"Ne demiştik?" diyenlerden değilim! Ortalıkta bu tür söylemlerle dolananları da sevmeyenlerdenim...
Ne var ki...
Zaman, mekan ve tartışmalar insanı öyle bir yerlerde konumlandırıyor ki, istemsiz de olsa söyleniyorsunuz, "Neymış? Daha önce söylemedik mi? Aynı yere gelmedik mi?" diye!
Konu, tabi ki futbol, hakemler, VAR odası ve kaçınılmaz olarak hepsinin sorumlusu Türkiye Futbol Federasyonu...
TFF derken, yönetimi ve alınan-alınamayan kararlar, yapılamayanlar, sorunlar karşısında konuşanlara salt "ceza" yöntemli tutum içinde olan anlayış, uygulamalar!
Ne ararsanız hepsi bir arada!
X
Milli maç araları; kura çekimleri...
Takımların Avrupa kupaları maçları derken...
Ortalık "duruluyor mu?" diye düşünmeye başlamıştık ki...
Kulüplere, başkanlara; MHK, hakemler, VAR odası hakkında, TFF'ye yönelik konuşanların tümüne yüzbinlerle açıklanan para cezaları, kişisel bazda "hak mahrumiyeti cezaları da eklendi...
Ve ardından oynanan lk lig haftasında, yine inanılmaz hakem hataları; verilen-verilmeyen penaltılar, sarı kart, kırmızı kart uygulamaları can yakan boyuta gelince salt büyükler değil, küçükler de bağırmaya, ses yükseltmeye başladı...
Ne oldu?
Kaldığımız yere geri döndük!
Hani, "Futbolda hakem tartışması bitmez" diyorduk ya...
Tam da ordayız!
X
Neymiş?
Tartışma boyutunu aymış, kulüplerarası olmaktan da çıkmış...
Kulüpler-TFF, o da yetmez MHK ve VAR odası... Bireysel olarak hakemler... Hatta bölgesel olarak hakemler-temsilciler-gözlemciler boyutuna gelmiş bir kavga diyebilirsiniz...
Bitmiyor, bitirilemiyor!
Bu ateş, Süper Lig'i de aşıp, görülüyor ki giderek alt ligleri de sarıyor! Her geçen gün artarak alt lig takımlarının açıklamalarını, yöneticilerin açıklamalarını da okuyoruz...
Hakem ve VAR odası yakınmalarının dışında, "şike" söylentileri dilden dile dolaşmanın ötesinde gazete sayfalarında yazıldı, yazılıyor!
Araştıran var mı?
Bu karmaşa nasıl bitecek?
Bilinmiyor!
X
Bu görüntü içinde futbolun bulduğu karşılığa bakıyorsunuz...
Türk futbolunun marka değeri yerlerde...
Ortaya çıkan rakamlara göre...
UEFA ülke puanı sıralamasında Türkiye'nin de 9. sırada bulunduğu Avrupa'nın ilk 10 liginde bu sezonki ulusal TV yayın geliri ortalaması 587 milyon Avro (19 milyar lira) olurken, Süper Lig ise 84 milyon Avro (2,6 milyar lira) ile bu organizasyonların 7 kat gerisinde kaldı.
Avrupa'nın 5 büyük futbol ligi kabul edilen İngiltere (Premier Lig), İspanya (LaLiga), İtalya (Serie A), Almanya (Bundesliga) ve Fransa'daki (Ligue 1) bu sezonki TV yayın geliri ortalaması 1 milyon Avro (31 milyar lira) olurken Türkiye Süper Lig ise 2,6 milyar lira ile 12 kat düşük düzeyde kaldı.
Böylesi bir görünümde, bir de yayıncı kuruluşun "başınızın çaresine bakın, bu kadar yüksek paraya seneye yokum " çıkışını da anımsayınca... Hele tribünlerin ve tv izleyicisindeki eksilmeleri de düşündüğünüzde...
İnsan ister istemez soruyor:
"Ne olacak Türk futbolunun hali?"
X
Kulüpler iflas bayrağını çekmiş; bankalara olmayan mal varlıkları karşılığında verdikleri teminatla yaşıyor!
Yayın gelirlerinin her geçen gün düşmesi bir yana...
Süper Lig ile birlikte alt liglerinin de marka değeri tükenmek üzere, yerlerde!
Ama...
Tek dertleri bitip tükenmez "hakem-VAR odası"...
TFF'nin de "dertlerimi zincir yaptım, birbirine ekliyorum" kafasında oluşunu buna ekleyin! Ne derseniz deyin artık!
Yolları açık olsun!
Bakalım nereye varacak bu işin sonu?