Önce Tunus, ardından Lübnan, Yemen ve de Mısır’… Domino taşları gibi devrilen liderler, yerle bir olan, yangın yerine dönen ülkeler’…Ortak noktaları mı? Tabi ki Müslüman, Arap olmaları ve de Ortadoğu’’da yer almaları. Ve tabi ki Osmanlı devletinin sınırlarında kalmaları’…Ortadoğu’’da yani binlerce yıllık mücadele alanında’…
Operasyonu çok iyi yöneten SOROS, ABD’… Ve de ’‘derin ABD, küçük ABD’’ olarak tanımlanan İsrail. Soros yani Sinoyizmin son patronu. Renkli devrimlerle ülkeleri ele geçiren, diğerlerine gözdağı veren Yahudi spekülatör.
Anlaşılan o ki, ABD ve İsrail, Sayın Başbakan’’ın ’‘eşbaşkanı’’ olduğu Büyük Ortadoğu Projesi’’ni revize etti. Ve Yeni Ortadoğu Projesi’’nde Erdoğan’’a yer yok.
Olan bitene ’‘öküzün trene’’ baktığı gibi bakıp, CNN ve BBC’’den servis yapıldığı şekliyle değerlendirirsek sorun yok. Sözde ’‘halk darbeleri’’ bulaşıcı bir hastalık gibi ilerliyor’’ der, dizi izler gibi izleriz gelişmeleri’… Ama meseleye biraz derinlikli ve de tarihsel süreciyle bakarsak fotoğrafın büyüğünü görme şansımız belki olur.
ABD ve Siyonizm, yıllarca kullandığı ama son kullanma tarihi dolan liderleri gözden çıkarmış görünüyor. Tıpkı Saddam Hüseyin gibi’… Yıllarca İran’’a karşı kullanılıp, zamanı geldiğinde ipe çekilen Saddam gibi’…
Hüsnü Mübarek de Bin Ali de Yemen Devlet Başkanı da aynı modeldi. Belki sırada Suriye, Libya var. İran’’da bezer girişim geçen yıl denendi. Ama sözde halk ayaklanması (!) rejimi değiştirmeye yetmedi. Irak desen zaten ABD’’nin eyaleti sayılır. Kuveyt de Arabistan’’da öyle’…
Ya Türkiye’…. İşte orada sorun var. ABD haber alma teşkilatı CİA’’nın geçen yıl basına sızan ya da sızdırılan 2050 Türkiye raporunu görenleriniz olmuştur. CİA’’ya göre Türkiye 2050 yılında Süper Güç olacak. Osmanlı Devleti’’nin yükselme dönemindeki sınırlarına hitap eden bir birliğin merkezi yani’… Tabi ki ’‘ekonomik ve de siyasal’’ açıdan’… Tıpkı Avrupa Birliği gibi bir birlikten söz ediyor CİA. Ortaasya’’dan Balkanlara, Yemen’’den Fas’’a kadar olan bölgeye hükmeden bir Türkiye öngörüyor. Tabi ki bu olasılık Batı’’nın ABD’’nin korkulu rüyası’… Güçlü, tam bağımsız bir Türkiye, dünyanın en kritik bölgesinde ’‘son sözü’’ söyleyen devlet’… Aslında CİA’’nın raporu bu anlamda bir uyarı’… ’‘Onların varlığı bizim yokluğumuz’’ diyor CİA raporu.
Ve Büyük Ortadoğu Projesi (BOB)’… Sayın Başbakan’’ın göreve geldiği ve yüzünü Batı’’ya döndüğü ilk yıllarında gerile gerile ’‘Eş başkanıyım’’ diye övündüğü proje. Gelinen noktada revize edilen ve muhtemelen Başbakan’’ın devre dışı bırakıldığı büyük proje’…
Çünkü Erdoğan yüzünü Batı’’dan Doğu’’ya döndü.Bugün kaynar kazana dönen ülkelerin liderlerine daha birkaç hafta önce şöyle sesleniyordu Erdoğan, ’“Biz bize yeteriz. İslam Birliği olarak örgütlenelim’” diyordu. Ve de İngiliz ajanlarının iki ırk arasına soktuğu nifak tohumlarını hatırlatıp, Mehmet Akif’’in şiirleri üzerinden ’‘kardeşlik projesi’’ yazıyordu.
