GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
24 Şubat 2021 Çarşamba

Neden ‘Titanic batıyor’ dedi?

Başlıktaki sözler, İYİ Parti’nin Lideri Meral Akşener’e ait…

Genelde vatandaş…

Böylesi durumlarda “tuz koktu” der!

Çünkü…

Tuz’un kokması…

Denetim mekanizmasının yozlaşmasını anlatır…

Meali şudur:

“Et kokarsa tuz basılır, tuz kokarsa çare ne?”

***

Meral Akşener’in, siyaseten iki şeye tepesi atmıştı…

Bunlardan biri…

Uşak Cezaevi’nde çıplak arama yapıldığı iddialarına…

AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’in verdiği cevaptı…

İktidar partisinin kadın milletvekili…

“Onurlu kadın bir sene beklemez, ertesi gün şikayet eder” demişti…

Akşener, ikinci okunu…

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’ye fırlattı…

Kıdemli politikacının…

CHP ve HDP'ye yönelik söylediği…

“Seçimlerde dört tane oy alabilmek için olmadık kalıba giriyorsunuz… Lanet olsun oylarına… Onların oylarının Allah belasını versin…” sözlerine tepkiliydi…

***

Meral Akşener…

Mehmet Özhaseki ve Özlem Zengin’e karşılık verirken…

Zaman Tüneli’nin içinden…

Gelmiş geçmiş en büyük deniz kazasını…

Titanic’in batışını hatırlatarak gönderme yaptı…

Ve şöyle dedi:

“Evet, işler sizin için kötüye gidiyor, biliyoruz... Evet, ateş bacayı sarmış, panik halindesiniz, görüyoruz... Evet, Titanic batıyor, farkındayız... Ama ne olursa olsun, böyle çıkışlar yapamazsınız... Sırf gündem yaratmak için, bu memleketin toplumsal dokusuna böyle zarar veremezsiniz…”

***

Peki, “Titanic” örneği nereden çıktı?

Meral Akşener, neden?

“Titanic batıyor, farkındayız!” dedi?

***

Titanic, fi tarihinde dünya denizciliğinin gururuydu…

Zamanın en ileri teknolojisiyle yaratılmıştı; “Asla batmaz” deniyordu…

109 yıl önce, İrlanda’da üretilmişti…

Üç bin civarında yolcusuyla İngiltere’den Amerika’ya doğru yola çıktı…

Daha ilk seferinde gece yarısı buz dağına çarptı…

Dünya şaheseriydi ama…

O transatlantiğin herkese yetecek(!) filikası bile yoktu…

Çünkü…

Irkı/dini ne olursa olsun…

O tarihte bile devletlerde “nemalazımcılık” hakimdi…

Nitekim…

İki saat 45 dakika içinde Kuzey Atlantik’in buzlu sularına gömüldü…

2 bin 224 yolcu ve mürettebattan 1.500'ü hayatını kaybetti…

***

Osmanlı İmparatorluğu…

Yükselişinin zirvesindeyken üç kıtaya yayılmıştı…

Çok çeşitli kültürleri, dinleri ve dilleri topraklarında barındırıyordu…

36 padişahın yönettiği koca imparatorluk…

Bu farklılıklara rağmen 623 yıl boyunca hüküm sürdü…

En uzun tahtta kalan…

Kanuni Sultan Süleyman’dı…

46 yıl imparatorluğu yönetti…

Hayatını at sırtında geçirdi…

Savaşta bile en öndeydi…

Zigetvar kuşatması sırasında…

71 yaşında, askerlerin önünde şehit oldu…

İşte o Kanuni’nin…

Kafasına takılan ve onu yoran bir soru vardı:

“Çok güçlü hale getirdiğim Osmanlı Devleti’nin akıbeti ne olur? Günün birinde imparatorluk inişe geçer, çökmeye yüz tutar mı?”

Sorunun cevabını öğrenmek için…

Dönemin ünlü Türk alimi Yahya Efendi'ye sadrazamını gönderir...

Sadrazam döndüğünde…

Kanuni hemen sorar:

“Ne dedi Yahya Efendi?”

Sadrazam gözleri yerde, cevap verir:

“Nemelazım dendiği zaman…”

Kanuni, ısrarla sorar:

“Başka bir şey söylemedi mi?”

Sadrazam’ın cevabı nettir:

“Hayır efendim… Bir tek cümle söyledi…”

***

Cevabı, uzun uzun düşünen Kanuni…

Sonunda ünlü alime mektup yazar, “Çeşitli yorumlar yapıyorum, ama doğrusu nedir, onu ancak siz söylersiniz” der…

Yahya Efendi de bir mektup yazıp, Kanuni’ye gönderir...

Mektubun özeti şöyle:

“Bir devlette zulüm yayılırsa, haksızlık, hukuksuzluk ve yolsuzluk sıradan bir hale gelirse, işitenler de (nemelazım…) deyip uzaklaşırsa, sonra koyunları kurtlar değil de çobanlar yerse… Bilenler bunu söylemek yerine susup gizlerse… Fakirlerin, muhtaçların, yoksulların, kimsesizlerin feryadı göklere çıkar, bunu da taşlardan başkası işitmezse... İşte o zaman devletin sonu görünür… Böyle durumlardan sonra devletin hazinesi boşalır... Halkın güven ve itimadı sarsılır... Asayişe itaat hissi kaybolur... Halkın umutları yok olur, böylece devletin yıkılması mukadder ve kaçınılmaz hale gelir…”

Minik hatırlatma: 500 sene o?nce yazılan bu mektup Topkapı Sarayı’nda sergileniyor...

***

Bitiriyoruz…

Meral Akşener’in “Titanic batıyor!” uyarısı…

Bu güzel ülkede…

Siyaseten ne ölçüde dikkate alınır?

Bilinmez…

Ama…

Aynı Meral Akşener’in…

Bir zamanlar…

(25 yıl önce kadar…)

Türkiye’nin ilk kadın İçişleri Bakanı iken…

Başka bir göreve atandığı için rapor alan…

Dönemin Emniyet Genel Müdürü Alaattin Yüksel’in…

(İzmir Valiliği de yapmıştı…)

Sabaha karşı makam kapısının kilidini kırarak açtırdığını…

Unutmamakta yarar var…

Son yarım asırda yaşananlardan ders almak istiyorsak…

Meral Hanım’ın siyasi mesajlarını…

Özellikle, “nemelazım” diye geçiştirmemek gerekiyor galiba...

Nokta…

Sonsöz: “Her şey, neye layıksa ona dönüşür… / Hz. Mevlana…”