GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
24 Aralık 2010 Cuma

Hüseyin Çelik haksız mı?

Bu CHP çok şanslı’… En azından İzmir’’de’… Her şeyin allak-bullak, toz-duman olduğu, kötü değil berbat gittiği bir ortamda her seferinde bir AKP’’li çıkıp kurtarıcı oluyor. Kimi zaman bizzat Başbakan Erdoğan kimi zaman Melih Gökçek kimi zaman da bir bakan, vekil, il başkanı’…
’‘Gavur İzmir’’ meselesinden bu yana AKP’’ye karşı yumruk olan kent, ne zaman yumuşama belirtisi gösterse kontrolsüz bir demeç ya da bodoslama bir saldırı ile yeniden sıkı bir yumruğa dönüşüyor. CHP’’li yönetimlere tepkili olan İzmirli bir anda yek pare olup, ’‘İzmir elden gidiyor’’ paydasında birleşiveriyor. Kontrolsüz demecin sahibi de CHP’’nin kurtarıcısı oluyor adeta.
İki gün önceki Hüseyin Çelik vakası gibi’…2004 yerel seçimleri sürecinde İzmir’’e gelen bakanlar, partinin adayı Taha Aksoy’’a oy/destek istemek adına İzmirli iş adamlarını, kentin kanaat önderlerini ’‘tehdit’’ eder gibi konuşuyor, ’‘oy-hizmet’’ dengesi üzerinden, aba altından sopa gösteriyordu.
İzmir tehdit gibi konuşmalara pirim vermedi. Onun yerine Ahmet Piriştina’’ya yüzde 47 oy vererek aynı zamanda da AKP’’nin İzmir politikasına ilk dersi vermeyi tercih etti.
Aralık 2005’’te Başbakan Erdoğan’’ın ’‘Gavur İzmir’’ imasında bulunması ise AKP-İzmir ya da Ankara-İzmir ilişkileri bakımından adeta dönüm noktası niteliğindeydi.
Benim de ’‘muhabir’’ olarak izlediğim Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy’’un düzenlediği yemekte Erdoğan’’ın ağzından çıkan cümle şuydu: ’‘İzmir’’e atfedilen bazı yakıştırmalar var. Bizim iktidarımızda İzmir bu yakıştırmalardan kurtulacak’’
Milli Görüş çizgisinden gelen Erdoğan’’ın İzmir’’e yönelik yakıştırmalar derken zihninden ’‘gavur’’ ibaresinin geçtiğini düşündük. Çünkü Erdoğan’’ın siyasi çizgisinden İzmir’’e bakışta akla gelecek ilk şeydi bu.
’‘Gavur İzmir’’ ibaresi tarihsel gerçekliği kadar İzmirliler arasında da sıkça kullanılan bir benzetme olsa da, Erdoğan’’ın ağzından dökülmesi yetmişti.
CHP bu sloganı bayraklaştırdı. Ülke genelinde mesele haline getirdi. Ve İzmir’’i kalesi yapan sürecin en büyük harcı, çimentosu olarak tepe tepe kullandı.
**
Belki Başbakan Erdoğan o gün gerçekten de ’‘gavur’’ demek istememişti. Belki de İzmir’’e yönelik yakıştırmalar arasında bulunan ’‘solun kalesi’’ ibaresini kastetmiş, ’‘solun kalesini yıkacağız’’ demeye çalışmıştı.
Ama iş işten geçmiş, yangın kenti sarmış, ’‘gavur’’ ibaresi 7’’den 70’’e herkese dokunan, ağır bir hakarete dönüşmüştü. Tabiî ki Başbakan Erdoğan’’ın Kasımpaşalılığı ’‘özür’’ dilemeye, ’‘yanlış anlaşıldım’’ demeye de engel olduğundan, ’‘gavur İzmir’’ iması kentin siyasi tarihine, unutulmayacak hakaretler bölümüne kazındı.
Gavur İzmir’’in bedelini 2007’’de ödeyen AKP, ders almadı. 2008’’de ’‘arsenik meselesi’’ni çıkardılar. Bu kez sahnedeki isim Melih Gökçek’’ti. Ankara’’nın suyundaki sorunu örtmek için İzmir’’in suyunu analiz ettiren ve arsenik değerlerini basın toplantısında ifşa eden Gökçek, sözüm ona kenti fethetme mantığındaki AKP’’lilerin eline büyük bir koz veriyordu. Suyundaki arsenik değeri İzmir’’in kat be kat üzerinde olan 12 il özenle saklanırken, koca koca bakanlar Ankara’’da basın toplantısı düzenleyip İzmir’’e, İzmir’’i yönetenlere hakaretler yağdırıyordu.
İzmirliler bir yandan ’‘sağlıklı’’ su bulmak için uzun kuyruklar oluştururken, bir yandan da gelişmeleri dikkatle izliyordu.
Ve yine sahneye Başbakan Erdoğan çıkıp, kenti tek yumruk haline getiren o sözleri sarf etti Melih Gökçek’’in iftar yemeğinde.
’“Ben baraj yapacağım, sen hava atacaksın. Yok, öyle yağma!’”
 
