GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Fatih YAPAR
YAZARLAR
20 Ekim 2017 Cuma

Kırsal kalkınma oy getirir mi?

Sayıştay, Türkiye’de kamu kurum ve kuruluşlarının bir yıl içindeki bütçelerini ve harcamalarını inceler.

Bu yüzden özellikle TBMM’de kurumların harcamaları ve ödeneklerin nasıl/nereye kullanıldığı ile ilgili milletvekillerinin tartışmalarını son günlerde izliyoruz.

Ve aynı Sayıştay’ın İzmir Büyükşehir Belediyesi 2016 yılındaki harcamalarına yönelik raporu var. 

Raporda neler yok ki!

Denetçiler belediyenin her şeyini en ince ayrıntısına kadar incelemiş. Birçok konuda tespitlerde bulunmuş.

Bir konu var ki o da gerçekten dikkat çekiyor.

Adı: Kırsal Kalkınma Projeleri

Sayıştay, raporunu satır satır okuduğunuzda aslında “sen kırsala yardım yapamazsın, üreticiye destek veremezsin” demiyor.

Şöyle diyor: “Ver ama çok değil, göze batıyorsun”

Bu da, “Belediyenin; kooperatiflere, meslek odalarına ve çiftçilere istediği kadar nakdi veya ayni yardımda bulunmasının, mevzuatla uyarlılığı bulunmamaktadır” ifadesiyle kayıtlara geçirilmiş.

Bir de ilginç bir vurgu var. O da belediyenin protokol imzalarken, anlaşma yaparken, proje hazırlarken bakanlığa bilgi verilmesi talebi. Herkesin bildiği gibi okul sütü projesi ilk olarak İzmir’de belediye tarafından başlatılmıştı. Sonra bakanlık tarafından ülke geneline yayılan bir hale getirildi. Büyükşehir ise şimdi 0-5 yaş arası tüm çocukların kapılarına kadar süt bırakıyor. Hem üretici kazanıyor hem kooperatif kalkınıyor.

Peki Büyükşehir şimdiye kadar ne yapmış?

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun üzerinde gerçekten çok önemle durduğu kırsal kalkınma ve üreticiye destek konusunda belediye verilerine göre şimdiye kadar tam 800 milyon TL kaynak harcanmış.

Sayıştay ise bunları tek tek sıralamış. Raporda, “Tarımsal kalkınma kooperatiflerine süt soğutma tankları ve zeytinyağı tesisinin yenilenmesi için, ziraat odalarına traktör vs. gibi araçlar için nakdi yardımda bulunulduğu ayrıca çiftçilere canlı hayvan (koyun, keçi vs) ile incir/zeytin kasası” yardımında bulunulduğu belirtiliyor.

İşte bu rakam ve geniş kitleler anlaşılan o ki bir yerlerde rahatsızlık yaratmış!

Peki Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu duruma nasıl bakıyor?

Başkan Kocaoğlu ilk olarak üreticiyi rahatlatan bir açıklama yaptı. Üreticiye, çiftçiye, kırsala desteğin devam edeceğini vurguladı.  Sayıştay raporu için ise, “makul bir şekilde anlattık, raporda yazılanlarla ilgili hakkımızda işlem yapılmayacak”

Peki garantisi var mı? O da yok!

Projeleri geliştirerek sürdürmek isteyen Kocaoğlu’nun aklında birçok iş daha var. Ve şöyle diyor, “Kırsal kalkınma projelerini siyaseti düşünerek, oy kaygısıyla yapmıyorum. Buna inandığım için yapıyorum. Eğer oyu, seçimi düşünsem şehir merkezinde daha çok oy alabileceğim projelere yönelirim. Kırsalda alan geniş, nüfus az. O yüzden bizim amacımız kalkınma. Ne olursa olsun bu projelerden asla vazgeçmeyeceğiz”

Kocaoğlu’na göre birileri bu durumdan rahatsız olsa da geri dönüş, duraksama, aksatma yok!

Bu kadar proje, milyonlarca kaynak oy getirir mi?

Onu da sandık gösterecek!

KOCAOĞLU NE DÜŞÜNÜYOR?
Hürriyet Gazetesi Yazarı Ertuğrul Öztürk,  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, “Yolsuzluk yapan kim olursa olsun, kanuna aykırı davranan her kim varsa, belediye başkanıdır, x'tir, y'dir, z'dir, yetkimiz dahilinde gözünün yaşına bakmayız. Bu saatten sonra muhalefet belediyeleri de iktidar belediyeleri de nasıl gözünün yaşına bakmayacağımızı görecekler” sözlerinin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nda nasıl yankılandığını sormuş. Özkök, “397 yıl hapis cezasıyla yargılanan ve yardımcıları tutuklanan Kocaoğlu ne düşünüyor” diyor.

Tire Stadı’nı inceleme gezisinde Başkan Kocaoğlu’na bu durumu sohbet arasında sordum.

Başkan şöyle diyor: “Belediye başkanları partisi tarafından aday gösterilse de seçimle koltuğa geliyor. Bir belediye başkanına ‘seni aldık ya da istifa et’ demek doğru değil. Başkanlığın halk gözünde bir itibarı, değeri var. Halk seçiyor. Vatandaş sandıkta oy veriyor. Seçimle gelen seçimle gitmelidir. Yanlış yaptıysa hukuk, yargı, kanunlar var var. Koca koca adamları bu yöntemlerle rezil ediyorlar. Yazık”