GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
3 Mart 2014 Pazartesi

Büyük yarışa günler kala İzmir’in nabzı (6)

Ülkenin can sıkıcı, yorucu gündemine karşın İzmir’in nabzıyla devam edelim. Kocaoğlu’nun dış ilçelerden başlattığı kuşatmayı dikkatle izliyorum. İzmir’in 10 yıllık başkanı en güçlü olduğu yerlerden en sorunlu olduğu yere doğru geliyor. Karaburun ve Çeşme bu açıdan başarılıydı. Bütünşehir Yasası ile Büyükşehir’e bağlanan 9 ilçeye yasal açıdan zorunluluk olmamasına rağmen yaklaşık bir yıldır hizmet götürmenin, dokunmanın karşılığını Kınık’ta da alıyor Kiraz’da…
Ancak rakibi Binali Yıldırım da özellikle büyük ilçelerdeki semt toplantılarıyla Kocaoğlu’ndan aşağı kalmıyor. Kocaoğlu’nun göreceli olarak en fazla yıprandığı metropol alanda teşkilatın da gücüyle sahaya çıkan Yıldırım, CHP’li belediyelerin hizmet karnesiyle, dikkatleri yerel seçime çekmeye çalışıyor. Kaldı ki 17 Aralık gündemiyle sandığa gidildiğinde sonuç üç aşağı beş yukarı belli. Algıyı değiştirmek ve de projeler üzerinden dikkatleri kent yönetime çekmenin mücadelesini veren Yıldırım, müsabakayı en iyi bildiği sahaya çekerek üstünlük kurmayı planlıyor.
MHP’li Murat Taşer de kentlinin zihninde üçüncü bir yol açmaya çalışıyor. Ve bana sorarsanız bu konuda şu ana dek oldukça başarılı... Sokakta Taşer’e ve MHP’ye olan destek her geçen gün artıyor. Uzun bir aradan sonra MHP’nin İzmir’de yerel seçim partisi olmayı başarmasında Taşer kadar İl Başkanı Necat Karataş’ın da rolü büyük. Taşer dışında ilçe adaylarını partinin bünyesinden çıkaran Karataş, popüler isimlere yönelmek yerine çevresinde sevilen; işinde başarılı ve teşkilatla barışık adaylarla kısa sürede fark edilir bir noktaya geldi.
10’a yakın ilçede siyaseten ağırlığını hissettiren MHP, bana göre Büyükşehir oylamasında da umuların ötesinde bir orana ulaşacak.
Dahası bugün için tablo böyle… Bilhassa metropolde... Nedenine gelince?
Türkiye’de siyasetçilerimizin aksine seçmen 90 derece savrulmuyor. Bilhassa son süreçte yaşananların etkisiyle AK Parti’ye ‘soru işareti’ koyanların da CHP’nin 10 yıllık yerel yönetim performansından yorulanların da adresi olmaya aday konumunda olan MHP, bu açıdan yorgun/yılgın ve de kızgın seçmenin adresi olmaya aday. AK Parti’den de CHP’den de kopanların oylarıyla Taşer, umulmayan bir orana imza atabilir. Kaldı ki kentin tahterevalli siyasetinde üçüncü bir yol açmak bile başlı başına bir başarı olarak kayıtlara geçmiştir.
Ve Taşer yerel yönetim tecrübesinin de etkisiyle konuştuğunu dinletebilme kapasitesine sahip.
İlk kez ev toplantılarında, esnaf sohbetlerinde ‘MHP’ye oy vermekten’ yüksek sesle bahsedilmeye başlandı.  Yüzde kaç alır, kaç ilçede etkili olur bilemem ama 1994’teki yol kazasından sonra MHP’nin İzmir’de yerel seçim partisi olmayı başardığını söyleyebilirim.
Sürece yavaş yavaş ısınan Saadet Partisi’nin tecrübeli adayı Mehmet Ali Özüdoğru ve etkili saha propagandasıyla dikkat çeken İP Adayı Turgay Şen’in de ‘Ben de varım’ mesajını vermeye çalıştıklarını görüyoruz. Ama yaptığı flaş transferlerle dikkat çeken DSP İl Başkanı Selçuk Karakülçe’nin İzmir Büyükşehir adayı olarak kendisinden beklenen sinerjiyi yakalamadığını, sessiz ve de derinden yürüdüğünü görüyoruz.

İlçelere dönersek yeniden… 

GAZİEMİR: CHP Adayı Mevcut Başkanı Halil İbrahim Şenol’un gücünü sahaya yansıtmak için kolları sıvadığını görüyoruz. Ama Şenol’un en büyük şansının en ciddi rakip konumunda olan AK Parti’nin adayı olduğunu da söylemek zorundayız.
Genç siyasetçi Kerem Fahri Baykalmış’ın Gaziemir kökenli olmaması bu ilçe seçmeni için çok şey ifade ediyor. Seydiköylülük damarına hitap etmeyen rakip nedeniyle biraz olsun rahatlamış görünen Şenol’un kazanmasına kesin gözüyle bakılsa da MHP’nin harita mühendisi adayı Köksal Koç’un da dikkat çekici bir oy alabileceği konuşuluyor.

