GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
14 Şubat 2021 Pazar

Çok özel bir aşk mektubu!

Bugün günlerden Pazar...

Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...

Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...

Kuşkusuz yine…

Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşacağız…

Ancak, bugün…

Tüm dünyada “Sevgililer Günü” olarak kutlanırken…

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le ilgili…

Bir “Gençlik Aşkı”nın…

Acıklı öyküsünü pas geçmek olmaz…

O içli aşkı…

Son derece değerli özgün notlarla bugünlere taşıyan…

Herkesi saygıyla analım…

***

Duru güzeldi Eleni…

Ateş parçası, gizemli ela gözleri vardı…

Makedonya’nın oynak türküleriyle meşhur…

Manastır kentinde yaşıyordu…

16 yaşındaydı Eleni Karinte

Ulah kökenliydi…

Yani…

Roma İmparatorluğu’nun Bakanlar’daki mirasıydılar…

Kendi halinde ama varlıklı bir ailenin kızıydı…

Henüz 16 yaşındaydı…

Bir bakan, bi’daha dönüp bakacak kadar çekiciydi…

O tarihlerde…

Osmanlı toprakları olarak anılan Manastır kentinde…

Askeri (İdadi) Lise vardı…

Mustafa Kemal’i yatılı oraya yollamışlardı…

Takvimler, 1896’yı gösteriyor…

Neredeyse 125 yıl önce…

***

Dilden dile bugünlere gelen öyküye göre…

Eleni, evlerinin balkonundan…

Askeri liseye giden Mustafa Kemal’i görüyor ve sevdalanıyor…

Sarışın delikanlı da Eleni'ye vuruluyor…

Çok geçmeden…

Aralarında güçlü bir aşk doğuyor…

Eleni Karinte ile Mustafa Kemal…

Birbirlerinden hoşlanıyorlar…

Sonra minik minik notlar gidip gelmeyle başlıyor aralarında…

Ne var ki…

Eleni'nin babası…

Mustafa Kemal  ile kızı arasındaki sevdayı öğreniyor ve…

Eleni’yi eve kapatıyor...

Pencereden bakmasını bile yasaklıyor…

***

Sonra…

Kader ağlarını örüyor ve…

Her iki taraf için de hüzünlü bir bitiş çizgisine gidiyor…

Eleni'nin babası daha da ileri giderek kızını…

Sırf Mustafa Kemal’den uzaklaşsın diye..

Florina'ya gönderiyor…

Zübeyde Hanım da…

Oğlunun, bir Rum kızıyla aşk yaşamasını onaylamıyor…

Biricik oğluna…

“Unut o kızı…” diyor…

***

Aradan yıllar, yıllar geçiyor…

Babası, Eleni’yi…

Mustafa Kemal’i unutsun diye evin kahyasıyla evlendiriyor…

Yıllar sonra…

Bir mektup çıkıyor ortaya…

Eleni’nin…

Yaşadığı sevda ateşini mısralara döktüğü…

Mustafa Kemal’e gizlice yolladığı özel bir mektup…

O mektup, bugün…

Atatürk’ün askeri lise eğitimi aldığı…

Manastır Kültür Merkezi’nde…

Ziyaretçileri şaşırtıyor…

Okuyanlar, gözlerinin nemlenmesine engel olamıyor…

Hatta…

Bir çocukluk aşkı bu kadar mı büyülü olabilir, diyorsunuz…

İşte o satırlar:

***

“Çok seneler geçti, ben halen her gün senden haber bekliyorum. Herhangi bir zamanda mektubumu alırsan, beni hatırla. Kağıttaki gözyaşlarımı görebileceksin. Yıllar ve olaylar geçiyor, seninle ilgili çok şeyler konuşuluyor. Mektubumu okurken, başka kadını seviyorsan, mektubumu yırt…

Manastırlı Eleni Karinte, bir gün tanıdığı ve aşık olduğu adama bütün ömrünü harcamıştır… Benim seni sevdiğim kadar, o kadını o kadar çok seviyorsan, kendisine hiçbir şey söyleme, senin kadar mutlu olmasını diliyorum... Fakat, balkondaki kızı hatırlıyorsan ve başkasını sevmiyorsan, seni beklediğimi ve ömrüm boyunca bekleyeceğimi bilmeni istiyorum...

Döneceğini, beni unutmayacağını biliyorum. Babam vefat etti. Beni senden ayırdığından tam bir yıl geçti, beni eve kapattı ve bir ay çıkmama izin vermedi. Ağladım, biliyorum ki tüm kilitleri ve hapisleri boşuna harcadı. Beni evlendirecekleri adamı sadece bir kez gördüm ve kendisi bana onu sevebileceğimi söyledi. Ben kendisine, (Hayır, ben sadece ilk aşkımı seviyorum) dedim... Babam beni hiç bir zaman affetmedi ve ben de kendisini affetmedim. O zamanlardaki gibi artık genç ve güzel değilim. Ebediyen seni seven ve seni bekleyen, Eleni Karinte'n…”

***

Bitiriyoruz…

Mektupta tarih yok…

Atatürk, kısacık hayatında o mektuptan hiç söz etmiyor…

Büyük olasılıkla…

Kalbine gömüyor…

Ne denir?

Kader işte…

Nokta…

Sonsöz: “Sevdiğiniz kadını kaybederseniz, hayatınız boyunca hiç bir şey geri gelmez… Aşkınızın yasaklı kalmasına izin vermeyin… Kaybedecek bir saniyeniz bile yok… Çünkü, bugün 14 Şubat / Anonim…”