GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
11 Ocak 2023 Çarşamba

Ankara Üniversitesi’nden 533 Polifenollü zeytinyağı!

Anadolu zeytinyağlarının ne kadar da kıymetli olduğunu yazmaya bu sezon da devam ediyorum. Çünkü zeytin meyvesi içindeki, sağlık bileşenleri olarak da adlandırılan, minör bileşenlerinin önemi ve bu kadar değerli olduğu bundan 15-20 yıl öncesine kadar dünyada tam olarak bilinmiyordu. Artık bilgilerimiz tamamlanıyor.

Zeytin meyvesinin içindeki sağlık bileşenlerin zeytinyağı içine aktarılması durumunda buna “Polifenölü Yüksek Naturel Sızma Zeytinyağı (High Polyphenol-Extra Virgin OliveOil)” deniyor.

Bir daha yazalım: Zeytinyağı ilaçtır. Bahçeden-Şişeye kadar tedarik zincirinin tüm aşamalarında özenle üretilen ve ülkemizin yerel çeşitlerinden elde edilen zeytinyağındaki sağlık bileşenleri, birçok hastalığa takviye edici gıda olarak hizmet edebilir. Ayrıca koruyucu tıp ilkeleri göz önüne alındığında, sağlıklı insanlarda yaşam kalitesini yükselten etkiler ortaya çıkacaktır.

Bugün sizlerle paylaşacağım bilgileri Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Hüseyin Atar’dan aldım.

Evet bütün iş burada, zeytinyağının öneminin hem kendi yurttaşlarımız tarafından algılanması hem de ihracattan çok daha fazla gelir elde edilmesinin yolu yüksek polifenollü nitelikli zeytinyağı üretmekten geçiyor. Prof. Atar’ın dediği gibi “Sağlık amaçlı üretilen zeytinyağlarının 250 cc’lik bir şişesi ülkemizde en az 100 TL’ye, yurtdışında ise 100 avroya alıcı bulmaktadır”.

Prof. Atar şu bilgileri de aktarmış: Türkiye, üretmiş olduğu yaklaşık 200 bin ton zeytinyağının sadece yüzde 10’unu bu şekilde üretip 250 ml lik cam şişelerden oluşan özel bir ambalajda tanesi 25 avroya ihraç etmiş olsa, elde edeceği gelir yaklaşık 2 milyar avro etmektedir.

Hem yüzde 100 yerli, hem de yöresel zeytin çeşitlerin ekonomiye kazandırılmasıyla elde edilmiş olması 2 milyar avro ihracat gelirini çok değerli kılmaktadır.

Litresi 100 avroya ihraç edilen zeytinyağının 10 avrosu üreticiye dönmesi durumunda ağaçlarını kuş sütüyle besleyen bir üretici kesimi ortaya çıkacaktır. Ranta giden bütün zeytinlikler ve dağ taş yine yeniden zeytinlik haline dönecektir. Zeytinyağı üretimimiz 200 bin tondan potansiyeli olan bir milyon tona çıkabilecektir.

Bu amaçla devletin desteğiyle Zeytinyağında Türkiye imajı olarak “Sağlık İçin Zeytinyağı” sloganını kullanarak yurtdışında tanıtım ve satışlar yapmalıyız.

Türkiye “Sağlık için zeytinyağı” diye bir dış pazarın oluşturulabilmesi için devlet politikası oluşturulması gerekir. Bu amaçla Tarım ve Orman Bakanlığı (gerekirse sağlık bileşeni yüksek zeytinyağına farklı bir sınıf olarak kabul ederek), Sağlık Bakanlığı (sağlık bileşeni yüksek zeytinyağını gıda takviyesi olarak onaylayarak), Ticaret Bakanlığı (butik ama küçük üreticilere dış ticaret desteği vererek) ve Kültür ve Turizm Bakanlığı (TurkishExtra Virgin OliveOilforHealth adlı bir reklam kampanyası ile seçilen bir ülkede reklam vererek) tarafından bir konsorsiyum oluşturulması ve bunun üretiminde, denetlenmesine, tanıtımından pazarlanmasına kadar bütün safhaların oluşturulması gerekir.

Ankara Üniversitesi bünyesinde kurulacak bir “Sağlık için Zeytinyağı Kalite Kontrol ve Belgelendirme Birimi” ile söz konusu bakanlıklar adına bu denetim ve belgelendirme yapılabilir. Bu sisteme dahil olmak isteyen ve “Sağlık için zeytinyağı” dış pazarında yer almak isteyen üretici gerekli ücretini yatırdıktan sonra tankından numune alındıktan sonra mühürlenir ve Eczacılık Fakültesi (sağlık bileşenlerini) ve Gıda Mühendisliği Bölümü (kimyasal) laboratuvarlarında analizleri yapılır. Gerekli uygunluğu sağlayan ürünlerin 100 veya 250 ml cam şişeler üzerine yapıştırılmak üzere miktarı kadar hologramlı onay etiketi verilir. Bu arada farklı miktar ve oranlarda sağlık bileşenleri içeren zeytin gen kaynakları konusunda çalışmaları da Bahçe Bitkileri Bölümü yapabilir.

Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zeytinyağı nasıl üretildi?

Bu yazıyı kaleme almanın asıl nedeni ise ülkemizde ilk kez Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde üretilen zeytinyağının öyküsü. Bu konuda büyük emekler verdiğinden haberdar olduğum Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya Hoca’dan açıkçası böyle iyi bir haber bekliyordum. 553 polifenolle müthiş bir haber geldi.

Üretimin öyküsü şöyle:

Bursa’nın Gemlik ilçesinde mevcut yaklaşık 10 dekar zeytinlik 1990’lı yıllarda rektörlük tarafından Ziraat Fakültesi’ne devredildikten sonra çalışmalar başlamış. Bu çalışmalar maliyet unsuru nedeniyle çok aktif olmamış.

Ankara Üniversitesi Tarım, Hayvancılık ve Gıda Teknokent bünyesinde “Zeytin Akademi Tarım Tic.Ltd.Şti.” adlı bir teknokent şirketi kurulmasını takiben şirket bünyesinde bulunan sanayiye en yakın laboratuvar tipi esktraksiyon makinasıyla yapılan birkaç deneme ekstraksiyon sonrası üretime karar verilmiş. Çok erken dönemde toplanan Gemlik zeytin çeşidine ait meyvelerden Mori Tem teknolojisiyle elde edilen natürel sızma zeytinyağında ölçülen polifenol miktarı 533 mg/kg olmuş!

Ankara Üniversitesi’nin zeytin yetiştiriciliği ve zeytinyağı teknolojisi konularındaki yılların birikimi üretilen zeytinyağının kalitesine de yansımış. Bahçeden şişeye bütün üretim aşamaları titizlikle takip edilmiş bu natürel sızma zeytinyağı artık sağlık için zeytinyağı yani takviye edilmiş gıda özelliğini taşıdığı için katma değeri yüksek ürün halini almış.

En yakın zeytin ağacına 450 km uzaklıktaki Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesini bu önemli girişim nedeniyle tebrik ediyorum.

Bu girişimin hem Akademi’ye hem de zeytincilik dünyasına örnek olmasını diliyorum.