GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Fatih YAPAR
YAZARLAR
17 Nisan 2019 Çarşamba

Sürekli'nin atanması ne anlama geliyor?

Yerel seçimin sonuçlarına göre artık İstanbul’u da kaybettiği kesinleşen AK Parti için 16 yıllık yolculuğun sonunda artık şapkayı öne koyma zamanı geldi.

İstanbul’u, başta Ankara olmak üzere diğer illerin tamamından ayıran en önemli özelliği müthiş denilebilecek potansiyeli, bütçesi, mali kaynakları ve elbette ki en önemlisi rantı! Seçim sonuçlarına göre 15 bin gibi bir oy farkıyla Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu’na giden kentin anahtarı ne zaman geri alınır bilinmez ama bilinen şu ki AK Parti’nin Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “siyaseten doğduğu” kent artık muhalefetin elinde.  Elbette bu süreci iyi değerlendirmek isteyenler “1989 seçimleri sonrasında gelen hüsranı yaşamamak” için yeni dönemde mücadele etmek zorunda.

Görünen o ki seçimden “başarılı” çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yeni dönemde rahat bir kurultay takvimi işletecek.

Peki AK Parti’de durum nasıl olacak?

Erdoğan ve kurmaylarının yeniden değerlendirme yapacağı süreçte kısa süre içinde bir kabine değişikliği ve MYK rotasyonu bekleniyor.  Tüm bu süreçlerin gölgesinde Türkiye’nin üçüncü büyük şehri İzmir İl Başkanı’nın “tüm sorumluluğu alıyorum” diyerek istifa etmesi de özel bir anlam taşıyor. Partiyi seçime götüren İl Başkanı Şengül’ün istifa ederken kullandığı cümleler, ifadeleri halen kulaklarda yankılanıyor.

Kısa süreli sancının ardından genel merkez, partinin hafızası olan eski Milletvekili ve Yüksek Disiplin Kurumu Üyesi Kerem Ali Sürekli’yi yeni il başkanı olarak görevlendirdi. Binali Yıldırım gibi önemli bir faktörün İzmir milletvekili sıfatını halen taşıdığını unutmazsak Sürekli’nin atanması sürecini de yanlış okumamış oluruz.

Bilindiği gibi örtülü olarak yaşanan AK Parti İzmir Teşkilatı’ndaki çatlak Şengül’ün istifasıyla gün yüzüne çıkmıştı.  Giderken, Büyükşehir Adayı Zeybekci’yi eleştiren Şengül’ün bu süreçte karşısında duran bir diğer isim ise Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın ta kendisiydi. Parti, masada bulunan Seferihisar eski Belediye Başkanı Hamit Nişancı ile Sürekli isimlerinden birisini tercih ederek tavrının kimden yana olduğunu da belirlemiş oldu.

O zaman Sürekli’nin atanması ne anlama geliyor?

Parti içinde uzun yıllardır farklı görevlerde bulunan Sürekli, Refah Partisi’nden itibaren çekirdekten yetişmiş bir isim. Aynı zamanda “uzlaşmacı ve dengeci” olarak biliniyor. Keskin çizgileri ve ön yargıları olmayan Sürekli’ye “ağabey” misyonu yükleyenler de bir hayli fazla. Büyükşehir Adayı Zeybekci’nin kampanyasında aktif görev alan, Binali Yıldırım’ın ve ekibinin de sıcak baktığı bir karakter olan Sürekli, Şengül’ün de kendisinden sonra koltuğu gönül rahatlığı ile devredebileceği bir isimdi. Bu yüzden Şengül’ün, Sürekli atandıktan sonra, “Partimizde büyük emeği olan, bugüne kadar önemli görevler üstlenen, tecrübeli bir kişi. Aynı zamanda partimizin hafızası olarak görülebilir. Ben de deneyim ve birikimimle kendisine her zaman destek olmaya hazırım. Birileri, ‘Küçük olsun benim olsun, makama benim istediğim kişi gelsin’ diye mücadele etmiş olsa da bu süreçte sağduyu kazandı. Bu durum da partimiz adına yararlı oldu. Sayın Sürekli’nin yeni görevinin, İzmir ve partimiz için hayırlı olmasını diliyorum” sözleri bir hayli ilginç ve dikkat çekici…

Sürekli’nin il başkanlığına atanması sadece AK Parti İzmir Teşkilatı’nda değil CHP’de de yankı buldu. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan,  Sürekli için, “İzmir Büyükşehir Meclisinde ben CHP grup sözcüsü, kendisi de AK Parti grup sözcüsüydü, bir kez bile birbirimizi kırmadık. Fikirlerimiz başka başka olacak ama Kerem Ali Sürekli bizim çalışkanlığıyla, kişiliğiyle takdir ettiğimiz bir arkadaşımızdır” ifadelerini kullandı. Sürekli’nin kısa sürede belirleyeceği yeni il yönetimi “nasıl bir yönetim anlayışı” sergileyeceğinin de göstergesi olacak. Özellikle, kavgadan kaçınan ve sert üslup kullanmaktan çekinen Sürekli tercihiyle genel merkez de “İzmir’de kavga istemiyorum” mesajını net bir şekilde verdi.

Denge politikasını izleyen ve herkese eşit mesafede bulunması beklenen Sürekli’nin tercihleri de, kararları da yeni süreçte rotasını tam olarak belirleyecek.

Ne diyelim?

İzmir siyaseti için hayırlı olsun…