GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
23 Nisan 2011 Cumartesi

Tayland Modeli!

AK Parti’nin ‘Hedef 2023’ başlıklı seçim beyannamesinin İzmir’e ilişkin bölümü yaklaşık 2,5 sayfa… İstanbul’dan da Ankara’dan da fazla…
CHP’nin seçim beyannamesindeki İzmir 8,5 satır.
İstanbul 3 sayfa… Ankara’ya özel başlık açılmış. Güneydoğu ve Doğu kentleri de ayrı başlıklarda incelenmiş.
İzmir, Adana ve Kars-Ardahan-Iğdır’dan sonra üçüncü ele alınan kent.
Tek mesele 8,5 satır olması da değil tabi ki! Ya da Gürsel Tekin’in memleketi kadar yer alması da değil. Büyükşehir’in işlerini sahiplenmek, İzmir’e ‘kes, kopyala, yapıştır’ projeleri yapmakla itham edilen AK Parti gibi CHP de ‘alıntı’ projeyle çıkıyor kentin karşısına.
‘İzmir’i Avrupa’nın sağlık başkenti yapacağız’ diyor Kılıçdaroğlu…
Tıpkı Tayland gibi diye de ekliyor. Basın toplantısında dilinin sürçtüğünü düşündüm.
CHP’nin internet sitesinde yayınlanan beyannamenin tamamını okuyunca gördüm ki, Kılıçdaroğlu önüne konulanı okumuş.
CHP’nin İzmir için düşündüğü modelin adıymış Tayland. CHP’nin 8,5 satırlık İzmir vizyonu her şeyden önce alıntı. Yani kes, kopyala, yapıştır! AKP’nin beyannamesini eleştiren Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Yüksel’in gözünden bu ayrıntı nasıl kaçmış olabilir?
AKP’yi Büyükşehir’in projelerini almakla itham eden Yüksel, EXPO 2015 sürecindeki amacın CHP Genel merkezi tarafından ‘Kes, kopyala, yapıştır’ modeli ile alındığını nasıl görmez? Yoksa İzmir’i MYK’da temsil eden tek isim olan Yüksel’e sorulmadı mı İzmir’e ilişkin proje üretilirken? Ya da kime soruldu? Hangi İzmirlinin katkısı oldu Tayland modeli kalkınma projesinde…
Merak ediyorum.
*
EXPO 2015 yarışını kaybeden İzmir’in dünyanın en büyük fuarı için belirlediği ana tema ‘herkes için sağlık’tı. Hedef ise İzmir’i sağlık turizminin başkenti yapmaktı.
İnciraltı’ndan başlayarak kentin termal altyapısını sağlık turizmi için kullanmak, antik çağda bugün toprağa/çamura gömülen Bergama’daki Alianoi ve Balçova’daki Agemennon Kaplıcaları ile yakalanan hareketliliği geri getirmekti.
Bir anlamda kentin tarihindeki izlerden yola çıkarak İzmir’i nitelikli sağlık turisti ile buluşturmaktı. Sanıyorum Balçova Termal Tesisleri’nin Norveçlilerle yakaladığı başarı sağlık turizminin başkenti İzmir hedefi için ilham kaynağı olmuştu.
Mesele CHP’nin İzmir’e Avrupa’nın sağlık başkenti vizyonu koymuş olması değil.
Mesele EXPO 2015 ana temasının kes, kopyala, yapıştır modeliyle beyannameye aşırılması…
Mesele İzmir’in sıradan bir Anadolu kenti muamelesi görmesi…
Mesele bu muamelenin CHP gibi kent halkının gözü kapalı oy verdiği bir parti tarafından yapılması… Mesele İzmir’in çantada keklik görülmesi… Mesele İzmir’i heyecanlandıran, kentte konuşulan bir projenin CHP’nin seçim beyannamesinde olmaması…
*
Büyükşehir’in yürüttüğü işleri (Yeni Fuar alanı, kongre merkezi, Kadifekale’nin boşaltılması…) çıkarırsak AK Parti’nin İzmir için açıkladığı beyannamenin yanında CHP’nin 8,5 satırlık alıntı projesi devede kulak bile değil.
AK Parti’nin ‘Körfeze tüp geçit, İstanbul ve Ankara’ya otoyol ve hızlı tren, EXPO 2020 adaylığı, dev şehir hastaneleri’ gibi 11 ayrı başlıkta 33 maddede verilen vaatler zinciri CHP’nin tek maddelik beyannamesini deyim yerindeyse dövdü.
İzmirliler açısından bakıldığında ise dağ fare doğurdu.
AK Parti’nin günler öncesinden açıkladığı, CHP’nin kalesine yönelik ciddi vaatlerle dolu seçim beyannamesine önlem almak yerine, Kılıçdaroğlu ve ekibi ‘Tayland gibi’ benzetmesiyle de kaş yaparken göz çıkarmıştır.
*
Yapılan araştırmalarda dünya sağlık turizminde Tayland 2. sırada… Aynı sıralamada Türkiye 16. sırada. Listenin başında Hindistan var. Ayrıca Tayland ününü sağlık turizmiyle değil turizmin başka bir koluyla sağlıyor. İzmir’i asıl hayal kırıklığına uğratan nokta ise CHP’nin bu imaja aldırmadan kenti Tayland modeliyle geliştireceğini açıklamasıdır.
Bir gariplik de İzmir’in bir kente değil ülkeye benzetilmesi olmuştur.
*
İki partinin de seçim beyannamesinde İstanbul’un yeri ayrı. Başbakan’ın ‘rüya proje’ hazırlığı yaptığı İstanbul için Kılıçdaroğlu da dersine iyi çalışmış. Bunun nedeni ‘taşı toprağı altın şehrin’ 10 milyonun üzerindeki nüfusu ve seçmen potansiyeli…  
AK Parti’nin daha iyi çalışmış olmasına rağmen iki partinin de İzmir’e ilişkin vizyonu olduğunu söyleyemem. Sanıyorum bunun nedeni genel başkanların yakınlarında ya da partinin mutfağındaki hazırlık grubunda İzmir’in, İzmirlinin olmayışı…
Birine göre mutlak alınması gereken muhalif bir kent İzmir.
Ötekine göre çantada keklik, odunu koysan seçer…Aday listelerinden belli değil mi?
Suya sabuna dokunmayan, genel başkan ya da kentteki hâkim siyasi yapıya asker olacak vekil adaylarıyla dolu listeler.
Üç partinin (AKP, CHP ve MHP) seçilecek yerlerdeki aday adaylarının yarısı İzmir’de oturmuyor. Yani ithal…
Yıllardır kabinede doğru dürüst bakanı yok kentin. Bakanlar ihtiyaca binaen ithal ediliyor. Yerli siyasetçiler ise kabineye ancak uzaktan bakıyor. Kabineye uzaktan bakan kente de uzaktan bakıyor ne yazık ki!
CHP’de de farklı değil ki! Biraz Kılıçdaroğlu biraz Kocaoğlu etkisiyle oluşturulmuş listeler beklenen heyecanı yaratmadı. ‘Belki seçim beyannamesi iyidir’ dedik. Ondan da çıka çıka Tayland çıktı. Aziz Başkan’ın siyaset yoldaşlarını yolda bırakan, neredeyse onu da adaylıktan etme noktasına getiren Tayland!