GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Neşe ÖNEN
YAZARLAR
9 Ocak 2014 Perşembe

Yazık!

Türkiye’nin aydın kuşağını yetiştiren nesillerin başlangıcı 1900’lere kadar gider. Bunlar birinci kuşak aydın nesildir.
İkinci kuşak aydın nesil 1930’lu yıllarda doğanlardır. Bugün, bu ikinci kuşaktan elimizde kalan çok azdır.
Cüneyt Arcayürek, Oktay Akbal, Çetin Altan ve daha ismini sığdıramayacağım diğerleri.
Her biri birer hazine değerindedir. Deryadır. Ülkemizin en değerli kıymetlerindendir. Yerleri asla doldurulamaz.
Bunların arasında Doğu Perinçek, Yalçın Küçük, İlker Başbuğ gibi diğer adları özellikle ve tam da şu sıralarda sık sık hatırlamamızda fayda var.
Zira ülkemizin aydınlanma hareketlerinde, siyasetinde ve askeri hayatında önemli işlevleri ve hizmetleri inkar edilemez bu değerlerimiz, hala kanıtlanamamış suçlamalarla zindanlarda esir tutulmakta.
Başka bir ülkede olsa baş tacı edilecek bu insanlara yapılan haksızlık zulümdür ve hiçbir vicdanla bağdaşamaz.
Dünya çapında bir akademisyen olan sayın Fatih Hilmioğlu’nun akıl sağlığının bozulduğuna dair haberler hangi yüreği yakmaz?
Bu değerli insanlar kimseyi öldürmedi, kimsenin ırzına geçmedi, kimsenin malını, parasını çalmadı.
Bu insanlar düşman askeri değil. Eli kanlı katil değil. Hırsız değil.
Ya ne peki?
Haklarında mesnetsiz ve hala kanıtlanamamış iddialarla suçlanan tutuklular.
Yazıktır, günahtır.
Bu insanlarla birlikte aileleri de cezalandırılmakta ve acı çekmektedir.
Cemaat ile AKP iktidarı ve onların yalakası ve de bilcümle taraftarlarına sesleniyorum;
Zindanlarda haksızca çürüyen tüm aydınlarımız, bilim adamlarımız ve askerlerin vebali sizin üzerinizedir.
17 Aralık’tan beri, zaten bildiğimiz pisliklerinizin iyice açığa çıkması, bir kez daha ispatlamıştır ki, bu insanlar sırf Atatürkçü ve laik oldukları, dinci taassubun ülke yönetimini ele geçirmesine karşı oldukları için kumpasa getirildiler.
Türkiye gibi eğitimsiz ve aklın yolu yerine dini hurafenin peşinden giden bir toplumu kandırabilirsiniz.
Dini söylemlerle siyaseti manipüle edebilirsiniz.
Ama ağzınızdan hiç düşmeyen Allah’ın gazabından nasıl kurtulacaksınız?
Unutmayın, haksız yere başkalarına yazık edenler, aslında kendi nefeslerine ve neseplerine yazık ederler!