AK Parti’nin ‘Çılgın’ CHP’nin ‘yarı çılgın’ projelerle gündemde kalmaya çalıştığı, 2014 yerel seçimlerinin başlangıç hamlelerinin yapıldığı bir süreci yaşıyoruz.
Burada anahtar kelime ‘süreç’ yönetimi…
Ama kesin olan bir şey var ki İzmir için yapılan siyasi rekabet kente yarıyor.
İstanbul-İzmir otoyolu hızlandı.
İzmir-Ankara hızlı tren projesi ihale aşamasına geldi.
İzmir Manisa yolundaki 400 yıllık Sabuncubeli çilesi bitiyor, 2,5 kilometrelik tünel sayesinde iki kent arasındaki mesafe 10 dakikaya iniyor. Dev projenin temeli geçtiğimiz günlerde atıldı. 2,5 kilometrelik Konak Tüneli ile İzmir’in kalbi Konak’ın ulaşım damarlarına anjiyo yapıyor.
Körfezdeki tüp geçit projesinin hazırlık çalışmaları sürüyor. Bu sayede İzmir’in kuzey güney aksındaki çevre yolları tıpkı bir yüzük gibi birleşecek.
Körfez’e üçüncü nesil gemilerin gelmesi için çalışmalar sürüyor.
İzmir Limanı’nın yanı sıra yapımı süren Çandarlı Limanı ile kent antik çağlardan bu yana sürdürdüğü liman kenti hüviyetini güçlendirecek.
EXPO 2020 gibi önemli süreç için ciddi adımlar atılıyor.
Bunlar hükümetin yürüyen projelerinden öne çıkanlar…
Büyükşehir Belediyesi de boş durmuyor.
Başta Uçan Yol olmak üzere irili ufaklı 60'a yakın projeye imza atmaya hazırlanıyor Büyükşehir. Bu dönem altyapının yanı sıra kentin makyajına yönelik çalışmalara da hız veren/vermeye hazırlanan Büyükşehir, Üçyol-Üçkuyular Metrosu’nu da tamamlayıp, körfez bandı başta olmak üzere kentin her noktasında irili-ufaklı projelerle boy göstermeye hazırlanıyor. Agora'dan, Kadifekale'ye kadar kentsel dönüşüm ve tarihin canlandırılması için yapılalacaklar da cabası tabi ki.
*
Hükümet kanadının siyasi ağabeyi Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, önümüzdeki günlerde Konak Tüneli’nin temelini atmaya hazırlanıyor.
12 Haziran’da kente önemli vaatlerde bulunduktan sonra 13 Haziran’da harekete geçerek, kentteki algıyı değiştiren Yıldırım, Sabuncubeli’nden sonra Konak Tüneli’yle sürdürdüğü projeler demetini, İzmir-Ankara hızlı tren ihalesi ve Körfez Tüpgeçitiyle sürdürecek.
*
Kocaoğlu da Evka 5 Kavşağı ile başlayan bir dizi temel atma törenleriyle hükümetin ataklarına yanıt verecek. Büyükşehir’in önümüzdeki üç yılı kapsayan 60’a yakın aşkın projesi de yabana atılmayacak kadar önemli. Sonuçta AKP ve CHP’nin rekabetinden İzmir kazançlı çıkacak. Hem de kısa sürede. Önümüzdeki üç yılda İzmir’de projeler konuşulacak. Temel atma ve kurdele kesme törenlerini kaleme alacağız bol bol. Hükümetin projeleri biraz daha kallavi tabi ki… Hem bütçe hem işlevi yönüyle… O nedenle Kocaoğlu’nun değişen algıyı tersine çevirmesi kolay değil. Ama imkânsız da değil. Burada süreci iyi yöneten, yaptıklarını iyi satan/tanıtan kazanacak. Dahası kentteki algıyı yöneten süreci de yönetecek.
*
Tabi ki bunlar yeterli mi? Elbette değil. İzmir’in kaçırdığı trenleri yakalaması için bir süre ‘ışık hızıyla’ gitmesi gerekiyor. Ve en önemlisi de yeni projelere ihtiyaç var. Bunun için yeni beyinlere, yeni görüşlere ihtiyaç var.
