GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
27 Mart 2020 Cuma

Yanmak, şaşırtmak, aydınlatmak

Bir gece, şafak vakti, bir grup insan taş ocağında ısınmak ve hikayeler anlatmak için ateşin etrafında toplanmış. Birdenbire, içlerinden birinin aklına bir fikir gelmiş. Ayağa kalkmış ve kendi gölgesini kullanarak bir hikaye canlandırmaya başlamış. Taş ocağının duvarlarında ateşten gelen ışığı kullanarak gerçeğinden daha büyük karakterler yapmış. Şaşkınlıkla bakan diğerleri her yaptığını anlıyorlarmış. Güçlü ile zayıfı, can sıkıcı ile canı sıkılmışı, Tanrı’yı ve ölümlüyü…

Bugünlerde şenlik ateşinin yerini projektörün ışığı, taş ocağındaki duvarın yerini de tüm mekanizmasıyla birlikte sahne almış durumda. Tüm bu kurallara ve geleneğe dikkatlice uyan titiz insanlar olarak, bu hikaye bize tiyatronun başlangıcındaki teknolojiyi ve onu bir tehdit aracı olarak değil, birleştirici bir unsur olduğunu anlamamız gerektiğini hatırlatıyor.

Tiyatro sanatının hayatta kalması onun kapasitesine, yeni araçlarla ve yeni dillerle kendini sürekli yeniden keşfetmesine bağlıdır. Tiyatro kendi çağının büyük olaylarına tanıklık etmeyi ne şekilde sürdürebilir ve insanlar arasındaki anlayışı ve açıklık ruhunu nasıl yaygınlaştırabilir? Hoşgörüsüzlük, dışlanma ve her türlü füzyona ve kaynaşmaya direnen ırkçılık sorunlarına karşı, kendi pratiklerinde çözümler önererek nasıl kendini onurlandırabilir?

Tüm karmaşıklığıyla birlikte dünyayı anlatmak için sanatçı, yeni biçimler ve fikirler ileri sürmek ve bu kalıcı ışık-gölge oyununda insanlığın siluetini çekip çıkarma yeteneğine haiz olan izleyiciye güvenmek zorundadır.

Ateşle oynadığımız, risk aldığımız doğrudur. Ama aynı zamanda bir şansı da yakalamış oluruz: Yanabiliriz. Ama aynı zamanda şaşırtabilir ve aydınlatabiliriz.

Bu satırları Kanadalı Yazar Robert Lepage'in bildirisinden aldım (2008)

***

Ve 2020 …. Dünyadaki bütün tiyatrolar kapalı. Ama sanat her şeyi hayata dönüştürmeye devam ediyor…

Prof. Dr. Murat Tuncay “27 Mart 2020‘ye Ağıt” isimli bir şiir kaleme aldı bugün:

Kapanmış bir tiyatronun/ Üşüyen koltuklarına ilişmiş, şaşkın. /Sessiz,keyifsiz boş karanlığını seyrediyor gibiyiz;/ Alkışlarını özleyen bir sahnenin

Sevinç getiren her şeyden uzak./ Hastalanmamaya çalışarak. /Bekliyoruz Işıkların aydınlanmasını./ Sokakların, salonların insan sıcaklığına kavuşmasını.

Sahnelerin lokma dağıtır gibi/ Yeniden Yaşama Sevinci dağıtmasını./

Bugün 27 Mart. / Dünya tiyatrolar günü/ Tiyatrocular kuliste beklemede.../ Ve Tiyatrolar kapalı.

Kutlu olsun...