İzmir metrosundaki ölüm kalım meselesini ’‘Üçüncü şahıs’’ tartışmalarına indirgeyen İzmir medyasına inat, siyaset gündemiyle devam ediyorum. ’¶
CHP delege seçimlerinde Önder Sav ekibinin zaferine ilişkin haber ve yorumlarımıza ilgi büyüktü. Dün de altını çizdiğim gibi yanıldığımızı düşünen de var, yorumların tam isabet olduğuna inanan da. Ancak ’‘yanılıyorsunuz’’ diyenlerin tespiti genele ilişkin değil spesifik bazı ilçe/mahallelere yönelik. Örneğin Buca, Bayraklı, Karşıyaka, Konak özelinde’…
Sav ekibini zafere götüren nedenleri irdelemeye devam edelim’…
Önceki yazıda Genel Sekreter ekibinin 7 yıldır kentte ekip disiplini içinde hareket ettiğini, Genel Sekreter Sav’’ın da ekip arkadaşlarına siyasi arenada cansiperane sahip çıktığını anlatmıştık özetle.
Ekibin en çürük, en zayıf halkasına bile sahip çıkıp, yerel seçimlerde elini güçlendiren Sav ekibi üzerindeki baskıya rağmen delege seçimlerinde fırtına gibi esti.
Öncelikle ’‘ekip’’ kelimesinden yola çıkalım’…
Lugat anlamında olduğu gibi siyasette de ekip, ’‘birlikte hareket eden, aynı düşünceyi paylaşan, aynı hedefe koşan topluluk’’ olarak kullanılır.
Sav ekibini basit bir ’‘topluluk’’ olmaktan uzaklaştırıp ’‘amaçsız yığın’’ olmaktan kurtaran içindeki hiyerarşik tablodur. Ekibin Ankara’’dan İzmir’’e hatta mahalle düzeyine kadar şefi de, askeri de bellidir. Tam bir emir-komuta zincirinde hareket eden ekip üyeleri, kendilerine çizilen sınırları asla ve kat’’a geçmezler.
Ekip şefinin bir düdüğü toplanmak için yeterlidir. O nedenledir ki Sav’’ın İzmir ziyaretleri miting havasında geçmekte, coşku, ekip üyelerinin gözlerinden okunmaktadır.
Aslında birkaç yıl önce ekibi ’‘İsmail Ağa tarikatına’’ benzeten Yücel Özen bir bakıma haklıdır.
Ekip içindeki dayanışma ve bağlılık ancak tarikatlarda görülebilecek seviyede güçlüdür ve ’‘birimiz hepimiz’’ kuralı çoğu zaman işliyordur.
Geçenlerde yeniden konuştuğum Yücel Özen de Sav ekibine hayranlığını gizlemiyor artık. İzmir’’deki tabloya bakıp Genel Sekreterin ekip arkadaşlarına sahip çıkmak için gösterdiği özverinin her türlü takdire şayan olduğunu vurguluyor.
Tövbekar olmuş diyebilirim’… Yakında ’‘tarikata’’ ilhak edebilecek kıvama gelmiş.
Bazılarınız bu yapıyı ortaçağdaki feodal yapılanmaya, derebeyliğe benzetebilirsiniz. Ancak modernizmin insanları bireyselleşme ittiği dünyamızda ekipçiliğin önemi gittikçe artmakta, siyasette olduğu gibi her alanda ekip olmak, başarılı olmanın tek koşulu haline gelmektedir. Bizim basın sektöründe bile’…
’‘Bir elin nesi var, iki elin sesi var’’ kuralı’…
Peki CHP’’deki tek ekip Önder Sav ekibi mi?
Kesinlikle hayır’…
Uzun yıllar parti içi ’‘denge’’ siyasetinin önemli bir yapı taşı olarak görev yapan eski Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem ekibi de vardı bir zamanlar.
Bir zamanlar diyorum, çünkü Erdem’’in görevini bırakmasıyla bu ekip yetim kaldı. Küçük Emrah gibi boynu büküldü ve çil yavrusu gibi dağıldı. Başsız kaldı çünkü’…
Parti içinde farklı nedenlerle birlikte hareket edenler de var. Örneğin Yılmaz Ateş, Mehmet Sevigen’…
Ateş, partideki alevi tabanın temsilcisini oynuyor. Dün Konak Belediyesi’’nin ’‘alevi derneği’’ açılışında o nedenle başroldeydi. Alevi kökenli MYK Üyesi Ali Kılınç’’la birlikte’…
Sevigen, Baykal’’a fiziki yakınlığı üzerinden eski Eşref Erdem takımının bir bölümüne hakim olmaya çalışsa da ’‘İstanbul Eyüp kazası’’ nedeniyle oldukça güç kaybetti.