BORNOVA: Aziz Kocaoğlu’nun ‘benim ilçem’ diyerek masaya yumruğunu vurduğu Bornova’da aday gösterilen Yüksek Mimar Olgun Atila, kısa sürede ilçe dengelerinin tamamına yakınını kucaklamış görünüyor. Siyasete erken yaşlarda ANAP Gençlik Kolları’nda başlayan ve uzun süre sivil toplum örgütlerinde sürdürdüğü görevleri nedeniyle toplumun farklı kesimleriyle temas kuran Atila, taban siyasetinde başarılı bir isim… Aday gösterilmeyen Başkan Kamil Sındır’ın başka partiden aday olmamasının avantajını da iyi kullanan CHP, AK Parti’nin adayı İlhan Kaya’ya karşı saha üstünlüğünü şimdilik ele geçirmiş görünüyor. MHP’nin Bulgaristan Türklerine hitap eden adayı Erol Bahtiyar’ın da hatırı sayılır bir oy oranına ulaşması beklenirken liste tartışmaları nedeniyle kısmi bir kan kaybı daha yaşayan AK Parti’nin Bornova’daki küskünlükleri tedavi etmekte zorlandığı gelen haberler arasında. 17 Aralık itibariyle Türkiye’nin içine düştüğü türbülansın da rüzgârıyla CHP’li Atila, kendisi gibi ANAP kökenli rakibi İlhan Kaya’ya karşı üstün bir görüntü sergiliyor.
Kocaoğlu’nun ilçesi diye tanımlanan ancak AK Parti adayı Binali Yıldırım’ın da 2,5 yıldır ikamet ettiği aynı zamanda MHP adayı Murat Taşer’in de kenti olan Bornova’daki yerel rekabet ilçe adaylarından ziyade Büyükşehir adayları düzeyinde de merak ediliyor. Küskün CHP’lilerin Kocaoğlu’na oy vermeme ihtimaline karşın küskün AK Partililerin e Yıldırım’dan başka bir tercihte bulunabileceği kaydediliyor. Taşer ise bir dönem kıl payı başkanlığını kaçırdığı ilçesinden umutlu olduğunu her fırsatta dile getiriyor.

BAYRAKLI: DSP’nin sahneye çıktığı ilçelerin başında Bayraklı geliyor. Hem de İzmir’de kentsel dönüşüm denilince akla gelen ilk isim olan Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan’la yola çıkan DSP, kentsel dönüşüm ihtiyacının hat safhada olduğu kentte seçim almak istiyor.
CHP’nin mevcut başkan Hasan Karabağ’la yola devam etmeyi tercih ettiği Bayraklı’da AK Parti ‘sosyal demokrat’ kökenli İsmail Sarı’yı sahaya sürdü. MHP ise 2009’un adayı Mehmet Topbaş’a bir kez daha şans verdi. Stratejisini Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın yıpranmışlığı üzerine kurgulayan AK Parti, DSP kökenli Sarı’yla hem kenar semtlerde hem de dikey yapılaşmada etkin olmak istiyor.
CHP’deki adaylık iddialarından yanıt alamayan Ege-Koop Başkanı Aslan’ın ‘Beni yok saydılar. Bu yarışta ben de varım’ demesiyle farklı bir boyut kazanan Bayraklı’daki siyasal yarışta mutlu sona hangi partinin/adayın ulaşacağı muamma. Ülkenin içinden geçtiği sürecin rüzgârından umutlanmış olsalar da CHP’nin seçim kaybetmekten en fazla korktuğu ilçelerin başında da Bayraklı geliyor.

KARŞIYAKA: CHP’de Hüseyin Mutlu Akpınar’ın atanma sürecinden kaynaklı sorunlar kısa sürede aşılmış görünüyor. Konak aday adayı Akpınar’ın parti içi denge savaşlarında Karşıyaka’ya kaydırılması ilk etapta ciddi sancı yaratsa da hem aday gösterilmeyen Başkan Cevat Durak’ın hem de İl Başkanı Ali Engin’in ‘evet’ demesi Akpınar’ı kısa sürede Karşıyakalı yapmaya yetti. Öte yandan CHP ocağında pişen Akpınar’ın bir dönem KSK yönetiminde görev yapmış olması da süreç içindeki en büyük sorunu aşmasında önemli bir rol oynadı. Siyasi tecrübesini alanda konuşturan, renkli fotoğraflarla kısa sürede 35,5’laşmayı başaran Akpınar’ın partisinin gücüyle favori olduğunu söylemek her halde yanlış olmaz. Kaldı ki 12 Haziran 2011’deki genel seçimde AK Parti ile CHP arasında tam 93 bin farkın bulunduğu bu ilçede farklı bir sonuç beklenmiyor. Ancak AK Parti teşkilatın bağrından çıkardığı Tanfer Kemerli ile bu farkı azaltmayı umuyor. Gençlik enerjisini sahaya yansıtan Kemerli, teşkilatta başta Kerem Ali Sürekli olmak üzere siyasi açıdan sahayı iyi tanıyan tecrübeli isimlerle çalışmanın avantajını sandığa yansıtmak istiyor.
Cihan Türsen’in ağırlıklı olarak sol yapılardan gelen baskıyla DSP tercihini rafa kaldırmasıyla Karşıyaka’da seçimin bittiğini söylemek mümkün olsa da MHP adayı Lütfi Kılıç’ın da hatırı sayılır bir oy oranı ulaşması bekleniyor.

