GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
13 Ocak 2024 Cumartesi

Arkeo Duvar’la ilk çağlardan günümüze bakıyoruz…

“Gazete Duvar’ın bir arkeoloji dergisi yayınlaması fikrinin ortaya çıkışında temel amaç, geçmişin dünyasının insanlığa bugün anlattıklarının değerini görmek ve gösterebilmekti. Alandaki birikimlerini bu amaç etrafında aktarmak için başvurduğumuz alanında uzman bilim insanları ve yazarların hevesle katkı sunmaları, hedefimize ulaşmak için ilk dayanağımız oldu.

Mart 2021’de, “Neden savaştık? Nasıl barıştık?” başlıklı ilk sayısı ile e-dergi formatında yayına başlayan “Arkeo Duvar”, bir internet gazetesinin arkeoloji yayını olarak okurdan büyük ilgi gördü.

Hem alanın meraklıları hem de arkeoloji ile yeni tanışmak isteyen okurlar desteklerini her sayıda daha güçlü gösterdi.  Bugün, Arkeo Duvar’ın macerasında yeni bir sayfa açılıyor. E-dergi formatında yayınlanan ilk üç sayımızı basılı olarak sunuyoruz. Sonraki kitaplar da bu ilk kitabı takip edecek. Arkeo Duvar’ın savaşa ve barışa, depreme, salgın hastalıklara, aşka, fala ve büyüye, oyuna, toplumsal cinsiyete, madenciliğe, bahçelere dair insanlığın dünden bugüne uzanan maceralarına dair ortaya koyduğu birikim, dijital sayfaların yanı sıra kitaplığınızın raflarında da yer alabilecek. Elbette yeni sayılarımız da… İyi okumalar dileriz…”

Gazete Duvar Genel Yayın Yönetmeni Barış Avşar, Sakin Kitap’tan çıkan Arkeo Duvar’ın ilk sayısını bu sözlerle sunmuş.

***

Arkeo Duvar Yazı İşleri Müdürü Nuray Pehlivan ise günümüz aynasından geçmişe bakmanın önemine değinmiş:

Arkeoloji, sadece insanlığın binlerce yıllık geçmişini maddi kültür kalıntıları yardımıyla araştırarak açıklayan ‘eskinin bilimi’ değildir. Aynı zamanda farklı disiplinlerle oluşturduğu ortak çalışmalarla insan-doğa ve insan-toplum ilişkilerini, değişen yaşam biçimlerini ve çevresel koşulları inceler. Kısaca, ortaya çıkardığı sonuçlarla bugünün ve geleceğin kurulmasına katkı sunan bir bilimdir arkeoloji.

Çok katmanlı, zengin kültürel birikime sahip bu topraklarda, okurlarımızın, ilk insandan modern insana uzanan geniş zaman dilimine günümüzün aynasından bakabilmesine rehber olmak, eski ile güncel arasında kuracakları köprüden keyifle geçmesini sağlamak hevesiyle ortaya çıktı Arkeo Duvar.

İşte tam da bu amaçla okuyucunun arkeolojiyi, güncel sorunlar üzerinden daha somut okuyabilmesine dönük temalar belirlemeye özen gösteriyoruz.

Arkeo Duvar’ın ilk sayısının konusu savaş ve barış... İlk sayımızda, antik dönemden bugüne savaşların yarattığı yıkıma karşılık, barışın insanlığa, kültürel üretime, kısacası yaşama kattıklarını görelim/gösterelim istedik. İlk sayımızda savaşların uygarlıklara ne şekilde yön verdiği, yaşanan savaşların ardından toplumların yaşamlarını nasıl sürdürdüğü gibi soruların yanıtlarını aradık.

***

Bu hafta ilk sayının birinci bölümünü tanıtmak istiyorum. Gelecek hafta da ikinci bölüme gireriz… Açıkçası bu nefis kitapların  birkaç hafta tadını çıkarmak istiyorum:,

Arkeo Duvar’ın ilk sayısının Birinci Bölümü, “Neden Savaştık? Nasıl Barıştık?” başlığını taşıyor.

Bu bölümün mevzuları ve yazarları şöyle:

İyi Arkeoloji: Savaşsız Toplumlar Hiç Oldu Mu? - Doç. Dr. Çiler Çilingiroğlu

Savaşta İlk Vurulanlar: Gerçek ve Geçmiş - Dr. Gül Pulhan

Şiddeti Kültürle Dizginleyebiliriz - Nuray Pehlivan

Düşmanlıktan ‘Sonsuz’ Barışa: Kadeş Prof. Dr. İlknur Taş

Troya Savaşı’nda Anadolu Birliği: Prof. Dr. Rüstem Aslan

‘Pers Barışı’ Nasıl Kuruldu Nasıl Bitti? Prof. Dr. Reyhan Körpe

Asur İmparatorluğu’nda Savaşın Arkeolojik Kanıtları - Doç. Dr. Haluk Sağlamtimur

Yazıtların Dili: Bir Paralı Askerin Mezar Şiiri- Doç. Dr. Pınar Özlem Aytaçlar

Zamanın Ezgisi: Eski Yunan Müziği, Delphique-Apollon -Öğr. Gör. Evin İlyasoğlu

Arkeo-Kitap: Batının İlk Ozanı: Nasıl Yaşadı, Nasıl Yazdı? Devrim Çalış Sazcı

***

Kitabın girişinde nefis bir fotoğraf var, resimaltı şöyle: İzmir’de Antik Smyrna kentindeki ilk araştırma ve kazılar, 1948-1951 tarihleri arasında Prof. Dr. John M. Cook ve Prof. Dr. Ekrem Akurgal tarafından oluşturulan bir heyetle yapıldı. Ekibin temel gereksinimlerini karşılayacak kazı evinin temelleri ise 1972 yılında atıldı ve avlulu plan şemasına sahip olan bu yapı 1975’te tamamlandı. Akurgal’ın bölgedeki çalışmaları ise 1992 yılına kadar sürdü…

Kitabın ilk bölümünün sonunda nefis bir vazo resmi üzerine yapılmış bir yorum var. Bugün onu paylaşmak istiyorum sizlerle…

“Savaşma Zar At!”

Homeros’un anlattıkları ışığında Aşil (solda) ve Ajax’ı Troya savaşı sırasındaki bir molada resmeden Yunan sanatçı Exekias, iki savaşçının kaderine ilişkin ipuçları da verir: ‘Topuğunu’ yere sağlam bassa da, Aşil bile ölümden kurtulamayacaktır. Ajax ise çatık kaşlarına yansıyan geriliminin kurbanı olarak sonunda kendi canına kıyar... İki kahramanın sonu herhalde kim kazanırsa kazansın -ki burada Aşil öndedir- savaş dışı ‘rekabet oyunları’nın herkes için daha hayırlı olacağını bin yıllardır tekrar tekrar anlatır bize…

Oyun notu: Aşil ve Ajax’ın oynadığı oyunun adı ‘Duodecim Scripta’dır. Üç tane küp zar ve 15 pulla oynanır. Tavla ve kızma birader oyunlarının öncülü olarak değerlendirilebilecek oyunu pullarını ilk önce tahtanın dışına taşıyan taraf kazanır.