“Vergi” o kadar önemli bir vatandaşlık görev ki “vergi kutsaldır” diye öğretmişlerdi bizlere. Madem bu kadar önemli ve kutsal bir görev ise bu görevi yerine getirenlerde o kadar önemli ve kutsal olmalı diye düşünüyorum.
Vergi toplama görevini devlet mi yerine getiriyor? HAYIR! Bu kutsal görevi yerine getiren genel anlamı ile MUHASEBECİLER! Muhasebeciler olmasa devlet vergisini toplayamaz. Demek ki Muhasebeciler son derece önemli ve kutsal bir görevi yerine getiriyorlar. Onlar sayesinde devletin kasasına para giriyor; okullar, hastaneler, duble yollar yapılıyor.
Devletin varlığını sürdürebilmesi için gereken parayı yani vergiyi toplayan muhasebeciler el üstünde tutulması lazım. Aslında “para toplayan” diyorum ama para doğrudan devletin kasasına giriyor. Hatta bırakın para toplamayı kendi hizmet bedelini bile birçok muhasebeci alamıyor. Tabi bunun birçok nedeni var; ekonomik kriz ve izlenen maiye politikaları başta olmak üzere…
1-7 Mart Muhasebeciler Haftası! Adı üstünde “ Muhasebeciler Haftası” ; Türkiye’deki kaç muhasebecinin haftası bilmiyorum! Ya da kaç muhasebeci için anlam ifade ediyor. Bir işyeri düşünün, işleri her geçen gün artıyor, hem de katlanarak! Ne kadar güzel. İş demek kazanç demek, para demek. Herkes işlerinin artmasını ister. Siz hiç işi arttıkça şikayet eden bir işveren duydunuz mu? Duyamazsınız da, muhasebeciler hariç! Küçüğünden büyüğüne hangi muhasebeciye giderseniz gidin aynı serzenişi duyarsınız; “başımızı kaşıyamıyoruz! Nefes alamıyoruz! İşler yetişmiyor! İşler Bitmiyor! Para toplayamıyoruz!”
Teknoloji insanın hayatını kolaylaştırmak için vardır; zorlaştırmak için değil! Maliye Bakanlığı kayıtdışı ile mücadelede teknolojiyi çok iyi kullanıyor! Her geçen gün daha fazla detay dijital ortama aktarılıyor. Vergi Numarası, TC Kimlik numarası, fatura numarası, fatura tarihi, ödeme tarihi, ödeme bilgisi, isimler, adresler vs.vs… uzayıp gidiyor.
Devletin memurları ne kadar çok iş yapıyorlar, ne kadar çalışkanlar diye düşünebilirsiniz ama bütün bu işleri hatta daha burada sayamadığım birçok işi muhasebeciler yapıyor. Yapılan düzenlemeler ve izlenen politikalar sonucu muhasebeciler, “devletin tahakkuk memuru” haline geldiler. Eskiden bu işlemleri vergi dairesindeki devlet memurları yapıyor ve karşılığında maaş alıyorlardı. Şimdi muhasebeciler yapıyor, hem de devletten para almadan. Devlet ne yapıyor? Boşa çıkan elemanları ile daha çok inceleme yapıp daha çok para topluyor.
Muhasebeciler, devlet adına kutsal bir görevi yerine getiriyorlar. Bunun karşılığında devletin de kendilerine sahip çıkmasını beklemek en doğal hakları olsa gerek. Ancak, bırakın muhasebecilere sahip çıkılmasını, aksine her gün yeni bir kanun ile daha çok yük, daha çok sorumluluk veriliyor.
Devletin varlığını sürdürebilmesi ekonomik güç ile olur. Ekonomik güç demek para demektir. Para demek vergi! Bunu da yerine getirecek olan muhasebecilerdir. Vergi İdaresi, Maliye Bakanlığı, Başbakanlık, kısacası DEVLET, bir an önce bu gerçeğin farkına varmalı ve muhasebecilere sahip çıkmalıdır.
Meslek örgütlerine de büyük iş düşüyor. Yaklaşık 80 bin üyesi olan TURMOB ve ODALAR Türkiye’deki nitelikli meslek örgütlerin başında gelenlerdendir. Devlet, bu örgütün üyeleri yani muhasebeciler eliyle vergi toplamakta ve ekonomi politikalarına yön vermektedir. Muhasebeciler olmadan vergi toplama görevini yerine getiremez. Kısacası devlet muhasebecilere muhtaçtır. Muhasebeciler böylesine kritik bir konumda olmalarına rağmen maalesef, sahip oldukları bu stratejik gücü kullanamamışlardır, kullanamamaktadırlar. Meslek örgütü, bu güne kadar sahip olduğu nitelikli üyeler ve örgütlülüğe rağmen meslek ve meslektaş sorunlarının çözümünde yeterli etkinliği sağlayamamıştır. Odalardaki siyasi mücadele
Günümüz ekonomilerinde muhasebeciler olmazsa vergi sistemi çalışmaz ve devlet varlığını sürdüremez. Umarım yakın gelecekte 1-7 Mart Dünya Muhasebeciler haftasını göğsümüzü gere gere kutlarız.