Dünyanın 2024 Hedefleri
Birleşmiş Milletler her Aralık ayında olduğu gibi geçen ay da 2024 hedeflerini açıkladı. Yazımızın içindeki görselde göreceğiniz gibi 2023 hedeflerinden farklı değil 2024 hedefleri.
Yoksulluğa, açlığa son… Sağlıklı bireyler yetiştirmek, nitelikli eğitim vermek… Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak… Eşitsizlikleri azaltmak…
Temiz su ve sanitasyon yani sağlıklı koşullar yaratmak. (Dünyada her 8 kişiden biri temiz suya hasret)
Erişilebilir temiz enerji… İnsana yakışır işlerde çalışan ve sağlıklı ekonomik büyüme hedefleyen ülkeler…Sanayide yenilikçilik ve sağlam altyapıyı sağlamak…
Sürdürülebilir şehirler ve yaşam alanları… Bizim SlowFood’un“türetici” diye tanımladığı sorumlu tüketim ve üretim süreçleri… İlkim krizine karşı eylemde olmak… Sudaki ve karadaki doğal hayatı korumak…
Dünya barışı için, daha adil bir dünya için güçlü kurumlar yaratmak, hedefler için ortaklıklar kurmak..
Parlak cümleler, 2023’te bu hedefler ne kadar başarıldı? Hem geçmiş yılların değerlendirmesi hem de gelecek için 2024 Eylül ayında önemli bir zirve düzenlenecek: Geleceğin Zirvesi!
Zirve, daha iyi bir bugünü nasıl sunacağımız ve geleceği nasıl koruyacağımız konusunda yeni bir uluslararası fikir birliği oluşturmak üzere dünya liderlerini bir araya getiren üst düzey bir etkinlik olarak planlanıyor. Daha önce COP’ları izlemiş gazeteciler için kayıtlar 20 Aralık’ta açıldı ve ben de kaydımı yaptırdım. Kaçar mı?
Çünkü bu zirve dünya için bir fırsat, aşınmış güveni onarmak ve uluslararası işbirliğinin mevcut zorlukların yanı sıra son yıllarda ortaya çıkan veya henüz ufukta görünmeyen zorluklarla etkili bir şekilde başa çıkabileceğini göstermek için kıymetli.
Aşırı yoksulluk ve açlık artıyor. Küresel emisyonlar, insanların yerinden edilme seviyeleri gibi, insanlık tarihindeki en yüksek seviyelerine ulaştı. İklim, çatışma, gıda güvenliği, kitle imha silahları, salgın hastalıklar ve sağlık krizleri gibi tehditler ve yeni teknolojilere bağlı riskler artıyor.
“Geleceğin Zirvesi” önerisi aslında geçen COP28’deki “Ortak Gündemimiz” raporunda ortaya çıktı. Rapor, BM Genel Sekreteri'nin, Üye Devletlerden mevcut ve gelecekteki zorluklara nasıl daha iyi yanıt verileceği konusunda fikir alınması çağrısına yanıt olarak hazırlandı.
Ortak Gündem Raporu, halklar, ülkeler ve nesiller arasında her düzeyde güven ve dayanışmanın yenilenmesi çağrısında bulunmuştu.
Siyasi, ekonomik ve sosyal sistemlerimizin herkese daha adil ve etkili bir şekilde hizmet sunabilmesi için temelden yeniden düşünülmesi gerektiğini ortaya koydu. Aynı zamanda, Geleceğin Zirvesi'nin gerekli en kritik iyileştirmeler üzerinde mutabakata varılması için belirleyici bir an olarak çok taraflı sistemin buna uygun olarak yenilenmesini de tavsiye etti.
Üye Devletler, Zirvenin Eylül 2024'te düzenlenmesi konusunda anlaştılar. Ayrıca Zirvenin bir sonucu olacağı konusunda da anlaştılar: Gelecek İçin Pakt. NATO gibi Avrupa Birliği gibi çalışan bir “gelecek paktı”
Bu Zirve Neden Önemli?:Dünya, kendimiz için belirlediğimiz hedeflere ulaşma yolunda değil. Yeni zorluklara veya fırsatlara da etkili bir şekilde ulaşamıyoruz.Gelişmelerin hızı ve karmaşıklığı, işbirliği yapma ve başa çıkma sistemlerimizi geride bıraktı.İlerlemenin yararları ve fırsatları, insanların çoğunluğunun geride bırakılmasıyla eşitsiz bir şekilde dağılıyor.Riskler ve tehditler de eşit olmayan bir şekilde hissediliyor ve en savunmasız olanları orantısız bir şekilde etkiliyor.
Daha basit, daha yavaş zamanlarda tasarlanan çok taraflı yönetişim, günümüzün karmaşık, birbirine bağlı ve hızla değişen dünyası için yeterli değil…
Geleceğin zirvesinde ve kurulması olası paktta genel amaçlar şöyle ifade ediliyor:
- BM Şartını yeniden onaylamak,
- Çok taraflılığı yeniden canlandırmak,
- Mevcut taahhütlerin uygulanmasını artırmak,
- Yeni zorluklara yönelik çözümler üzerinde anlaşmaya varmak ve
- Güveni yeniden sağlamak için zirve kendimizi daha iyi bir yola sokmamız için bir fırsattır.
Geleceğin Zirvesinin Amacı Nedir?
Düzenleme komitesi geçen 19 Aralık günü zirvenin amacını şöyle açıkladı: BM Şartı'ndan başlayarak İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, 2030 Gündemi, Paris Anlaşması, AddisAbaba Eylem Gündemi ve daha birçoklarını içeren birçok mevcut anlaşma ve taahhüt biçiminde “ne”ye zaten sahibiz.
Geleceğin Zirvesi “nasıl” sorusunu ele alacak; istek ve hedeflere ulaşmak için nasıl daha iyi işbirliği yapabiliriz? Geleceğin zorluklarına hazırlanırken aynı zamanda günümüzün ihtiyaçlarını nasıl daha iyi karşılayabiliriz? Sorularına da karşılık arayacak.
23-24 Eylül’de inşallah ben de New York’ta olacağım…