"Büyükşehiriz Yaparız" yazımı sert bulanlar oldu.
Özellikle Büyükşehir Belediye binasında.
Hatta arkasında maksat arayanlar, "Zamanlaması Manidar" diyenler olduğu bile görüldü.
Oysa yazı ve yapılan yorumlar dikkatle okunsa, satırlara yansıyan hayal kırıklığındaki samimiyeti hisseder, İzmirliler ne düşünüyor, acaba ne istiyor diye bir ihtimal empati bile kurabilirler idi.
Pasaport düzenlemesinde vücut bulan 2.5 milyon liralık (eski parayla 2.5 trilyon) kötü ve kaba hizmet anlayışının İzmirliler'i ne kadar üzdüğünü belki anlarlar idi.
İdi diyorum.
Çünkü görülüyor ki bazı İzmir Büyükşehir Sakinleri'nin yapılan her eleştiriyi kişiselleştirmekten öte bir derdi bulunmuyor.
Eleştirileri, kendilerine şahsen verebileceği zarar çerçevesinde değerlendirmekten ileriye geçemiyorlar. İzmir'e verilen zarar, kaybedilen zaman ve para görüş açılarına bir türlü giremiyor.
Oysa seçimler artık geride kaldı.
Kol kırılıp yen içinde kaldığı dönem sona erdi.
İzmirliler görevini yaptı ve "İzmirliyiz Yaparız" söyleminin arkasında "Kale Gibi" durdu.
İzmirliler'in artık "Pardon" duymaya sabrı ve kredisi kalmadı.
Artık gerçekten,
"Büyükşehiriz Yaparız" vakti geldi.
Beni telefonla arayan Büyükşehir Sakinleri arasında İzmirDeniz Kıyı Tasarım Projesi için "Beklenti çok yüksek tutuldu" diye eleştiride bulunan da oldu, "Ohooooo, bu proje 5 yılda bitmez" diyen de... "Evet doğru, yapılan işi biz de beğenmedik" diye kısmi özeleştiri yapan da.
Düşünebiliyor musunuz? İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ortaya bir hedef koyuyor. Büyükşehir Sakinleri, "Ohooo, o iş 5 yılda bitmez" diyor.
İzmirlilerin denizle ilişkisini güçlendirmek, kentin yüzünü denize çevirmek için çok önemli projeler hazırlanıyor. Ve henüz ilk adımı Pasaport'ta çuvallanıyor.
İşin özetinde anladım ki, Pasaport ihalesini alıp işi yüzüne gözüne bulaştıran firma bir yana, en başta Büyükşehir Sakinleri Kıyı Tasarım Projesi'ne inanmamış. İzmir Körfezi'nde Mavişehir'den İnciraltı'na kadar uzanan 40 kilometre uzunluğundaki kıyının tasarlanarak İzmir'de yaşam kalitesini artırma amacı taşıyan ve İzmirDeniz adı verilen çalışmayı elinin ucuyla tutmuş.
Başlarına açılan yeni icatlar gözüyle bakmış. Fazla hayali ve hatta gereksiz bulmuş.
Gördüm ki aynı İzmir Büyükşehir Sakinleri, Başkan Aziz Kocaoğlu'nun önümüzdeki 5 yıl için ortaya koyduğu hedeflerin ve enerjisinin çok gerisinde adeta başka bir zaman diliminde yaşıyorlar.
Öte yandan Pasaport düzenlemesi eleştirimde yalnız olmadığımı başta Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'ndan aldığım teşekkür telefonu ve çok sayıdaki mesajdan, içten yorum ve destekten anladım.
Aziz Başkan'ın sesindeki acı dolu kararlılıktan yola çıkarak önümüzdeki günlerin çok şeye gebe olduğunu da söyleyebilirim.
Biliyorum ki ne Başkan Kocaoğlu, ne de İzmirliler önümüzdeki 5 yıl boyunca Büyükşehir'de "Yavaş Belediye" (Slow Municipilaty) anlayışına kesinlikle izin vermeyecek.
Bizler, "İzmir'in Askerleriyiz" diyerek kentimize sahip çıkıp, oylarımızın takipçisi olacağız.
Aziz Başkan da eline bir balyoz alıp önce müteaahit firma tarafından rezil edilen Pasaport'u kıracak, sonra da yollara 2.5 milyon lira dökülürken kontrol ve müdahale etmeyi unutanları.
AK Parti'yi gösterip sıtmaya razı eden anlayışa Kocaoğlu Balyozu geliyor..