GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
21 Ocak 2024 Pazar

Akdeniz Akademisi’nin Meltem’i…

Bu Pazar kitapların biraz uzak durup “Meltem” isimli İzmir Akdeniz Akademisi Dergisinden söz etmek istiyorum. Akademi’nin hakemli süreli yayını olan Meltem, bana ulaşan bu 13.-14. sayısıyla 7. yılını tamamlamış.

Meltem’in bu sayısı (daha önce bir iki sayı daha görmüştüm) tüm içerikleri ile mükemmel. Her bir makaleyi okudum, aydınlanmaya ve İzmir’e katkıdır! Sorumlu Müdür Zekeriya Arabacı’yı, Editörler Aydın Arı ve Özay Göztepe’yi, Yardımcı Editör Eriz Arda Aydın’ı, Grafik Tasarım ve Uygulama sorumlusu Güven Toros’u, Kapak Fotoğrafını çeken Mehmet Yas’ı tebrik ederim öncelikle.

Pek güzel bir yayın olmuş. Emek verenleri kutlarım. Akdeniz Akademisi neler yaptığını hiç olmaz ise İzmir’deki entelektüel kesim ile paylaşsa ne güzel olur.

Meltem, 2024 yılındaki 15. sayısından itibaren, şimdiye dek olduğu gibi, yılda iki sayı, “Bahar” ve “Güz” olarak Türkçe ve İngilizce dillerinde yayınını sürdürecekmiş. Ayrıca, Arapça, Fransızca ve İspanyolca gibi diğer Akdeniz dillerinde gelecek yazıların orijinal olarak da çevrimiçi yayını da planlanıyormuş. Bunlar kıymetli girişimler…

Gelelim beni en çok etkileyen makaleye…

Dokuz Eylül Üniversitesi, Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü, Gemi İnşaatı Programı  Öğretim Üyesi Gökdeniz Neşer’in “İzmir’in Mavi Büyüme Alanlarındaki Birikimi” isimli makale tam da Akdeniz Akademisi’ne yakışan bir çalışma… “Mavi büyüme” kavramı, denizel çevrede, ekonomik ve çevresel anlamda sürdürülebilir bir büyümeyi tanımlıyor. Avrupa Birliği üyeleri olmak üzere denize ilgisi olan ülkelerde hızla politikaların bütünleştiricisi konumuna yükselmiş bir kavram bu.

Gökdeniz Neşer, bu çalışmada, İzmir’in denizinin özellikleri ve İzmir’deki mavi büyüme potansiyeli deniz endüstrisinin balıkçılık, turizm, biyoteknoloji, gemi inşaatı ve işletmeciliği, yenilenebilir enerji sektörleri temelinde özetlemiş ve aslında ihmal edilegelen bu potansiyelin kent gelişme politikaları temelinde iyi bir yönlendirici olabileceğine vurgu yapmış.

Akademisyen-Yazar Neşer; şöyle tanımlamış “İzmir’e Özgü Mavi Büyüme Alanlarını” :

Öncelikle belirtmekte fayda vardır ki, tarihi boyunca “mavi” var olmuş ve “mavi” büyümüş olan İzmir’de deniz ve denizcilik etkinlerinin sürdürülebilir bir şekilde büyütülmesine ilişkin samimi görüşler artan bir ivme kazanmıştır. Deniz ve denizciliğin hemen her sektörünün faaliyet gösterdiği İzmir, AB’nin tanımladığı ve BM’nin sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda yöneldiği mavi büyüme olanakları için tam bir mikrokozmos teşkil etmektedir.

Üzerinde geniş bir uzlaşma oluşmuş olan mavi büyüme kavramı temelinde, sürdürülebilir yerel kalkınmaya bakış açısını belki de yenileyecek şekilde, böyle bir kalkınmanın deniz ve denizcilik boyutunu öne çıkaran, mavi ekonominin hemen her paydaşının faaliyet göstermesiyle sinerji yaratma potansiyeli taşıyan İzmir, özel olarak irdelenmelidir. İzmir’de çevreye ilişkin farkındalık düzeyi ve duyarlılığı yüksek bir kamuoyu olduğu gibi yerel yönetimlerin politika metinlerinde de yöresel ekonomiyi yaratan ve büyütecek olanların varlıklarının denizel ekolojinin sağlığına sıkı sıkıya bağlı olduğunun belirtildiği görülüyor.

Tabii sadece ekonomiyi sürdürülebilirlik kılmak gibi bir seçenek değil, fakat onun yanı sıra çevreyi de katılımcılığı gözeterek toplumun yaşam kalitesini de sürdürmek gerekliliği aslında kentin önünde duran ciddi bir iddiadır.

Günümüzde yatırım kararlarının merkeziyetçi bir anlayışla ve kuru kuruya bir kalkınmacılıkla değil, yerelde sürdürülebilir bir kalkınma anlayışıyla değerlendirilerek alınması bugün ciddi boyutlara vardığını hissettiğimiz denizel sektörlerdeki çıkar çatışmalarını en aza indirgeyebilir. Daha somut bir ifadeyle, örneğin doğal sistemlerin taşıma kapasitesini göz önüne alan yer ve tesis kapasite tespitlerinin, merkezden alınan kararlarla değil, çevre ve deniz bilimlerinin evrensel değerlendirmeleri ışığında, yeni tabiriyle “ekoloji temelli yönetim” ilkeleri ışığında, yerel halkın katılımcılığında gerçekleştirilmesiyle ekonomi ve büyüme olumlu etkilenecektir. Bunun için çok geç kalınmamıştır. Mavi ekonominin İzmir’deki tüm unsurlarını içeren paydaşlarıyla, ortak akılla ve hızla stratejiler, politikalar ve giderek faaliyetler oluşturarak, çalışarak, üreterek gelecek kuşaklara daha iyi yaşanabilir bir İzmir bırakılabilir. Oluşturulacak bir İzmir mavi büyüme stratejisi, özellikle denizinden ekmeğini kazanan yöreler için de bu anlamda bir model oluşturacaktır.

Derginin bence çok önemli bir makalesi de Burcu Böcekler’in “Dagerotipin Keşfi, Teknik Özellikleri Ve 19. Yüzyıl İzmir’inde Bir Dagerotipçi: Joseph-Phılıbert Gırault De Prangey” isimli çalışma. Bu çalışmadan da çok etkilendim. Bir yazı konusu yapacağım, önümüzdeki günlerde.

Dergi yazar ve emekçilerini bir kez daha kutluyorum.