GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
17 Aralık 2010 Cuma

Kurultay’’a beş kala!

Kimilerine göre CHP’’nin ekseni kayıyor. Kimilerine göre parti hafızasını kaybediyor. Hatta ve hatta CHP AKP’’ye dönüyor, AKP’’lileşiyor.
CHP ne zaman AKP’’ye döndü? 22 Aralık 2008’’de’… Yani bugünkü kurultayın da nedeni olan yeni tüzüğün kabul edildiği gün’… Padişah yetkili bir genel başkan, noterden öte gitmeyecek bir parti meclisi, kabineyi andıran bir MYK’’ya sahip olduğu gün yani.
Yukarıdaki eleştirilerin sahibi ile müsebbibi aynı. Yani Deniz Baykal’… Yılların birikimi, kurdu. Baykal’’ın geçmişini bilmesek, genel başkan olarak İzmir’’in mahalle seçimleriyle bile uğraştığını, ülkede değil partide iktidar olmayı tercih ettiğini defelarca kaleme almasam, ya da onlarca anti demokratik tavrına şahit olmasak, ’‘Yerden göğe kadar haklı’’ diye veryansın edeceğim.
Dünün yanlışlarında imzası bulunan Baykal’’ın bugün söylediği doğruların ne kadar dikkate alınacağını görmemize artık saatler kaldı. Yani Kurultay’’a beş kaldı.
*
İl Başkanları; ’“Blok liste en iyisi.’” dediler Kılıçdaroğlu’’na’… Tek tek söz alıp konuştular ve önlerine konulan kağıttaki, ’“PM’’de görmek istediğiniz beş ismi yazınız’’ sorusuna yanıt verdiler kendi cephelerinden. Çarşaf liste sözünü bir başka bahara erteleyen Kılıçdaroğlu, ’‘tabanın kabul ettiği’’ bir blok liste yapmaya çalışıyor anlaşılan.
Ya da kendince tabanın gazını alıyor.
Ankara kulisleri hareketli’… Bir yanda partiye yeni katılacak isimlerin heyecanı öte yanda liste dışı kalacakların üzüntüsü’…
Ve de her kurultayda olduğu gibi çizilecekler listesi’… Gürsel Tekin, Süheyl Batum, Sencer Ayata gibi isimlerin çizilebileceği İzmir’’de de Kocaoğlu’’na ya da yeni sürece kızgın/tepkili olan isimlerin hırslarını Alaattin Yüksel’’den alabileceği konuşuluyor.
İzmir adına Aziz Başkan’’ın ’‘Divan başkanlığı’’ sevindirici’… Başkan Kocaoğlu cephesinden Bornova ilçe kongresinden başlayan ’‘Adam/şalgam’’ sürecinin siyaseten taçlanması ve sadece İzmir’’de değil Ege çapında yaptığı ’‘blok liste turunun’’ ödülü bu görev. Kendisine kolaylıklar diliyorum. Çünkü zor bir kurultay yönetecek.
Kulislerin İzmirli PM üyelerine baktığımızda ise; Alaattin Yüksel, Oğuz Oyan, Hülya Güven’’in hala banko olduğu konuşuluyor.
Hatta bu listeye Erdal Aksünger, Oktay Gökdemir, Mehmet Şakir Örs, Tacettin Bayır’’ı ekleyenler de var. Milletvekili kontenjanından Selçuk Ayhan’’a şans verenler, Kocaoğlu’’nun Bornova İlçe Başkanı Enver Dündar’’da da ısrarcı olduğunu söylüyor.
Türkiye genelinden 10 kişilik 25-35 yaş arası genç kontenjanı ayrıldığını, İzmir’’den bu kontenjana uygun ismin İZBETON Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Sezer olduğu iddia olunuyor. Tabi ki liste bu şekilde çıkarsa, İzmir’’in siyaseten Aziz Kocaoğlu-Alaattin Yüksel ikilisine teslim edildiği gerçeği netleşmiş olacak.
Ama diğer PM üyesi adayları da boş durmuyor tabi ki. Gerek İzmir’’deki kızı/hemşehrileri gerekse mevcut MYK üyeleri üzerinden onlarca kişinin Kılıçdaroğlu’’na ulaşma, Yeni CHP trenine binme çabası sürüyor. İzmir’’in (22 Mayıs’’ta olduğu gibi) en az 7 isimle PM’’de temsil edilmesini bekleyenler, Kocaoğlu-Yüksel ikilisinin kontenjanının 3-4’’ü geçmeyeceğinden hareketle çalışmasını sürdürüyor. Kılıçdaroğlu’’nun İzmir’’de verdiği, ’‘CHP’’yi kadın ve gençlerin partisi yapacağız’’ sözünün takipçisi olan çok sayıda kadın/genç siyasetçi genel başkanlarının sözünü tutmasını bekliyor.
**
Mehmet Ali Susam’’dan, Bülent Baratalı’’ya, Ahmet Ersin’’den, Canan Arıtman’’a hatta A. Rezzak Erten’’e kadar pek çok vekil PM üyesi olmayı umuyor. Ama Selçuk Ayhan’’ın beklentisi daha başka’… Son dönem Kılıçdaroğlu’’na parti içi operasyonlarda mihmandarlık eden Ayhan, PM üyesi yapılarak ödüllendirilmeyi bekliyor haklı olarak. Güler Tunçoku, Ali Muzaffer Tunçağ, Mehmet Şakir Örs, Pelin Erda, Enver Dündar, Hüseyin Sezer gibi isimlerin umudu Divan Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel.
