GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
4 Eylül 2009 Cuma

Biri yer biri bakar iftarı

Biri yer biri bakar iftarı
Adı Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği’…’¶
Ama kamuoyundaki bilinen/yakıştırılan adı Müslüman Sanayici İş Adamları Derneği.
Kısa adı MÜSİAD’…
Genelde dini vecibelerini yerine getiren ya da getiriyormuş gibi görünen işadamlarından kurulu bu dernek, dini çevrelerde ’‘yeşil sosyete’’ olarak da adlandırılırlar.
TÜSİAD’’a alternatif olarak kurulduğu söylenirdi bir zamanlar. Ama şimdilerde sapla/saman karışmış durumda. Diyeceksiniz ki ne oluyor? Bu MÜSİAD yazısı da ne ola ki! Anlatayım.
Tarih 3 Eylül 2009. (Dün)
Yer: İzmir’’in bol yıldızlı, çok katlı bir oteli. (Hilton)
Olay: MÜSİAD iftarı.
Masalar hınca hınç. Hatta çok sayıda davetli, yer bulamadığı için dönmek zorunda kalıyor. Hem insanlar iftara çağrılmış, hem de oturacak sandalye bile gösterilmiyor. Organizasyon fiyasko.
Ancak daha beteri de var.
Gazeteciler için ayrılan iki masaya MÜSİAD’’ın çok özel misafirleri konuşlanmış.
Çok sayıda gazeteci ayakta’… Aralarında oruçlular da var. Ve top patlıyor.
Yemeğe hücum’…
Kimler yok ki davette? Protokol’’de Devlet Bakanımız Mehmet Aydın ve AK Parti Milletvekili İsmail Katmerci, MÜSİAD İzmir Şube Başkanı Cemal Öztürk’… Eski ve yeni İl, ilçe başkanları, oda ve dernek başkanları’…Şapır/şupur yemekler süpürülüyor. Çaylar/kahveler içiliyor. Bakan/Başkan kürsüye çıkıp nutuk atıyor.
Salondaki AK Partili ağırlığı nereye baksanız görülüyor.
***
Yeri gelmişken MÜSİAD’’ın en önemli misyonunun da altını çizelim. AK Parti’’ye siyasetçi yetiştirmek! İş adamları Derneği’’nden çok, siyaset okulu gibiler.
Eski Başkanlardan Mustafa Altınok Büyükşehir adaylığı için başvurdu. Şimdilerde milletvekili adaylığı konuşuluyor.
Cemal Öztürk’’ten önceki Başkan Abdurrahman Çabuk Konak Belediye Meclis Üyesi’…
Yönetimdeki ağır isimlerden biri H.Rıza Evcim.
Evcim de geçen dönem Büyükşehir, bu dönem Konak’’tan Belediye Meclis üyesi’…  
Çok sayıda il yöneticisi, ilçe başkanı da MÜSİAD üyesi.
Yeni Başkan Öztürk’’ün de önümüzdeki seçimde vekil adayı olması bekleniyor.
Arada bir iş adamı derneği olduklarını hatırladıklarında da, ’“Kriz teğet geçti, ha gayret güzel günler yakın, siyasi istikrar şart!’” gibi AKP paralelinde açıklama yaparlar kamuoyuna’…
Ve de her ramazan, her kentin en çok yıldızlı otelinde iftar yemeği yerler.
Başbakan Erdoğan, iktidarının ilk yıllarında MÜSİAD’’ın yıldızlı otellerdeki iftar davetlerini geri çeviriyor, eşiyle birlikte çadırlarda/gecekondularda açıyordu orucunu.
Ama son dönemde o da MÜSİAD’’ın bol yıldızlı iftarlarını kaçırmıyor.
 
AKP ve FP gibi dini çevrelere yakın partilere siyasetçi yetiştirmenin yanı sıra kapalı devre sistemle kendi üyeleri arasında ticareti geliştirme gibi vizyonu da olan MÜSİAD’’ın bol yıldızlı İzmir otelinde verdiği lüks iftar yemeğindeki konuşmalar da çok ilginç.
Devlet Bakanı Aydın ’‘açılım’’ meselesini açıyor. ’‘Farklılıklarımız zenginliklerimizdir’’ diyerek Kürt gerçeğinin Türkiye’’nin zenginliği olduğunu hatırlatıyor.
İyi de Sayın Bakanım, ’‘Biz bu martavalı biliyoruz zaten. Hatta sadece Kürt kültürünün değil, aynı zamanda Karadeniz, Ege, Trakya, ve birlikte yaşadığımız Musevi/Hristiyan kültürünün de zenginlik olduğunun farkındayız. Bence farkında olmayan sizlersiniz.’’
MÜSİAD’’ın anlı şanlı başkanı Öztürk de ’‘açılım’’ meselesini biraz daha açıyor. ’‘Demokratik açılım konusundaki girişimleri destekliyoruz’’ diyerek arka bahçesi olmaya çalıştıkları AKP’’ye arka çıkıyor yani.
 