İşte bu cümleler kenti yeniden ’‘Gavur İzmir’’ imasının ertesi gününe götürdü.
Ve etkisi 29 Mart seçimlerine kadar sürecekti bu yaklaşımın.
AKP’’nin arsenik politikası sadece İzmir’’i tek yumruk haline getirmiyor, CHP’’den adaylığı pamuk ipliğine bağlı Aziz Kocaoğlu’’nu da ’‘halkın kahramanına’’ dönüştürecek, CHP’’nin tek adayı ilan edecekti.
 
Dönelim Hüseyin Çelik meselesine’…
Hüseyin Çelik Doç. Dr. Unvanlı bir edebiyatçı... 59. hükümetin Milli Eğitim Bakanı’…
Şu anda da AKP Genel Başkan Yardımcısı’…
WeakLeaks belgelerinde Bülent Arınç için kullanılan ’‘Tayyip’’in buldoğu’’ yakıştırmasını son dönemde hak eden bir çaba içinde. Bu çabası kaybettiği bakanlık koltuğunu geri almak için olabilir. 1999’’da DYP’’de başladığı siyaset hayatında, AKP gerçeğini çok önceden görmüş bir isim Çelik. Son dönemde de Erdoğan’’ın başı ne zaman sıkışsa, Hüseyin Çelik ’‘kurtarıcı’’ rolüne soyunuyor. Oldukça sert ve sivri bir dili var. Bir konuda değil her konuda böyle.
 
İzmir’’e ESİAD’’ın konuğu olarak gelmişti. Kentin en saygın sivil toplum örgütü ESİAD’’ın amacı İzmir’’in EXPO adaylığına destek almaktı. Hem ESİAD yönetimine hem de ’‘başkanlar kuruluna’’ hitap etti Çelik.
Tartışmalı, ’‘Sümüklü çocuk, kakafoni’’ ifaresini, ESİAD yöneticilerine yani kentin saygın iş adamlarının huzurunda söyledi.
Salondaki onlarca İzmirliden ’‘çıt’’ çıkmadı. Ya anlamadılar ya da hak verdiler Çelik’’e’…
’‘İzmir’’den armoni değil, kakafoni çıkıyor’’ ifadesinin altına ben de imzamı atıyorum.
Ekmek fiyatında bile uzlaşamayan bir kent burası.
Herkes birbirinin kuyusunu kazıyor. Birinin projesine öbürü taş koyuyor. Kentin değil kendi önceliklerinin peşinde herkes. CHP’’liler on parça’… AKP’’liler bile aynı.
Bakınız Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Yüksel Çakmur’’un yaptığına’…
Yeni Kent Merkezi Projesine üçüncü kez dava açmış. Onlarca gökdelenin, iş alanının yapılacağı prestij projesine dava açan isim halen CHP üyesi’… Geçmişinde bakanlık, başkanlık vekillik gibi önemli görevler var.
İzmir’’in kurtuluşu olarak görülen, Piriştina’’nın uluslar arası proje ile hayata geçirdiği Üçüncü İzmir, Yeni Kent Merkezi projesi sayesinde yıllardır mahkeme koridorlarında sürünüyor.
Türkiye’’nin önde gelen sermaye sahipleri onlarca dev projeyi hayata geçirmek için yargı kararlarını bekliyor. Ne kadar bekleyecekler ki? Muhtemeldir ki birçoğu yatırımı şimdiden iptal etti.
Kentin böğründe, utanç abidesi gibi duran Basmaane Çukuru tam 20 yıldır aynı. Yine Çakmur sayesinde.
Liman’’daki viyadükler desen öyle’… Meslek odaları dava açtı.
İnciraltı meselesi, Balçova arsa mağdurları konusu 30 yıldır çözülememiş. Kruvaziyer Turizmi şans diyoruz. İTO Başkanı ’‘ayakbastı parası’’ çağrısı yapıyor. Kimseden çıt yok. Özellikle yalnız bırakılıyor.
Aman Demirtaş bir şey olmasın, bir şey yapmasın hali’…
Kruvaziyer limanı için habire proje değiştiriliyor. Şimdiden önemli fırsatlar kaçırıldı. Daha neler neler’…  ’‘İzmir Nur topu gibi çocuk ama burnu akıyor, kir pas içinde’’ ifadesinde de çok da haksız sayılmaz Hüseyin Çelik. İzmir’’in Konya ile kıyaslanması elbette doğru değil. Ama Ege’’nin incisi, Türkiye’’nin batıya açılan yüzü olan bu kenti Konya ile kıyaslanacak noktaya getirenlerin hiç mi günahı/suçu yok hocam?
Kuru kuruya İzmircilik yapacağımı düşünenler yanılıyor. O devir bitti. Şimdi gerçekler.
Hüseyin Çelik aynı toplantıda İzmir’’in EXPO 2020 adaylığında sonuna kadar destek de vaat etti. Ve çoğunlukla doğruları söyledi. Ama önemli bir kuralı atladı. Her doğru her yerde söylenmez kuralını’…
Not. Tabi ki devam edecek. İzmir’’in Ankara ile arasındaki sorunları gidermesi, yeni bir dil, yeni bir yol geliştirmesi zorunlu. İşte orada AK Parti’’ye büyük görev düşüyor. Yarın.