GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Fatih YAPAR
YAZARLAR
27 Ağustos 2019 Salı

19 aylık yolculuk!

Yerel seçimde İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Antalya, Adana ve Mersin gibi illeri alarak büyük sürprize imza atan Cumhuriyet Halk Partisi’nde kurultay sürecine yönelik çalışmalar devam ediyor. İlk olarak delege seçimleriyle başlayacak “yolculuk” ilçe ve il kongrelerinden sonra büyük kurultayda noktalanacak.

Peki şu sıralar hummalı bir üye yapma ve parti tüzüğünün 12.maddesinin kullanıldığı, partinin en güçlü olduğu hatta Türkiye’ye örnek gösterdiği İzmir’de neler olacak?

Herkesin malumu 2019’a giderken 15 yıllık belediye başkanı Aziz Kocaoğlu’nu aday yapmayan parti Tunç Soyer ile yeni döneme başarılı bir giriş yaptı. Hem de 22 ilçenin 18’inde görev yapan belediye başkanlarını değiştirerek!

Yeni anlayış ve mevcut belediye yönetimleri “örgütü kontrol etme” konusunda deneyimli ve şerbetli isimlerden oluşuyor.  Meseleye bu açıdan bakıldığında başta Soyer olmak üzere özellikle örgüt üzerinde söz hakkı elde etmek isteyen yerel yöneticiler “istemeseler” bile bu sürece girmek zorunda kalacak.

Gelelim yeni sürecin yol haritasına!

Cumartesi günü gerçekleştirilen il danışma kurulu toplantısında İl Başkanı Deniz Yücel’in sözleri oldukça dikkat çekiciydi. Yücel, “İl başkanı görevden alınıyor, istifa edecek dediler. 19 aydır görev yapıyorum, basına ve sosyal medyaya bakılırsa 10 kez istifa ettim, görevden alındım… Ben buradayım ve yapacak çok daha fazla iş var. Ben yetkilerimi kullanan bir il başkanıyım” diyerek açık ve net mesaj verdi.  Yani yeniden aday olmaya giden süreçte yapacağı hamleleri açıkça ilan etti.

Çünkü kendisi yerel seçim sürecinde özellikle aday belirleme dönemi ve sonrasındaki bazı hamleleri nedeniyle “sorumlu” yani “günah keçisi” ilan edilmişti.  7 Ocak 2018’de yapılan 36’ncı İzmir Olağan İl Kongresi’nde şu anda Çiğli Belediye Başkanı olan Utku Gümrükçü ile yarışan Yücel, Kocaoğlu’nun açık desteği ile seçimi kazanmıştı. 

Elbette kendisinin de vurguladığı gibi 19 aylık süreçte köprünün altından çok sular geçti!

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Afyon kampında toplantıda gündeme getirdiği “uzlaşı adayı” vurgusu üzerine “genel merkezin adayı” olmak için yoğun çaba sarf eden Yücel’in karşısında kimse yok mu?

Elbette var.

İzmir örgütü topyekün bir araya gelerek “tek aday” üzerinde uzlaşır mı?

Mümkün değil!

Şu sıralar delege seçimleri öncesinde tabanda zemin yoklama ve yoğun diplomasi süreci yürüten İl Başkanı Yücel, Kılıçdaroğlu’na yaptığı peş peşe ziyaretlerin ardından “genel merkezin adayı” mesajını veriyor. Bu arada, Kılıçdaroğlu’nun kendisini ziyarete gelenlere İzmir örgütünü sorduğu ve Yücel hakkında nabız yokladığı da biliniyor. Yücel’i kendisine sadakati konusunda “başarılı” bulan Kılıçdaroğlu daha önce yaptığı gibi doğrudan örgüte mesaj verir mi bilinmez ama bilinen şu ki bu süreç kamu kaynaklarını elinde bulunduran belediye başkanlarından bağımsız düşünülemez!

Bu yüzden başkanlık koltuğuna oturduktan sonra ilk danışma kurulu toplantısına katılması beklenen Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “mazeret bildirimi”kararı birçok şeyin işaretini aslında veriyor. En belirgin olanı ise; Soyer-Yücel birlikteliğinin henüz gerçekleşmemiş olması!

Yücel’in bahsettiği 19 ay önceki kongrede rakibi Gümrükçü’nün listesinde olmasına rağmen “listeyi delerek” kurultay delegesi olan eski İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu, Büyükşehir’deki eli-kolu Başkanvekili Mustafa Özuslu gibi isimlerin “bakışı” aşılması gereken önemli bir problem. Bu yüzden, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin gibi kıdemli ve deneyimli isimlerin açık desteğini alan Yücel’in daha çok “çapa yapmaya” ihtiyacı var.

Yerel seçime yönelik aday belirleme sürecindeki hamleler ile İzmir’de söz sahibi olan Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’ın danışma kuruluna gelişi kendisiyle hareket eden belediye başkanlarının kararında nasıl etki yapacak onu da zaman gösterecek. Fırtınalı günlerde, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ın atanması sürecinde Özkan ile “uyumlu” çalışan Yücel bu cepheyi de netleştirirse kısa süre içinde önemli bir mesafe kat etmiş olacak.

Söz konusu süreçte elbette birçok isim, bir o kadar da farklı faktör delege seçimlerinden başlayarak kongreyi şekillendirecek.

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu partinin lideri olarak tavır ve ismi açıkça ortaya koysa bile son sözü parti örgütü söyleyecek.