GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
4 Şubat 2011 Cuma

Dibine kadar ekip listesi!

CHP İl Başkanı Tacettin Bayır ve yönetimine ilişkin tartışmalar bitmek-tükenmek bilmiyor.
Dün telefonlarım susmadı. Neredeyse ’‘Bay Bayır’’ dışında herkes aradı.
Neymiş efendim,
’“Böyle yönetim mi olurmuş. Bu listeden ’‘cacık’’ olmazmış. İl Başkanı Tacettin Bayır’’ın yanında çalışan iki beyefendi, Tülay Hanım’’ın ’‘gün arkadaşı’’ iki hanım, Aziz Başkan’’ın Tayland gazileri, bir ayağı AKP’’de öteki CHP’’de bazı parti içi muhalifler, İlçe Belediye Başkanı’’nın ofisini basanlar, Gürsel Tekin’’in köylüleri ve ilçe belediye başkanlarını küstüren/kızdıran muhalifleri. Ve de SHP orijinli, CHP’’ye ihanetle suçlanan bazı eski tüfekler’”
Daha neler neler’…
İlk kez eleştirilerin mantığında ’‘post kavgası’’ yoktu. Yani arayanlar arasında ’‘il yönetici adaylarından çok, partinin geleceğinden endişelenenler’’ ağırlıktaydı hatta.

Kılıçdaroğlu ve ekibinin İzmir’’i çok fazla tanımaması, Aziz Kocaoğlu-Alaattin Yüksel ikilisinin ’‘topu tek başına oynama’’ isteği, İl Başkanı Tacettin Bayır’’ın ’‘ekibini oluşturma’’ arzusu ve de geçmişte nasırına basanlarla hesaplaşma mantığı, ortaya böyle bir liste çıkarmışa benziyordu.
Herkes öfkeliydi’… Listenin de ’‘öfke’’ temelinde şekillendiğini iddia ediyorlardı hatta.

Bana ulaşan eleştiriler üzerinden yaptığım değerlendirmede listenin şekilleniş sürecine ilişkin bazı tespitlerde bulundum.