Oğuz Oyan bu ikiliye biraz mesafeli’… Oyan’’ın Ankara’’ya taşımaya çalıştığı isim Kent Arşivi Müzesi Müdürü Oktay Gökdemir.
Tabi ki ilçe belediye başkanları da boş durmuyor. Çoğunluğu kurultay delegesi de olan başkanlar, partide yeni oluşacak dengeleri çözmeye, doğru yerde konumlanmaya çalışıyorlar.
Ve bu kaygan zeminde işleri oldukça da zor’…
Kimi anında Kılıçdaroğlu’’nun yanında konumlanırken bazıları ’‘mesafeli’’ durmaya devam ediyor. Baykal’’ın çağrısıyla ’‘çarşaf’’ tarafında kalan bazı başkanlar, delegenin teslimiyeti üzerine yeniden manevra yapmaya çalışsa da İzmirli başkanların duruşlarını belirleyen/etkileyen hatta tetikleyen önemli bir faktör de Büyük Başkan Aziz Kocaoğlu’…
Ona yakın olanlar sürece aktif olarak dahil olurken, diğerleri topa girmeye çekiniyor. Çünkü her köşe başında ya Kocaoğlu’’nu ya da Yüksel’’i görüyorlar.
Bu bakımdan Hakan Tartan, Kamil Sındır gibi belediye başkanlarının işi zor.
Bir dönem Kılıçdaroğlu’’nun bakanı olarak görev yapan Tartan, özel bir kanaldan ’‘genel başkanına’’ ulaşmayı başarırken, Sındır yakın çalışma arkadaşları üzerinden temasını sürdürüyor. Disiplin süreci henüz netleşmeyen Ercan Tatı’’nın oy kullanıp kullanmayacağı bile belli değilken, Tahir Şahin netliğini koruyor.
Abdül Batur anında manevra yapıp, ’‘taraf olarak’’ ’‘bertaraf olmaktan’’ yırttı. Tabi ki şimdilik’… Hatta bu konuda (hızlı taraf olma) rekor Batur’’da’… Mehmet Ali Çalkaya’’yı Kocaoğlu’’ndan ayrı düşünmek abesle iştigal. Sıtkı Kürüm, Metin Solak, Cevat Durak hatta Hasan Karabağ gibi isimler duruşlarını muhafaza ediyor.
Civar ilçelerden Çeşme’’nin Başkanı Tütüncüoğlu, Baykalcı çizgisini korurken, Dikili’’nin Başkanı Osman Özgüven’’in, Kiraz’’ın, Beydağ’’ın, Ödemiş’’in, Bergama’’nın CHP’’li başkanlarının da ’‘Kılıçdaroğlu’’nun önünü açalım’’ duruşu biliniyor.
*
Ve tabi ki ilçe başkanları’… Çoğunluğu kurultay delegesi...Aytekin Tunus’’tan, Mustafa Moroğlu’’na, Enver Dündar’’dan, Yüksel Demirsoy’’a kadar bir kısmının ismi PM kulislerinde’… Pek çoğu belediye başkanları ya da hareket ettikleri ’‘ekipleriyle’’ birlikte’…
*
Gelelim bu sürecin en önemli/kritik ismine’… Önceki Genel Sekreter Önder Sav’… Doğrudan kendisine yönelik parti içi operasyona rağmen meseleyi kişiselleştirmedi. Son Lider Baykal’’ın ’‘çarşaf liste’’ çıkışını bertaraf etti. Kendince ve pek çok partiliye göre ikinci kez aklını duygularının önüne koydu. 53 yıllık yol arkadaşını değil, seçime giden, iktidar ya da iktidar ortağı olma şansı yakalayan 87 yıllık partisini tercih etti. Ve Kılıçdaroğlu’’na destek vererek, sürece yönelik tavır almakta zorlanan örgütü, belediye başkanlarını rahatlattı bir çoğuna derin bir oh çektirdi. Bunu yaparken de kendisini ’‘koltuğa yapışıp, CHP’’yi engelleyen adam’’ olarak niteleyenleri biraz olsun utandırdı. Diyorlar ki, ’‘Sav’’ın başka bir hesabı vardır. Durup dururken Kılıçdaroğlu’’nun yolunu ikinci kez açmaz’’
Tabi ki herkes gibi onun da hesabı olabilir. Siyaset özellikle de CHP’’de siyaset, hesap kitap işidir. Yarınları planlamayan, yarınlara ulaşamaz. Hatta bugünü bile çıkaramaz.
Söyleyin bana’… Kılıçdaroğlu’’nun başka bir hesabı yok mu? Ya Deniz Baykal’’ın’…? Bırakın onları ya Alaattin Yüksel’’in, Aziz Kocaoğlu’’nun’… Hangi siyasetçinin ’‘başka’’ bir hesabı yok? Ama yeri geldiğinde hesabı, hesaplaşmayı bir kenara bırakıp, aklını duygularının önüne koymak/koyabilmektir doğru olan. Ve bu herkesin harcı değildir.