GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
19 Haziran 2023 Pazartesi

Hangisi CHP'yi sağlam bir limana götürür?

Önce uzaktan uzaktan sallıyorlardı...

Bu kez buluşup...

Eteklerindeki taşları döktüler...

Sözcü’den...

İsmail Saymaz...

CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile...

İstanbul’un Reisi İmamoğlu’nun...

“Şah-Mat Buluşması”nı yazdı...

Normal zamanlarda...

Birbirlerine...

Millet’in önünde “baba-oğul” parodi’si çeken...

CHP lideri ile İstanbul Başkanı’nın diyalogları bir efsane(!)

Kılıçdaroğlu: “Başkan mı olmak istiyorsun?”

İmamoğlu: “Evet, asıl değişim istiyorum...”

Kılıçdaroğlu: “Önceliğimiz, İstanbul Belediye Başkanlığı... Kazanalım... Genel Başkanlığa ona göre bakarız...”

İmamoğlu: “Partide değişim olmazsa yerel seçimde de hezimet yaşarız... İstanbul bile sıkıntıya girer!”

Kılıçdaroğlu: “Ne düşünüyorsun?”

İmamaoğlu: “Yol haritası hazırlayacağım...”

Kılıçdaroğlu: “Tamam, hazırla getir...”

İmamoğlu: “Peki, bitirince getireceğim...”

***

Yazının gerisini okumadan...

Birkaç saniye düşünün:

“Atatürk’ün partisi nasıl bu hale geldi?”

Bu soruya cevap vermek isteyen yüz binler var...

Ancak...

Biz “ana öykü” için “iktidara doğru” filmini geriye doğru saralım...

***

İzmir düşman işgalinden kurtulduğunda...

Takvimler, 9 Eylül 1922’yi gösteriyordu...

Aradan tam 365 gün geçti...

Ulu Önder...

Kurtuluş’tan Kuruluş’a giden yolda

Cumhuriyet Tarihi’nin en sağlam, en kocaman atağını yaptı...

Kısa adı “CHP” olan...

“Cumhuriyet Halk Partisi”ni (9 Eylül 1923) hayata geçirdi...

Kurtuluş’tan Kuruluş’a giden yolda...

En önemli “son basamak” ise...

Cumhuriyet’in ilan edilmesiydi...

O günü takvimler; “29 Ekim 1923” olarak ölümsüzleştirdi...

***

Ne ilginç bir kronoloji, di’mi?

Tam da “ezber bozan” cinsten...

9 Eylül 1922’de İzmir kurtuluyor...

365 gün sonra CHP kuruluyor...

Ve...

51 gün sonra da (29 Ekim 1923) milletçe Cumhuriyet’e “merhaba” diyoruz...

Bu vatan için...

En önemli “üç tarih” neredeyse “bir yıla” sığdırılmış...

100 yıl önceki siyasi tempo herkesi şaşkına çeviriyor?

Kurtuluş’un ve Kuruluş’un verdiği lezzetin aşkına bakar mısınız?

Bugünkü CHP yönetimi...

O günleri yaşasalar...

Toplam “bir yıl bir ay’a sığan” bu muhteşem tempoyu...

Kimbilir nasıl alkışlardı?

***

Bugün...

O CHP’nin “1 numaralı” koltuğunda oturan lider...

Seçimlerin final yaptığı gece...

“Yola devam...” mesajı vermişti...

Oysa...

Aynı geceden bugüne...

İstanbul’un Reisi İmamoğlu, “Değişim şart!” diyordu...

Sahi...

Kendisine “Oğlum...” diye seslenen Kılıçdaroğlu’na n’olmuştu böyle?

***

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan...

2002 yılından beri (21 yılda) girdiği 15 genel seçim ile...

Referandum ve yerel seçimleri kazandı...

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise...

Erdoğan'a karşı girdiği 10 seçimin tamamını kaybetti...

Son Cumhurbaşkanı Seçimi’nin akıbeti de...

(CHP Lideri ilk kez 25 buçuk milyon oy toplamış olsa da...)

Geçmiştekilerden farklı olmamıştı...

***

Bilinmesi “farz” olan olası gelişmeler...

Kılıçdaroğlu, bugünkü “duygu fırtınası” eşliğinde...

“Bakalım, filan...” dese de...

Kayahan’ın...

“Bir yemin ettim ki, dönemem...” şarkısındaki gibi...

Bu yarıştan çekilmez...

İmamoğlu ise...

İstanbul’u bi’kenara bırakır...

Yine de CHP’nin “bir numaralı” koltuğunun bi’ucunu tutmaktan...

Asla vazgeçmez!

Kılıçdaroğlu’nun...

Çok yakın bir gelecekte...

“Genel başkanlığa aday olmayacağım!” diyeceğine...

Görseniz, duysanız bile inanır mısınız?

Zaten...

Bunun olmayacağını en iyi kim bilir?

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, bilir...

Bakın...

Efendi, efendi...

“Siz gidin ben geleyim...” filan dedi mi?

Demedi...

Bazıları uzaktan birbirlerine parmak sallarken...

Manisalı siyasetçi...

Altı gün önce Gazeteci Murat Ağırel’e ne dedi?

Şunu dedi:

Genel başkanlıksa Genel başkanlık... Fedakarlıksa fedakarlık... İhtiras değil her şartta kazanmaya özlem... Aday mıyım, adayım, hazır mıyım hazırım... Hem sorumluluk almaya hem fedakarlık yapmaya hazırım’”

***

Bitiriyoruz...

Bütün mesele...

CHP’nin 13 yıldan sonra “lider arayışı” ise...

Ve bu proje için...

Maazallah...

CHP Genel Merkezi’nin her katında...

“Yap-Boz” ile uğraşmaya devam edenler olacaksa...

Eyvah, eyvah...

Çünkü...

Kurultay’a giderken...

Hem duygusal hem mantıklı bir “değişim” senaryosu...

Türkiye’nin siyaset sahnesinde...

“Perde...” diyecekse; pek yakında...

Büyük ihtimalle...

Ufuktaki “esas oğlan” rolü...

Manisalı Özgür Özel’e yakıştırılacak gibi görünüyor...

Nokta...

Hamiş: CHP lideri Kılıçdaroğlu, beş gün önce aynen şöyle dedi: “Bir değişim yapacaktık; beklediğimizi alamadık... Yani açıkça ifade etmek gerekirse, kazanamadık...” Gazeteciler, “Ya değişim?” diyecek oldular... Altıok’un lideri noktayı koydu: “Değişimin önünü sonuna kadar açacağım... Gemiyi limana sağlam götürmek yine kaptanın görevidir... Kaptan olarak gemiyi limana sağlam götüreceğimi herkes bilsin...”

Sonsöz: “Cumhuriyet Halk Partisi’nin esas düşünce ve dileği, vatandaşları her türlü “ayrılıktan” korumak, onları, kendileri ve büyük Türk ulusu için faydalı kılmaktır... Bu millet kendisine hizmet edenleri, daima değerlendirmiştir...”  / Gazi Mustafa Kemal Atatürk - CHP’nin 9 Mayıs 1935’teki 4. Kurultay konuşmasının son satırları...