Bilindik simaların bilindik görüşlerinin dışında fikirlerden söz ediyorum.
İşte size bir örnek…
Karşıyaka’dan bir okurumun e-postası…
- Deniz ve Doğa Bilimleri Müzesi (içinde dev bir akvaryum, deniz canlıları ile ilgili videoların oyunların, animasyonların olduğu bir platform, deniz canlılarının maketlerinin ya da iskeletlerinin olduğu bir bölüm, vs....)
- Temalı Park (Eurodisney kadar büyük olmasına gerek yok, Belçika ve Fransa'daki Walibi Park ya da İtalya'daki Gardaland gibi bir şey…)
— Bilim Parkı: (İçinde çeşitli deneylerin esprili ve görsel yanı ağırlıklı bir şekilde verildiği, Amsterdam'daki Nemo, Paris'teki Cite des Sciences, Brüksel'deki Scientastic gibi bir yer)
- Şehir içindeki caddelerde bisikletler için "kenar yol" ve rent-a-bike sistemi (ana caddelerin 1 m'lik bir kısmı bir şerit olarak ayrılır; metro ve otobüs durakları ile üniversite kampüsü civarlarında bisiklet parkları oluşturulur, vs....)
— İzmir kent rehberi ve internet sitesi (yabancıların "interesting point" dediği tarihi, turistik, kültürel, dini simgeleri de içine alan yerleri ön plana çıkaracak profesyonel bir rehber ve internet sitesi)
- Funiculer Train (Asansör'ün ve Varyant'ın çevresine yapılarak, turistler için ilgi odağı yapılabilir)
— Sinagoglar, kiliseler, camiler ve havraların bir envanterinin çıkarılarak, restorasyonu için çaba gösterilmesi
- Sabatey Sevi'nin evi ne oldu? (büyük bir Avrupalı kitlesini İzmir'e çekebilir)
— Körfezin, sadece işe gidenlerin kullandığı vapurlara özel bir yer olmaktan çıkarılıp, tekne kiralayarak körfez turu yapılabilecek bir şekilde düzenleme yapılması
— Mevcut dizel otobüslerin yanı sıra, yeni alınacak otobüslerin bir kısmının, hybrid ya da CNG'li (sıkıştırılmış doğal gaz) olması
— Her şeyin genel sekreter yardımcısı var da, neden "Turizm'den ve İzmir markasından sorumlu genel sekreter yardımcısı" yok?
—İzmir’in, uluslararası proje yarışması ile belirlenecek yeni bir mimari simgesi (eskinin mimari simgesi olarak gördüğümüz saat kulesine paralel)
Gerçi belediyenin çok işi var, siyaset var, bu bürokratlarla bu işler zor dediğinizi duyar gibiyim, ancak belki sesimizi duyarlar... Sevgi ve saygılar, Ogün Günar-Karşıyaka
Bir çırpıda ortaya 11-12 fikir atan Ogün Günar’a İzmir adına teşekkür ediyorum. Dediği gibi belki birileri gerçekten görür, duyar, yararlanır. Ve bir çılgın proje de benden…
İzmir Büyükşehir ya da Valilik, kent için bir çeşit düşünce yarışması düzenlesin. Böylece Onur Günar gibi yaşadığı kenti önemseyen, duyarlı İzmirliler de akıllarına gelen fikirleri ilgili makamlara aktarma fırsatı bulur. Ödüllü ya da ödülsüz bir platform… Belki de İzmir’i kurtaracak fikirler hiç ummadığınız beyinlerden çıkar.
İnanıyorum ki basit bir internet sayfası üzerinden bile yürütülmesi mümkün olan bu türden bir çalışma yerel yönetimden hükümete, sivil toplum örgütlerinden bürokrasiye kadar her kesimin ufkunu açacaktır. Esasen ‘birlikte yönetim’ dedikleri şey de tam olarak bu olsa gerektir. Halkın yönetime doğrudan katılması...