***
Bu yazıyı kaleme almamın nedeni bu konuşmalar değil elbette. Organizasyondaki fiyasko.
Basın için ayrılan masanın işgal edilmesi, iftar açılırken gazetecilerin ağız şapırtılarını, bıçak/çatal sesleri altında ayakta bekletilmesi.
Fotoğraftaki gazeteciler arasında oruçlular da var. Kaldı ki oruçlu olmayabilirler de. Ama hani atalarımızın ünlü bir deyişi var ya; ’‘Biri yer biri bakar, kıyamet ondan kopar’’ diye.
İşte tam MÜSİAD İZMİR iftarını özetleyen söz... Ve sanırım kıyamet yakın.
MÜSİAD üyeleri öyle acıkmışlar ki!
Kendilerini izleyen, ayakta bekletilen, aç bırakılan gazetecileri görmüyorlar bile!
Gördüklerinde de iş işten geçmiş, gazetecilerin gönlü kırılmış oluyor. Aslanlar gibi tepki koyup iftarı ayakta izlemeye devam ediyorlar.
Davetliler tıka-basa karınlarını doyuruyor.
Ve haber merkezleri tarafından MÜSİAD iftarını izlemekle görevlendirilen gazeteciler ise davetlilerinin iştahla karınlarını doyurmalarını izliyorlar önce. Sonra da kürsüye çıkan bakan ve MÜSİAD’’çıları’…
MÜSLÜMAN işadamlarının ağız şapırtıları, bıçak/çatal/kaşık seslerini dinlemek zorunda bırakılan meslektaşlarım adına MÜSİAD’’ın bu organizasyonunu kınıyorum.  
 
Karaman’’a kulak verin
Lüks iftar sofraları dini açıdan da hala tartışmalı. Ünlü Din Profesörü Hayrettin Karaman’’a kulak verelim: ’“1960'lı yıllarda Kadıköy merkez vaizi olarak görev yaptım. Cumartesi günleri Sahrayıcedit camiinde vaaz ederdim. Topbaş ve Kulaksızoğlu ailelerinden bazı zevat da muntazaman vaazlarıma gelirlerdi. Arada böyle bir ilişki oluştuğu için birkaç kere, her ikisi de merhum olan Muammer ve Ata Beyler'in iftar davetlerine katıldım. Bu iftarlar lüks değildi, müsait olduğu için evlerinde veriyorlardı, yemekleri kendi aşçıları hazırlıyordu, en önemlisi de davetliler arasında mutlaka ve önemli sayıda yoksulun bulunması, bunlarla beraber oturulması ve yemekten sonra kendilerine diş kirası (para, kumaş, başkaca hediyeler) verilmesi idi. Aradan yıllar geçti, şimdi lüks yerlerde, oldukça ihtişamlı iftar davetleri dönemine girildi, İslam ile bu manada ilişkisi olan zenginler, ya çok yıldızlı bir otelde yahut da lüks/pahalı bir lokantada iftar veriyorlar. Davetliler arasında fakir fukara yok, ya firmanın ağır müşterileri veya eş dost, itibarlı kişiler var. Davetliler her zaman bu yemekleri bulabilen, yiyebilen kimseler, davetli profiline bakıldığında amacın da ticarî, siyasî, maddî olduğu anlaşılıyor’”
Bilmem anlatabildim mi sayın MÜSİAD’’çılar’…
 
Sizlere bir tavsiyem de Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’’ı izlemeniz. Hani size uzak olan CHP’’li Karabağ’’ı’… Fakir fukara için kurdurduğu iki iftar çadırında halkıyla birlikte oruç açıyor. Hem de her gün. Sizce hanginiz daha doğru? Milleti ayakta bekletip bol yıldızlı lüks otellerde iftar yapan sizler mi, yoksa CHP’’li Hasan Karabağ mı? Yanıtı zaten biliyorsunuz değil mi?