İşte Erdoğan’’ın ’‘Biz bize yeteriz. İslam Birliği kuralım’’ dediği coğrafyanın hali pürmelali. Tunus düştü, Mısır karıştı, Yemen ve Lübnan hala yanıyor. ABD’’nin 55. Eyaleti olan Irak’’ın durumu malum’… Yangının nereye sıçrayacağı merak konusu’…
Bir anlamda ’‘ABD’’nin, İsrail’’in ve de Siyonizmin patronu Soros’’un Erdoğan’’a yanıtı, CİA’’nın 2050 Türkiye raporuna dair bir çeşit önlem’’ gibi duruyor son gelişmeler. Siyonizm Osmanlı’’dan koparıp, cetvelle çizdiği sınırların, Arap şeyhlerine dağıttığı toprakların kontrolünün hala elinde olduğunu anlatmaya çalışıyordu İslam Birliği peşinde koşan Başbakan Erdoğan’’a’… Ve de onunla birlikte bu rüyaya inanan herkese’…
Belki de Wkileaks üzerinden yapılan sızıntının da altında aynı amaç yatıyordu. 250 bin belgenin çoğunun Ortadoğu’’dan sızması bu yüzdendi. Komplo teorisi öyle mi? Hala olup bitenlere ’‘komplo teorisi’’ diyen varsa onlara ’‘iyi seyirler’’ diliyorum.
Ama kendi adıma tüm bu olup bitenlere farklı anlam yüklüyorum. Ve şu İslam Birliği meselesi’… Erbakan Hoca’’nın ’‘başbakan sıfatı ile’’ 1997’’de Tahran’’dan başlayıp Kaddafi’’nin çadırında noktalanan gezisinin de amacıydı. Hoca, ’‘şartlar oluşmadan’’ çıktığı bu yürüyüşten sonuç alamadığı gibi Sincan’’da yürütülen tanklardan sonra bir daha siyaseten yürüyemez olmuştu. Bugün sıra talebesi Erdoğan’’da’… Çocuğuna Necmettin adı verecek kadar Hocasına bağlı olduğunu ortaya koyan Erdoğan’’ın İslam Birliği düşüncesini, milliyetçi kaygılarla Adriyatik’’ten Çin Seddi’’ne kadar uzattığını ve de Osmanlı sınırlarını ekonomik ve siyasal açıdan canlandırma peşinde olduğunu görüyorum. Wkileaks belgelerinde ’‘Osmanlıcı’’ olarak tanımlanan Dışişleri Bakanı Davutoğlu’’nun da katkılarıyla tabi ki’…
’‘One minute’’ çıkışıyla birlikte Ortadoğu oyunundan çıkarılan Erdoğan, Türkiye’’nin yönünü Doğu’’ya kaydırmasıyla ABD, İsrail ve de Soros tarafından tehlikeli hale geldi. Bir dönem ’‘Yahudi cesaret ödülüne’’ layık görülen Erdoğan, asıl takiyyeyi Batı’’ya karşı yapmış, BOB eşbaşkanı olarak belki de Ortadoğu’’daki oyunu görmüştü. Belki de o yüzden tehlikeliydi. Hocası Erbakan’’ın ’‘bodoslama’’ daldığı büyük rüyaya, sağlam bir ön hazırlığın sonunda girmişti çünkü. İslam Birliği fikrinin ekildiği topraklar belki de o yüzden yangın yerine döndü. Büyük Patron (Big Boss) ABD, Ortadoğu’’da kimin patron olduğunu hatırlatmak istedi birilerine’…
One Minute çıkışından sonra kontrolden çıkan Erdoğan’’a sağlam bir ’‘ayar’’ vermek istedi birileri’… Ya Türkiye’’deki oyunlar’… İşte sürekli kaşınan Kürt, Alevi meselesi’…Sonuçta yarım asırlık demokrasi tecrübesi olan (kör topal da olsa) ve de binlerce yıllık ’‘devlet’’ geleneğine sahip bir ülkeden söz ediyoruz. Birkaç dernek, vakıf marifetiyle hatta birkaç meydan mitingiyle hizaya gelmesi mümkün değil. Mümkün değil ama imkansız da değil.
Sadece yöntemi gözden geçirmeleri gerekiyordu bence. Türk devletlerini ele geçirmenin bilinen tek bir yolu vardır. Sızıntı’… Yani çaktırmadan devlete sızmak’… Ve sızıntı için en uygun nokta siyasi partiler. Yani siyaset makamı’… Soros’’un, ABD’’nin siyaset mekanizmasına sızma planına dair sağlam bir araştırma yapıyorum.
Günü geldiğinde paylaşırım. Şimdilik bu kadar yeter.