Ama Erdem’’in istifası, CHP’’deki Sav ekibinin yolunu tamamen açan sürecin başlangıcıdır bana göre.
Bugün İzmir’’de Sav ekibi karşısında delege seçimlerinde liste çıkaranlara bir bakın’…
Kemal Karataş, Mehmet Ali Susam, Selçuk Ayhan’…Ya da Bülent Baratalı’….
Hepsi doğrudan Baykal’’a bağlı, Baykal’’dan talimat alıyor’…
Ama tek başınalar’… Bir iki belediye başkanının konjonktürel desteği dışında yalnızlar.
Partililerin deyimiyle ’‘CHP’’ye dün gelen Susam, bugün ’‘ağalığa’’ soyunuyor/soyunduruluyor. MYK Üyesi sıfatıyla Baykal’’dan aldığı yetkiye rağmen sonuç alamıyor.
Eski DYP, ANAP, MHP’’lileri kaydetmek bile işe yaramıyor çoğu yerde. (Bornova hariç)
Ekibe karşı geçmişte zafer kazanan yapının il başkan adayı Selçuk Ayhan, tek başına ikinci bölgede büyük bir mücadele sergiliyor. Ama nafile’… Ancak Bayraklı-Karşıyaka çizgisinde dikiş tutturabiliyor. Kemal Karataş desen’…
Baykal’’ın il başkanı’… Emirleri Baykal’’dan alıyor. En azından herkese böyle söylüyor.
Baratalı, kendi bölgesinde rahat’… Urla-Selçuk-Torbalı. Belki biraz da Tire’…
Sav ekibine karşı liste çıkaran yapıların en önemli sorunu Ankara’’da bir şeflerinin olmaması.
İzmir’’de de çok başlı hareket etmeleri’… Mahalle düzeyinde, ilçe düzeyinde yapının kimlerden oluştuğu tamamen belirsiz.
Bu yönüyle İzmir’’deki delege seçimleri, düzenli ordu ile milislerin mücadelesini andırıyor. Düzenli ordu Sav ekibi’… Milisleri anladınız zaten’…
Sav ekibini zafere taşıyan önemli faktörleri sıralarken partide çok önemli yeri olan bir dostum katkıda bulundu’…
Dostuma göre manzara o kadar da kötü değil ama zafer Sav ekibinindi.
İşte onun faktörleri’…
1-Kemal Karataş’’ın ’‘Baykal’’la görüştüm, şöyle dedi’’ şeklindeki söylemleri ve İzmir’’deki sevilirlik durumu’…
2-Mehmet Ali Susam’’ın MYK üyesi sıfatıyla Baykal’’dan aldığı yetkiyi kullanırken bireysel hareket etmesi’…
3-İl Başkanı Nalbantoğlu’’nun ekibe karşı istenilen mukavemeti göstermemesi ya da gösterememesi’…
4-Bazı ilçe belediye başkanlarının egolarının delege seçimlerine yön vermesi’…
Anladığınız üzere bu dostum ekipten değildi’… Ve zaferi karşı tarafa yazarken, ’‘Biz nerde yanlış yaptık’’ şarkısını söylüyor, hatayı kendilerinde arıyordu.
Ekibi zafere taşıyan bana göre son ama en önemli faktörün de altını çizip bugünlük kapatalım konuyu’… Geçen yıla kadar Sav ekibine karşı geliştirilen en önemli eleştiri ekibin rengiyle ilgiliydi’… Mardinli temelinde ağırlıklı olarak doğu kökenlilerin mensup olduğu ekip, 29 Mart seçimlerini takip eden süreçte adeta mutasyona uğradı.
Ekibin çekirdek kadrosundaki siyah ağırlığı sürmekle birlikte beyaz enjektasyonundaki başarı ekibin rengini griye dönüştürdü.
Karabağlar’’da ekibin ilçe adayı Çamdibili Birol Ağırbaş. Konak’’ta beyaz Türklerden Aytekin Tunus. Alternatifi suyun öbür yanından Uğur Yelekli’…
Gaziemir’’de ilçe başkanı Tokatlı Yüksel Demirsoy, Belediye Başkanı suyun öbür yanından Halil İbrahim Şenol.
Ekibin il başkan adayı İzmirli beyaz Türk Rıfat Nalbantoğlu’…
Gördüğünüz gibi renk beyaza doğru kayıyor. Buca’’da Mehmet Süne ve Bornova’’da Aziz Kocaoğlu ile ortak aday Enver Dündar gri tona katkı koyan esmer Türkler’…
Sonraki yazı: İzmir’’deki aktörlerin delege seçimlerindeki durumu/duruşu ve Baykal’’ın İzmir’’e müdahale edebileceği beklentisi’…