ÇİĞLİ: İzmir’in siyaseten en renkli ilçelerinden biri… Son iki seçim sonucuna baktığımızda CHP’nin çok rahat seçim kazanacağı ilçelerin başında gelmesi gerekirken siyasal zemindeki kayganlık ne zaman ne olacağı konusunda garanti vermiyor. Başkan Metin Solak’ın aday gösterilmediği DSP’nin AK Parti’den ayrılan Sıddık Soysal’la sahaya çıktığı AK Parti’nin İlçe Başkanı Adnan Yılmaz’la şansını denediği Çiğli’de CHP’nin adayı Hasan Arslan…
Çeyrek asırdır partisinden aday adayı olan ve ilk kez aday gösterilen Arslan’ın sadık, ısrarcı ve iddialı yapısı önemli bir kitle tarafından takdirle karşılanıyor.
CHP içinde başka Solak olmak üzere aday adaylarının küskünlüklerinden kaynaklı sorunlar yaşansa da Arslan’ın giderek alana hâkim olmaya başladığı belirtiliyor. Birkaç gün önce Kocaoğlu’nun girişiyle sonuçlanan çöp krizini iyi kullanan AK Parti adayı Yılmaz’ın da sahada etkili bir propaganda süreci yönettiği biliniyor. DSP adayı Eski AK Partili Sıddık Soysal’ın CHP’li Solak tarafından desteklendiği iddia edilse de Soysal’ın CHP’yi mi yoksa AK Parti’yi böleceği bilinmiyor. Dahası şimdiden Çiğli’deki seçim birkaç bilinmeyenli bir denklemi andırıyor.

KEMALPAŞA: Başbakan Erdoğan tarafından ‘İzmir’deki Erzurum’ olarak tanımlanan ve 2009’daki kaybına en fazla üzüldüğü ilçelerden biri olan Kemalpaşa’da yarışın 3 parti arasında geçeceğini söyleyebiliriz. CHP’nin adayı Başkan Rıdvan Karakayalı 2009’da sağ oyların bölünmesiyle oturduğu koltuğunu biraz daha sağlamlaştırmış görünüyor. Beldelerin ve köylerin de dâhil olduğu Kemalpaşa yarışında 5 yıllık icraatlarına güvenen Karakayalı, özellikle sosyal belediyecilik faaliyetleriyle göz dolduruyor. Öğrencilere ücretsiz dershaneden yoksullara ayni/nakdi yardıma, kent halkına sportif faaliyetlerden cami yapımına kadar pek çok başlıkta hizmet üreten Karakayalı bana göre seçimin favorisi konumunda…
AK Parti’nin Arif Uğurlu ile şansını denediği, önceki dönemin MHP adayı Ulucak Eski Başkanı Mehmet Türkmen’in AK Parti listelerinde olduğu yarışta sürprizi MHP yaptı. AK Parti’nin Eski İlçe Başkanlarından Şener Yaşar’ın kardeşi Dr. Metin Yaşar’la yola çıkan MHP’nin ‘yarışta ben de varım’ dediği, iddialı adayıyla etkili saha çalışmalarına imza attığı konuşuluyor. Saadet Partisi’nin de göreceli olarak en yüksek oy almasının beklendiği ilçe Kemalpaşa… Büyükşehir Adayı Mehmet Ali Özüdüğru’nun 10 yıl başkanlık yaptığı Kemalpaşa’da Arif Gemici ile şansını deneyen SP’nin Özüdoğru etkisiyle hatırı sayılır bir oy oranına ulaşabileceği konuşuluyor. Güçlü adayların sahne aldığı Kemalpaşa’da son süreçteki ülke gündeminin de katkısıyla, beş yıl boyunca pek başarılı icraata imza atan CHP’li Başkan Karakayalı’nın favori olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Tabi ki 30’a daha çok var. Ülke ve kent gündeminin ne yöne değişeceği belli olmaz. Bugünden bakıldığında Karakayalı başkanlığa bir adım daha yakın görünüyor.