Bir önceki yazımızda “Genetiği Değiştirilmiş Organizma(GDO) Nedir?” konusunu kaleme almış ve GDO’lar için bilim dünyasında birbiriyle çelişen iki görüşün ortaya çıktığına değinmiştim.Bu yazıda, “GDO’ların Tarım Üzerinde Etkileri Nedir?” konusu irdeleyeceğim.
GDO’lu tohumlar verimliliği artırıyor (mu)?
GDO’lu tarımı önerenler verim artışını öne çıkarıyorlar. Ancak kimi araştırıcılar ise bunun doğru olmadığını kanıtlamışlar. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri’nde GDO’lu soyada verimliliğin yüzde 5-9 oranında daha düşük olduğu belirlenmiş. Avustralya’da kolzada bu oran yüzde 17 daha az bulunmuş. Uzağa gitmeye gerek yok. ABD’de GDO’lu pamuk verimi 933 kg/ha, Türkiye’de ise genetiği değiştirilmemiş pamukta ise 1334 kg/ha.
GDO’’lu tarım, ilaç kullanımını azaltıyor (mu)?
İddiaların aksine GDO’lu tarımla, ilaç gereksinmesi azalmamış. Örneğin GDO’lu tarım yapılan Arjantin’de yabancı ot ilacı kullanımı 14 kat artmış. ABD’de de ilaç kullanımı artarken, tohum ve ilaç fiyatlarında artış olmuş. Saptanan artış, tohum fiyatlarında yüzde 50, ilaç fiyatında yüzde 134’ü geçmiş. Peki, neden GDO’lu tarım yapılıyor? Cevabı şu; GDO’lu tarım, büyük işletmelerde yapılıyor. Bu işletmeler işçi tasarrufu nedeniyle GDO’lu tohumlara ve ilaçlara yöneliyorlar da ondan. Daha öncede değinilmişti; Tohum üreten firmalar aynı zamanda tarımsal ilaç üretici diye. Örneğin Monsanto bir tarım ilacı üretmiş. Adı Round Up. Buna uygun bir tohumda elde etmiş, adına da Round Up Ready demiş. Bu “İlaca hazır tohum “demek değil mi? Hani GDO’lar ile tarımsal ilaç kullanımı azalacaktı?
GDO’lu tarım, bağımlılık yaratmıyor, istihdamı azaltmıyor (mu)?
Bu sav da doğru değil. GDO’lu tarım, çiftçileri tohum ve ilaç bakımından şirketlere sürekli bağımlı duruma getiriyor. Bu bağlamda büyük bir tekelleşme söz konusu GDO’lu tarım, dev tarımsal işletmelerde yapıldığı için istihdamı da olumsuz olarak etkiliyor. Endüstriyel tarım çiftçinin görevini makinelere vermiştir. GDO’lu tarımın egemen olduğu Arjantin ve Hindistan gibi ülkelerde çiftçiler köylerini terk etmek zorunda kalmışlardır.
GDO’lu tohumlar biyoçeşitliliği yok etmiyor (mu)?
GDO’lu tohumlarla tarımın yapılması, yerel çeşitlerin kullanımını azaltıyor. Tek tip tohum kullanılmasıyla biyoçeşitliliği yok ediyor. GDO’lu tohumlar, GDO’lu olamayan tohumlara da bulaşıyor. Bulaşma sonucunda GDO şirketleri, tohum çalma suçu ile çiftçileri mahkemeye verebiliyorlar. ABD ve Kanada’da bunun örnekleri yaşanıyor.
GDO’lu endüstriyel tarım, beslenme deseninde de değişiklik yaratmıyor (mu)?
Tam tersine. Dev işletmelerde gerçekleştirilen GDO’lu endüstriyel tarım, dünya halklarının geleneksel beslenme alışkanlıklarını değiştirmeye çalışılıyor. Örneğin Arjantin’de GDO’lu soya fasulyesinin tüketimini yaygınlaştırma projeleri devreye sokuluyor. Uzağa gitmeye gerek var mı? Büyük kentlerimizde sütlü, tuzlu, baharatlı kaynatılmış mısırların tüketimi için insanlarımız özellikle çocuklarımız özendirilmiyor mu? Bunların GDO’lu olup olmadığı konusunda bilgilerimiz ne ölçüde güvenilir?