GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
5 Mart 2021 Cuma

Birleşik Krallığın Xinjiang politikası

Reuters 21 Şubat haberinde Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson’ın parlamentoyla Çin’in Uygur Müslümanlarına davranışını kınamada yavaş kaldığı konusunda bir mücadele içinde olduğunu belirtiyor. Reuters yazısında tüm dünyanın hükümetlerinin dünyanın ikinci en büyük ekonomisi olan Çin ile ticaret yapmanın doğru ve yanlışları konusunda karmaşa yaşadığına değiniyor. Tüm gözlerin bu konuda yeni seçilen Biden üzerinde olduğunu ekliyor.

Yazı Birleşik Krallıkta yaşanan ikilemin ahlaki konularla ekonomi gerçeklerini dengelemenin parlamentoda tartışmalara sahne olduğunu açıklıyor. Pekin’in Xinjiang’da olanları yalanladığını, Birleşik Krallık hükümetinin ise soykırım kararının mahkemelere ait olduğunu ve yasa yapıcıların ticari kararlara karışmamaları gerektiğini, yasalarla parlamentonun birbirine karışmamasını açıkladığını ekliyor.

Bakanlar mahkeme kararlarının daha yavaş olabileceğini, kararların ayrı tutulması gerektiğini savunuyor. Yazı, zaten şu anda Birleşik Krallık ile Çin arasında ticari konuşmalar olmadığını ve prosedür ile ilgili tartışmanın hipotez olarak kaldığını, sembolik olduğunu ama Çin’e daha fazla baskı yapılması gerektiğini belirtiyor.

Financial Times’ın haberine göre ise Birleşik Krallık Dış İşleri Bakanı Dominic Raab Birleşmiş Milletlere soykırımı araştırma görevini vermek istiyor. Kendi partisinin isyankâr milletvekilleri tarafından baskı altına alınan Raab Birleşmiş Milletlerin Çin, Myanmar, Belarus ve Rusya’da insan hakları ihlallerini araştırma görevini almasını belirtiyor ve bu suçlamalar varken Xinjiang bölgesiyle ticari ilişkilerde bulunmak istemediğini ekliyor.

BBC 8 Şubat yazısında Birleşik Krallıkta bu konuda yapılan ve yayınlanan başka bir yazıya/araştırmaya dayanıyor ve yazıda doğrudan Başkan Xi Jinping suçlanıyor. 100 sayfalık araştırma Londra’daki Essex Court Chambers (EssexMahkeme Odası) avukatları ve Alison McDonald QC tarafından yazılmış bir hukuk raporu. Eğer Birleşik Krallık soykırım yapıldığı yönünde parlamentoda bir karar alacak olursa bu raporu kullanmayı düşünüyor. Tüm partilerden milletvekilleri konuyu Avam kamarasına taşımaya ve bir karar çıkarttırmaya çalışıyor.

BBC yazısında Çin Dışişleri Bakanının bu suçlamaları kabul etmediğini, Londra’daki Çin Büyükelçiliğinin Xinjiang’la ilgili yüzyılın yalanının söylendiğini ve bu yalanı anti-Çin tutumundaki Batı’nın çıkardığını belirtiyor. Birleşik Krallıkta soykırım koşulları yüksek, bir mahkeme milli, etnik, ırksal, dinsel bir grubu toplu veya kısmi yok etmek amacıyla hareket edilmesinin ayrıntılarıyla kanıtlanması gerekiyor.

Essex Court Chambers araştırmasında Uygurlara kamplarda işkence, tecavüz, tutukluluk, kısırlaştırma yapıldığını yazıyor. Tutukluların elektrik şoklarına, uzun süre stres pozisyonlarında kalmalarına, dayak, aç bırakılma zincire vurulma, gözlerin bantla kapatılması, kısırlaştırılma gibi hareketlere maruz bırakıldığını savunuyor. Sonuç bölümünde “Uygur kadınlarının çocuk doğurmalarının geçici veya kalıcı bir biçimde engellendiği ve bunun soykırım olduğu” belirtiliyor ancak bunun yalnızca Uygur Bölgesinde mi, yoksa genel olarak yüksek nüfustan dolayı tüm Çin’de mi uygulandığı netleştirilmiyor.

Başkan Xi dışında iki kişi daha suçlanıyor; ZhuHailun (Xinjiang Halk Kongresi sekreter yardımcısı) ve ChenQuarguo. (Xinjiang parti sekreteri)Xi’nin genel devlet politikasını belirlediğini, Uygur’ları cezalandırma hakkında birkaç konuşma yaptığını ve Chen ile Zhu’nunbu politikayı uyguladığını açıklıyor. Yazı bu üç kişinin insanlık suçu işlediğini tekrarlıyor. Londra’daki Çin Büyükelçiliği ise Xinjiang’daki Uygur topluluğunun nüfusunun arttığını, tüm etnik grupların eşit hukuksal statü ve dinsel/kültürel özgürlüğe sahip olduğunu savunuyor.

Çin Büyükelçiliği “Çin’e düşman bazı batılı kaynaklar amaçlı olarak yalan bilgi topluyor ve çeşitli şekillerde yüzyılın yalanını üretiyor. Çin’in imajını lekeliyorlar. Kötü niyetli olmayan herkes bu karalamaların gerçek nedenini görebilir, Çin’in güzel büyümesi asıl neden, bu karalamalar soğuk savaş ve hegemonik dünya görüşü mentalitesi ile yapılmakta. Çin bu kötü niyetli, şeytani karalamaya izin vermeyecek, yalanlar bir süre insanları kandırabilir ama dünyanın güvenini kazanamaz. Sonunda doğru bilgi tüm yalanların üstesinden gelecektir” diye belirtiyor.