İşte CHP İzmir’’de yönetime girmenin ön koşulları:
1-Aziz Kocaoğlu-Alaattin Yüksel ikilisine ’‘yakın’’ olmak, en azından ’‘olur’’ almak.
2-İlçe Belediye Başkanlarıyla ’‘sorunu’’ olmak. (Tercihen başkana fiilen saldırmış olmak)
3-Kritik dönemeçlerde CHP’’den kopup, başka partilerde çalışmış, CHP’’ye küfretmiş olmak.
4-İl Başkanının maaşlı elemanı ya da hanımının yakın arkadaşı, Gürsel Tekin’’in köylüsü olmak.
5-Son ’‘Genel Sekreter’’ Önder Sav’’a hasımlık derecesinde düşman olmak.
6-Kocaoğlu yüzünden siyasi mağdur olmak ve de PM Üyesi Susam’’a yakın olmak.
Ve Bayır’’ın Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm’’le yaptığı ’‘diploma’’ tartışmasında söyledikleri geldi aklıma. ’“Ekipçilik bitti’” diyordu Bayır.
Yapmayın Sayın Bayır. Doğruyu söyleyin. Halep oradaysa, arşın burada’… Yüzde 90’’ını ’‘ben yazdım’’ dediğiniz listenin yarısının geçtiğimiz hafta ’‘özel bir ekip toplantısında’’ hazırlandığını biliyorum. Nerede ve hangi ekip tarafından yazıldığını da siz benden iyi biliyorsunuz.
*
Kim memnun bu listeden? Tabi ki Alaattin Yüksel ve Aziz Kocaoğlu’…
Peki, CHP kritik ’‘genel seçim’’ öncesi ilçe belediye başkanlarını neden karşısına alıyor?
İddia ediyorum Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, seçim ofisini basan Abdullah Engin’’in olduğu il yönetimine destek vermez. ’“Muş gibi, Mış gibi’’ yapar. Ama yine de gönülden veremez. Durak’’ın istediği Vedat Karataş’’ı yazmayabilirsin. Ama ofisini basan adamı hangi akla hizmet yazıyorsun?
Ya da Gaziemir’’de Halil İbrahim Şenol’’la pek de iyi geçinemeyen bir hanımefendiyi, Bayraklı’’da Hasan Karabağ’’ın meclis üyeliğinden sildiği bir müteahhidi, siyasi manevrasını takip etmekte zorlansam da Narlıdere'de Abdül Batur’’la çok da iyi anlaşamayan bir Celal Yıldız’’ı, Konak İlçe’’de ’‘tarihi farkla’’ seçim kaybetmiş bir Zeki Günen’’i neden yazıyorsun?
Neden biliyor musunuz?
Ya ’‘Adam’’ bulamıyorlar ya da ’‘dibine kadar ekipçilik’’ yapıyorlar. ’‘Ekipçilik bitti’’ diyerek, ’‘maaşlı adamcılık’’ yapılıyor ya da. Güldürmeyin adamı. Keşke, ekipçilik gerçekten bitse’… En azından adama dayalı ekipçilik bitse. Güya Önder Sav’’ı ’‘ekipçilikle’’ suçluyorlardı bunlar. 'Gelen, gideni aratır' diyenler yine haklı çıkıyor galiba.
*
Buradan Aziz Başkan’’ı bir nedenle kutluyorum. İl yönetim listesine hakim fakat en azından bu kez ’‘maaşlı’’ danışmanlarını yazmamış. Listede Kocaoğlu’’nun maaşlı tek elemanı var. Onu da Gürsel Tekin, ’‘köylü kontenjanından’’ yazmış. Gürsoy Taşdemir.
Benim bildiğim Büyükşehir gibi kurumlarda siyaseti bir kişi yapar. O da başkanın kendisidir.
*
Ve şu diploma meselesi’… Milliyet Ege’’nin usta kalemleri Hamdi Türkmen, Erol Yaraş ve Erdal İzgi tarafından ’‘ilkokul mezunu’’ ilan edilince köpürdü, yazıyı tekzip etti İl Başkanı Bayır. ’“Hayır, lise mezunuyum’” dedi.
Ama örgütü hala susturamadı.
Hala Bayır’’ın ’‘lise mezunu olmadığını’’ iddia edenler var. Ortaokul mezunuymuş da Ticaret Lisesi’’nden 1979’’da ’‘tasdiknamesini’’ almışmış da’… Bitirmemişmiş de. Bence Bayır’’ın ilkokul, ortaokul, lise hatta üniversite mezunu olmasının/olmamasının önemi yok. Nice ortaokul, lise mezunları var ki, profesör doktorları cebinden çıkarıyor.
Siyasi hamlelerini sorgulasam, eleştirsem de Bayır’’ın ’‘hayat üniversitesi’’ mezunu olduğu gerçeğini her platformda savunurum. Bu konuda tartışmayı da kabul etmem.
Ama buradan İl Başkanı Bayır’’a çağrıda bulunuyorum. Çok yakınlarınızda olanlar bile sizi ’‘kamuoyunu yanıltmakla’’ itham ediyor diploma meselesinde. Bence yarınki tanıtım toplantısında çıkarın şu diplomanın aslını’… Görsün İzmir örgütü, rahatlasın, dedikoducuların da ağzı sonsuza kadar kapansın.
*
Yönetim listesiyle ’‘ne İsa’’ya ne de Musa’’ya yaranabilen’’ ancak koltuktaki ilk günlerinin ataletini üzerinden attığı gözlenen Tacettin Bayır’’ın dünkü performansını ise beğendim. İlçe başkanları ve belediye başkanlarını toplayıp, seçime odaklanması, örgütü harekete geçirme gayreti dikkat çekiyordu. Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm’’le girdiği ’‘gereksiz’’ polemiği kesip, tartışmanın üzerini örtme gayreti de bu açıdan doğruydu. İl yönetim kuruluna yönelik memnuniyetsizlikleri bir yana koyarsak, İl Başkanı Tacettin Bayır’’a ’‘eskisinden de çok’’ iş düştüğünü söyleyebiliriz. İsterse performansı ve 'yöneticilik' kabiliyetiyle bu zor sürecin de üstesinden gelebilir.
Yeter ki eleştirilerden ders almasını bilsin.

Not:
İl Yöneticisi Barış Erel, dünkü yazımdan alınmış. Ertuğrul Günay ekibinden CHP’’de kalan tek isimdir Barış Erel. Günay’’la halen görüşür. İnsani ilişkisini kesmemiştir. Ama CHP’’de siyaset yapma konusunda en azından dostu Hüsnü Boztepe’’den daha dayanıklı çıkmıştır. Ben de kendisini sever, duruşunu takdir ederim. Yılların iflah olmaz parti içi muhalifini iktidar görmekten de ayrıca mutlu olduğumu söylemeliyim.