanç abidesi, işkence hanesi Guatamelayı saymıyorum bile.  
Filistin’’de, Irak’’ta, Bosna’’da, Azerbaycan Hocalı’’da, Afganistan’’da sözde barış elçisi, demokrasi havarisi ABD’’nin rızası/kurşunu ve dünyanın gözü önünde binlerce masum katledilmedi mi?
İşkence, tecavüz, soykırım’…
Bebekler emzikleriyle can verdi. Umurunuzda olmadı.
Ama ağzınızdan iki kelimeyi de hiç düşürmediniz.
Barış ve demokrasi!
Çaldığınız minareye kılıf olsun, laf olsun torba dolsun diye uydurduğunuz bir safsatadan öte geçmedi ki bu iki kelime.
**
40 yıl önce Kıbrıs’’ta dökülen Türk kanı da umurunuzda değildi.
İsrail’’de yarım asırdır süren insanlık suçu da.
Dün gece İskenderun’’da, önceki gün Şırnak’’ta, Hakkari’’de, Diyarbakır’’da toprağa düşen Mehmetçik hiç umurunuzda olmadı zaten!
Hatta dökülen her damla Mehmetçik kanında, terör örgütü PKK’’ya sağladığınız yardım ve yataklığın katkısı/etkisi vardı. Yıllarca beslediniz. İsrail’’den terör kamplarına uzman eğitici gönderip, istikrarsız Ortadoğu, güçsüz Türkiye, tampon Kürk devleti yaratmak için elinizden geleni yaptınız.
Ama artık yeter! Maymun gözünü açtı çünkü.
**
Uyanın millet, uyanın! Bunlardan ne dost, ne post, ne de müttefik olur!
Etrafımızda/ içimizde/dibimizde akan, akıtılan her damla kanda bunların dahli, etkisi, namlusu, bombası var. Bakmayın siz Hüseyin Obama’’nın İslam dünyasına hitaben sevimli, sözde barışçıl mesajlarına’…
Anti ABD bakışını yumuşatma çabalarına’…
İsrail’’de olanlara tepki bile göstermeyen/gösteremeyen ABD.
Yüzyıl öncesinde yaşanan Ermeni sorununu gündemden düşürmeyen ABD’… Dibimizde kurduğu Kürt devletinin sınırlarını Güneydoğu’’ya taşımayı hedefleyen ABD’…
Ortadoğu’’da istikrarsızlığın, akan gözyaşının tek müsebbibi ABD’…
Filistin’’de on yıllardır dünyanın gözü önünde süren insanlık suçunun arkasında ABD.
Ve ABD ve dostlarının kimilerine göre uşağı/taşeronu, kimilerine göre perde arkasındaki patronu İsrail.
*
Evet. İnsanlık ölmüş.
Ama İsrail’’in Yahudi penceresinden bakıldığında her şey gayet normal’…
Dünyaya ’‘Biz ve diğerleri’’ diye bakan hastalıklı mantık. Asil Yahudiler ve köleler. Yani bizler, sizler, onlar’… Onlara göre bizim varlık nedenimiz Yahudilere hizmet. Bir çeşit hayvan, bitki gibi bir şeyiz.
O nedenle gerektiğinde, gerektiği kadar ölmeli ama ses çıkarmamalıyız.
**
Bu hastalıklı mantıkla savaşmak zorundayız. Gerekirse göğüs göğse’…
Öncelikle yurtta barış için’…
Ardından Ortadoğu’’da, Dünya’’da barış için.
Atatürkçü olmanın da Ata’’nın izinden yürümenin de gereğidir bu.
Başbakan Erdoğan’’ın 8 yıllık iktidarında en takdir ettiğim çıkışı, Davos’’taki One Minute patlamasıdır.
Birkaç vurucu cümleyle özetleyelim Erdoğan’’ın, Peres’’in yüzüne haykırdıklarını:
’“Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, masum insanların canını nasıl aldığınızı biliyorum. Filistin’’e tank üzerinde girerken aldığı keyfi itiraf eden başbakanlarınız var. Halbuki Tevrat 6. Madde ’“Öldürmeyeceksiniz’” diyor. Ama burada yıllardır masum siviller katlediliyor’”
Bu çıkıştan sonra yönünü Doğu’’ya çeviren Türkiye, ’‘Suriye, İran, Libya, Rusya’’ ile yaklaşıyor, yıllardır ABD, İsrail/İngiliz nifakı ile yaratılan hasımlık yerini ticari anlaşmalara, vizesiz geçişlere bırakıyordu.
Kimse alınmasın, darılmasın ve de Sezar’’ın hakkını Sezar’’a versin.
İç politikada çok sayıda hatasını/yanlışını saydığımız/sayabileceğimiz Erdoğan, özellikle Davos’’tan sonraki iki yılda dış politikada iyi ve doğru adımlar attı. Dünyanın öbür ucundan gelip, petrol/enerji koridorunda yüzyıldır cirit atan ABD ve İngiliz pastasına ortak olmak, Türkiye’’yi bölgede daha güçlü bir aktöre dönüştürme yolunda doğru hamlelerdi bunlar.  
Hem Ortadoğu’’da hem de Orta Asya’’da’…
Ve inanıyorum ki ABD ve dostlarının şımarık, zalim ve küstah çocuğu İsrail’’e de haddini bildirmenin zamanı gelmişti.
Belki okkalı bir Osmanlı tokadı, belki sözde değil özde bir One minute zamanı!
İlk işaretler onu gösteriyor. Türkiye dünyayı ayağa kaldırmaya çalışıyor İsrail’’e karşı.
Ya yapmaz, yapamazsa?
İşte o zaman Davos’’taki ’‘One Minute’’in içi boşalır. Onun için Davos bitmişti, bizim için de Erdoğan biter!
Yaptı ve sonuç aldı diyelim’…
Sadece Türkiye’’nin değil, İslam dünyasının ve antiemperyalistlerin de kahramanı olur.
Sanıyorum Gandhi Kemal’’den sonra içeride de bir One Minute’’e ihtiyacı var Erdoğan’’ın’…
İzleyip, göreceğiz’…