GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Gönül Soyoğul
YAZARLAR
15 Mart 2010 Pazartesi

Bizim RoboCoplar, sizin robot gazetecileri döver!

Devletin resmi ajansı AA geçti bu haberi geçen Cuma.
’“Doktorluktan öğretmenliğe kadar birçok mesleğe giren robotlar, şimdi de gazeteciliğe adım atmaya hazırlanıyor’” diyordu haberde.’¶
İtalyan La Stampa gazetesindeki haberi çeviren AA’’ya göre, ABD'nin Illinois eyaletindeki Northwestern Üniversitesi bilim adamlarınca geliştirilen gazeteci robotlar, şu anda sadece beyzbol haberleri yazıyormuş.  
"Fazla mesaiden korkmayan" ve "maaşından şikayetçi olmayan" "Stats Monkey" adlı deneysel programı geliştiren yapay zeka uzmanları; ’“imla hatası yapmaksızın haber yazabilen robotun, kısa süre içinde futbol, basketbol ve hatta borsa haberleri hazırlayabilecekler’” diyor.
 
Haberi okur okumaz, ’“Hadi canım’” dedim; ’“bu bir şey mi?’”
Bizde teknoloji basmış gaza gitmiş; İtalyanların haberi yok. ABD’’li üç beş bilim adamının, bilim dünyasını ’“robot gazeteci icat ettik’” diye keklemesini yutuyorlar.
Türk basınında çoktandır ’“yarı insan, yarı robot’” RoboCop gazetecilik dönemi yaşanıyor.
Robot gazeteciler ne ki?
Üstelik bizdeki RoboCop’’lar, öyle deneysel laboratuarlarda falan geliştirilmediler; serbest piyasa koşullarında, kendiliklerinden yetiştiler!
 
İşte ’“robot gazetecilere’” fark atan ’“Türk RoboCop’” gazetecilerin ortak özellikleri:
 
* Fazla mesaiden korkmazlar.
* Maaşlarının yetersiz olduğundan asla şikayet etmezler. Hatta o yetersiz maaşı alabilirlerse parmaklarını havada birleştirip göbek atarlar.
* İtalyanların robotları, şimdilik sadece beyzbol haberlerini yazabiliyormuş. Oysa Türk medyasında spordan siyasete, ekonomiden magazine, yerel yönetimlerden adli cinayet/hırsızlık haberlerine gitmeyen/yazmayan muhabire, muhabir demezler. Hem haber yazıp, hem fotoğraf çekmeyenine ise değil maaş, su bile vermezler!
* Öğlen yemeği ya da yemek parası istemezler. Cebinde simit alacak parası varsa sevinirler.
* Habere gitmek için araba/toplu taşım kartı istemezler. (isterlerse zaten zılgıtı yerler, üstüne bir de ’‘bizim zamanımızda’’ diye başlayan uzun söylevleri dinlemek zorunda kalırlar)
* Bizim RoboCoplar, habere giderken çoğunlukla tabanvay kullanırlar. Ya da aynı yere giden arabalı birilerine yamanıp işverene sorun çıkarmazlar.
* Yatılı işlerde nerede kalacağını sorun etmezler.. Arabanın arka koltuğunda bile uyuklayabilirler.
* İzin nedir bilmezler. Yapamadıkları izinlerin parasını istemeyi ise akıllarından bile geçirmezler.
* Bayram/seyran/yılbaşı tatili dendiğinde, akıllarına gelen daha çok çalışmaktır. Zira yurdum bayramları hafta sonu tatilleriyle birleştirilip 10 güne çıkarıldığı zaman, 10 gün gazeteyi dolduracak haberi bulabilmek için, ekstra gayret gerektiğini çok iyi bilirler..
* RoboCop kadınsa evlenmeyi, hadi evlendi diyelim, o zaman da doğurmayı aklına getirmez. Zira, gidip de gelmemek, dönüp de (işi) bulamamak ihtimali her zaman mevcutlu olarak bekler.
* Sigorta nedir bilmezler. Sigortalıysa, sigortanın tam gün ve de aldığı paranın üzerinden yatırılmasını beklemezler.
* İkramiye, yakacak yardımı, sosyal yardım, evlenme yardımı, doğum yardımı vs. gibi ödenekleri 1) Rüyada görürler 2) Milletin toplu sözleşme haberlerini yazarken fark ederler.
Sendikanın S’’si hakkındaki bilgileri de, yaptığı haberlerle sınırlıdır. Sendikalaşmak gibi işverene zararlı fikirleri yoktur.
* İşten çıkarıldıkları zaman, işvereni genelde yargıya değil, Allah’’a havale ederler’… Hak aramak gibi riskli, pahalı bir girişimde bulunmazlar. Kıdem tazminatıydı, maaştı, ihbar tazminatıydı, aramazlar. Velev ki ellerine verilirse üç/beş kuruş; şükrederler’…
* Hapse atılmaz, kör kurşuna denk gelmez, daha ucuzu bulunup işten atılmaz da gazetecilikten emekli olmayı başarırsa, SSK’’nın avuç açtıran maaşına bile sevinirler.
 
’“Robot gazeteci’” imal eden Amerikalı bilim adamlarına ve bunu ’“icat’” diye duyuran İtalyan basınına; ’“Türk RoboCop gazeteciler’”, kapak olsun işte böyle!