GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
18 Eylül 2022 Pazar

Yunan halkı Türkiye ile savaş mı istiyor?

Yunanistan ile aramızdaki gerilim arttıkça artıyor. Gün geçmiyor ki başka bir tahrik oluşmasın. Savaş için sanki “Gel, gel” diyor Yunanistan siyaseti. Rusya’nın bitmeyen tahriklerle Ukrayna ile savaştırıldığı gibi sıra Türkiye’ye mi geldi diye soruyoruz hepimiz, bitmeyen tahriklerle Türkiye-Yunanistan savaşa sokulmak isteniyor gibi görülüyor. Peki, Yunan halkı ne istiyor?

İngiltere’deki Yunanlı bir arkadaşımızla kaygı içinde bu durumu konuşuyoruz. Patras’lı bir delikanlı. Otuzlu yaşların sonunda, yani savaş olsa askere gidecek bir yaşta ama çocuk da değil, konuları anlayacak kadar yaş yaşamış, kırka merdiven dayamış. Çok ağır bir İngilizce aksanı var ve bazen dedikleri anlaşılmıyor, tekrar soruyoruz. Konu tabii ki Türkiye-Yunanistan arasındaki gerilim, biz ona ülkemizin, siyasetimizin ve halkımızın savaş istemediğini, barıştan yana olduğumuzu anlatıyoruz, arkadaş da onların tarafını uzun uzun anlatıyor…

İlginç şeyler de söylüyor. Yunan hükümeti Türkiye ile tansiyonu artırıyor, ama Türkiye ile savaşı halka kolay kolay satamazlar diyor. “Daha önce halkı galeyana getirip Türkiye ile savaşa giriştiler ama hem 1920lerde hem Kıbrıs’ta savaşı kaybettiler, birçok Yunan gereksiz, manasız öldü, ulusal trajedi yaşandı hep” diyor. “İnsanlar artık bunu istemiyor, kolay kolay Türkiye ile savaşa halktan destek alamazlar” diyor. “İnşallah” diyoruz…

“En iyisi insanların rahat rahat ortak yaşayabilmesi için hiç 'patron' (örnek: Amerika, Rusya) olmaması gerek” diyor. Sonra üzerine basa basa "Ama bu Türkiye de patron olmayacak demek" diyor. Biz de “Zaten Türkiye Yunanistan’a patronluk yapmak istemiyor, barış ve huzur içinde yaşamak ama Mavi Vatan gibi haklarımızı da korumak istiyor” diyoruz.

Sonra bu arkadaş "Ben savaş çıkmasını istemiyorum, sorun olsun istemiyorum, onun için bizzat bizlerin caba göstermesi gerekiyor, barış fikirlerinizi seviyorum, ne gerekirse bizler de yapalım” diyor ve ekliyor. Biz de bu fikre tamamen katılıyoruz, “el ele çalışmalıyız” diyoruz…

Arkadaş ekliyor. 1920lerde Seke partisi varmış Yunanistan’da. Bunlar Anadolu’da savaşa karşıymışlar, çünkü bu savaş emperyalistlerin savaşı, “Alet olmak istemiyoruz” demişler. Hatta Yunan ordusuna sızıp içeriden sabote etmeye çalışmışlar. (Vatanım Sensin dizisinde görmüştük bu tür Yunanlı askerleri. Kurşuna dizilmişlerdi maalesef) 1921 seçimlerinde Venizelos yerine Almanlardan yana olduğu ve Anadolu’daki savaştan çekileceğinin sözünü verdiği için Krala oy vermişler. Kral kazanınca İngilizler Yunanlardan ekonomik desteğini çekmiş. Ama savaş yine devam etmiş ve buna çok kızmışlar.

“Üstüne üstlük bir de gidip her yeri yakıp yıkmaya başladılar” diye ekliyor. Yani bilen Yunanlı bal gibi biliyor, o yıllarda Yunan hükümetinin ve ordusunun Anadolu’da yaptığı kıyımı, yakıp yıkmayı, verdiği zararı ve bunun ağırlığını hissettikleri gibi bu gerçeği olgunlukla söylemekten de çekinmiyorlar. 

Bu Seke partisi daha sonra Komünist Partisi olmuş. Kısacası, şimdilik siyasette azınlıkta bile olsalar “Anti-emperyalizmi savunan, Türkiye Yunanistan arasında sorun istemeyen çok Yunanlı var – tarihçi, yazar da var ve halk savaş istemiyor, ölmek istemiyor” diye sözlerini bitiriyor.