Yıllardır süregelen hatta siyasete de malzeme olan “İzmir’in süper ligde bir takımı neden yok” söylemini kent olarak kenara koymuş bulunuyoruz. Çünkü spor ile ilgilenen herkesin de bildiği gibi devlerle yarışan, göğsümüzü kabartan Göztepe’miz var.
Ne yazık ki kulüp işini halleden İzmir olarak aynı şekilde tartışılan “UEFA standartlarında neden bir stadımız yok” sorusunun da henüz cevabını verebilmiş değiliz. Stadyum dediğin hele ki standardı da yüksek olacaksa kolay olmuyor. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila’nın özverili çalışmalarıyla Bornova Doğanlar’da yapımı tamamlanan stadyum işimizi görüyor.
Biliyoruz ki yetmiyor!
Bu arada kentin köklü kulüplerinden Karşıyaka’nın, Altay’ın beklentisi zirvede. Taraftar dört gözle yerel yönetim-merkezi hükümet işbirliğinden çıkacak sorunsuz stat projelerini bekliyor.
Gelelim son günlerin tartışma konusuna
Bilindiği gibi Başbakanlık TOKİ ile Gençlik ve Spor Bakanlığı mevcut Göztepe Stadı’nın bulunduğu yer ile Karşıyaka Stadı’nın bulunduğu yerde yeni statlar için ihale yaptı. Süreç ise devam ediyor.
Aynı şekilde Altay Spor Kulübü’nün yıllarca top koşturduğu Alsancak Stadı için de ihale yapıldı. Yaklaşık 55 milyon TL bedel ile ihaleyi alan firmayla sözleşme imzalandı. Bu arada Büyükşehir Belediyesi mülkiyeti kendisinde olan 4 bin 239 metrekarelik alanı bedelsiz olarak devretti. Konak Belediyesi’nin meclisinde de plan değişikliği onaylandı.
Buraya kadar her şey normal gidiyordu ama son karar ortalığı karıştırdı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ’ın (ki kendisi yıllardır kentin sportif faaliyetlerini ve bakanlığın işlerini yakından takip eder) açıklamasıyla Konak Belediyesi’ne sunulan mimari projenin ret edildiğini öğrendik. Şehir Plancısı Belediye Başkan Yardımcısı Nurcihan Özer imzalı yazıda başvurunun Büyükşehir Belediyesi Otopark Yönetmeliği’ne uygun olmadığı, bu yüzden değerlendirilemediği yazıyordu.
Ortalığı karıştıran bu kararın ardından sonrası zaten malum!
Peki yönetmelik, eksik olan, yapılmayan, süreci tıkayan neydi?
İzmir Büyükşehir Belediyesi Otopark Yönetmeliği Uygulama Esasları 5216 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun altlığını oluşturuyor. Bugün kentin en çok tartıştığı “otopark” konusunun arazilerde, tesislerde, binalarda, boş alanlarda nasıl uygulanacağını tarif ediyor.
İşte bu tarife göre; “Sosyal kültürel ve spor tesislerinde her 30 adet oturma yeri için” bir (1) otopark yeri (20 metrekare) alan ayrılması lazım. Alsancak Stadı 15 bin kişi kapasiteli düşüldüğüne göre burada 500 adet aracın park edebilmesi gerekiyor. En azından rakamın 400’ün altına düşmemesi şart.
Öyleyse belediyeye sunulan projede otopark hiç mi yok?
Evet; kapalı otopark hiç yok. Hem de sıfır.
Açık otopark adeti ise sadece 50 araçlık ayrılmış. Kentin göbeğinde, şehrin merkezinde bir yanı demiryolu, ön ve arka taraflarında Tariş arazileri olmak üzere özel mülkiyetli parsellerin bulunduğu stada gelen aracını nereye park edecek?
İşte bu sorunun yanıtı yok!
Koskoca bakanlığın, İzmir’in tam ortasında yapılacak devasa tesisin otoparkların sayısını düşünmemesi, planlamaması da imkansız diyebilirsiniz.
Ne yazık ki gerçek de böyle!
O halde yapılması gereken tek bir şey var. Yeniden masaya oturup tıpkı arsa tahsisi ve planlama sürecinde olduğu gibi inşaat sürecinde de “ortak akıl” ile hareket etmek. Konak’ın hukukçu Belediye Başkanı Sema Pekdaş’ı da ikna ederek otopark, sosyal alan ne gerekiyorsa yeniden revize etmek. Ve Göztepe, Karşıyaka stat coşkusunu yaşarken, kuruluşu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden bile önce olan Altay’ı mahrum bırakmamak.
Bunu da; siyasi söylemleri, hamasi tavırları, ben yaptım oldu anlayışını, istemezükçü duruşu bir kenara bırakarak yapmak.
Hem de en kısa sürede!