Günlerdir AK Parti’nin 30 Eylül kongresine dönük yazıyoruz, çiziyoruz, konuşuyoruz.
Çünkü Türk siyasetinin bu kongreden beklentisi oldukça yüksekti.
Sadece AK Parti’de siyaset yapanların değil muhalefetin de geleceğini şekillendirecek bir kongreydi en azından.
Tüm bu nedenlerle de ‘tarihi’ sıfatını hemen yapıştırdık 30 Eylül’e…
Ama görünen o ki biraz erken yapıştırmışız.
Evet, AK Parti’nin kongresi bir açıdan tarihi…
Dahası siyasi tarih açısından tarihi…
Çünkü Başbakan Erdoğan’ı 10 yılı aşkın süredir iktidarda taşıyan partisine son kez genel başkan seçileceği bir kongreden söz ediyoruz.
En azından Köşk yolculuğu öncesi son kez AK Parti Genel Başkanı seçilecek Erdoğan…
Ve muhtemelen de tarihi sıfatının içini dolduracak başka bir gelişme yaşanmayacak.
Çünkü dünkü canlı yayında ‘değişim’ bekleyenleri sukut-ü hayale uğratacak bir açıklama yaptı Erdoğan…
Bu kongrede parti vitrinindeki ‘değişimin’ yüzde 15 civarında olacağını açıkladı.
50 kişilik Merkez Karar Yürütme Kurulu’nda bu rakam 7,5 kişiye tekabül ediyor.
Ve bu isimlerin 3-4’ü şimdiden belli…
Geçtiğimiz günlerde şaşalı törenlerle AK Parti rozeti takan Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş’un o kurulda olmalarına kesin gözüyle bakılıyor.
Birkaç sivil, emekli bürokratı da eklersek parti içinde değişim bekleyenler için bu rakam hayal kırıklığından başka bir şey ifade etmiyor.
Peki, parti içi toplantılarda ‘yeni bir parti’ vurgusu yaparak köklü değişim sinyali yapan Erdoğan’ın son düzlükte geri adım atmasına neden ne olabilir?
Parti içi dengeler mi yoksa uluslar arası dengeler mi?
Tahminim o ki, Erdoğan Köşk yoluna girerken parti içinde erken bir sallantı istemiyor. Ve eğilimler koalisyonunu andıran partisindeki tüm renkleri en azından yerel seçim öncesi korumak arzusunda…
Ve muhtemelen kapalı kapılar ardında ciddi hesaplaşmalar hatta ciddi restleşmeler yaşanmış olabilir.
Bu gerçekler ışığında İzmir’den MKYK bekleyenlerin de gardı bir anda düştü.
Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar’ın bile koltuğunu koruyabileceği söyleniyor. Ya da sadece Hotar’ın yerine Milletvekili İlknur Denizli’nin tercih edilme ihtimalinden…
Bugünkü dengeler üzerinden konuşacak olursak…
Erdoğan sonrası bugünkü parti vitriniyle AK Parti’nin işi kolay değil.
Zaten Başbakan Yardımcısı Arınç da katıldığı bir televizyon programında Erdoğan sonrası yaşanacak ‘ikinci adamlık’ mücadelesinin nasıl seyredeceğine dair ipuçları verdi.
Erdoğan’ın Köşk’e çıkması halinde bugünkü dengeler üzerinden Gül’ün partinin başına geçmesi daha yüksek ihtimal…
Ama Gül’ün bu yarışta tek başına kalmayacağını bu kongrede muhtemelen 2. adamlığa getirilmesi beklenen Kurtulmuş’un yanı sıra Bülent Arınç, Ahmet Davutoğlu hatta Binali Yıldırım’ın da bu yarışın bir parçası olacağını görmek durumundayız.
Erdoğan’ın dengeleri koruma politikası bazıları için sürpriz olsa da ‘eğilimler koalisyonundaki’ erken çatlağın partinin geleceği açısından ciddi risk taşıdığı da ortada…
İzleyip göreceğiz… Özellikle yarın açıklanacak listede gelecekte yaşanacaklara dair önemli ipuçları taşıyacak. Kimlerin geleceği kadar kimlerin gideceği de büyük önem taşıyor. Değişimi yüzde 15’te tutan Erdoğan, yenilerin büyük bölümüne MYK’da yani başkanlık divanında yer verirse, bu ciddi bir değişim mesajı olacaktır.
Dahasını söylemek ya da yazmak için bir gün daha beklemek gerekiyor.
Şimdilik bu kadar…