CHP’’nin MYK Üyesi Mehmet Ali Susam hakkında kalem oynatacaktım zaten. MYK’’nın Bornova ve Konak’’ta iki mahallede delege seçimlerine müdahalesi yazının üzerine ’‘cuk’’ oturdu.’¶
Susam’’ı meslektaşlarımın pek çoğunun aksine uzun yıllardır ve de iyi tanırım. Zaten telefonda bana ilk hatırlattığı da uzun yıllara varan dostluğumuzdu. Bursalı Susam’’ın, Bucalı Susam’’a dönüştüğü, lise yıllarının ateşli CHP’’lisinin neden/nasıl 1999’’da ANAP adayı olarak karşımıza çıktığını, Buca Esnaf Odası yöneticiliğinden, İzmir esnafının liderliğine uzanan serüvenini, bu yolculuk sırasında başarılarını, başarısızlıklarını, hayal kırıklıklarını da iyi bilenlerden biriyimdir.
Esnaf teşkilatına kısa sürede nasıl hakim olduğunu, 30 ilçede 130 esnaf odası tarafından nasıl/neden Ankara’’ya, siyaset sahnesine itildiğini de bilirim.
1992’’de partinin kurucu il yöneticisi, aynı yıl CHP’’li belediyenin başkan yardımcısı olan Susam’’ın yeniden dönüş yaptığı yuvasında nasıl karşılandığını, kimlerle ekipçilik adına aynı yolu yürüdüğünü, neden yol ayrımına girdiğini şu anda hangi cephenin kazanması için mücadele verdiğini de bilirim.
Genel Sekreter Önder Sav ekibiyle yola çıkan iki yıl önce Soma kırılması sonrası yol ayrımı yaşayıp MYK’’da CHP Lideri Baykal’’ın İzmir’’i (kongre sürecinde) emanet ettiği bir isim olarak karşımıza çıktı Susam.
Baykal’’ın bu süreçte yetkilendirdiği (Selçuk Ayhan gibi) başka isimler de olmasına karşın MYK üyesi sıfatıyla yetki alanı daha genişti Susam’’ın. Tüm İzmir’’di.
Bu sütunun okuyucuları CHP’’de Genel Başkan ile Genel Sekreter’’in kongre sürecindeki geçici dalaşmasına yabancı değildir. Bu dalaşma sürecinde Susam Baykal’’ın kılıcını taşıdı, PM Üyesi A.Rezzak Erten ise Önder Sav’’ın’…
Delege seçimlerinin sonucu gösterdi ki Sav’’ın kılıcı daha keskindi. 7-8 mahallede dişe diş kora kor seçimler yapıldı. Sav ekibi daha önce açıkladığım gerekçelerle adeta bastı ve geçti.
***
Susam’’ı benim kadar tanıyanlar, onun kolay kolay pes etmeyeceğini de bilir’… İzmir’’de TESK Başkanı Derviş Günday’’la mücadelesini hatırlıyorum da. Gelinen noktada Türkiye esnafının lideri Günday sıradan bir vekil, İzmir esnafının lideri Susam aynı partide MYK Üyesi’…
Ama yeniden dönüş yaptığı CHP, bıraktığı CHP değildi Susam’’ın. Ekipler arası mücadele keskinleşmiş, taraf olmak adeta zorunlu hale gelmişti.
Tarafını önce Sav’’dan yana sonra da Baykal’’dan yana seçti. Baykal’’ın verdiği ’‘Sav ekibini dengele/traşla’’ talimatını yerine getirmek için canhıraş çalıştı kongre süreci boyunca.
Ama karşısında organize, iyi tanıdığı bir ekip vardı ve ’‘dengeleme/traşlama işi’’ o kadar da kolay değildi.
Kocaoğlu’’nun mahallesi Bornova’’da üye yapılanmasına adı karışınca kızılca kıyamet koptu.
Belki kendince doğru cephede ama yanlış isimlerle çalışıyor, örgütte bağının olmamasının bedelini ödüyordu.
Kimilerine göre de topu tek başına oynamayı seviyor, 10 numara olduğunu hissettirmek istiyordu’…
Telefonda tek tek anlattım.
Hangi mahallede DYP’’lilerin partiye kaydedildiğini, hangi ekipten kimlerle hangi adımı attığına kadar hakkında konuşulanlara ilişkin geniş bir bilgilendirme yaptım.
Ve bugün iptal edilen Bornova Erzene Mahalle seçimleri öncesi İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu ile arasında geçen ve CHP kulislerinin en çok konuştuğu konu olan, ’‘Maça’’ meselesini hatırlattım.
İddia edildiği gibi Susam, Nalbantoğlu üzerinde ’‘demoklesin kılıcı’’ gibi sallanıyor muydu? Delege seçimleri için bire bir markaj yapıp, baskı kuruyor muydu?
Hatta Erzene Mahallesi’’nde kendisinin de desteklediği ekibin kazandığı seçimleri iptal etmek üzere olan Nalbantoğlu’’nu arayıp, ’“Maçan sıkıyorsa iptal et, bak bakalım tüm İzmir’’i iptal ettiriyor muyum, ettirmiyor muyum’” demiş miydi?
Evet. Demişti. Ama cümle biraz farklıydı’…
Nalbantoğlu, MYK üyesinden gelen net tehdit üzerine zaten iptal için üç gün önce imza toplayan 12 Sav yanlısı yöneticinin dediğini yaptı. Reste restle karşılık verdi.
Dedik ya Susam kolay kolay pes etmez diye’… Konuyu MYK’’ya taşıyıp maçasının ne kadar sıkı olduğunu gösterdi.
Ama bu maça sadece Nalbantoğlu'nu mu sıkmıştı? Yoksa Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ve Genel Sekreter Sav'ı da biraz olsun sıkıntıya sokmuş muydu?
İzmir İl Başkanı’’nı ikinci kez by-pass etti.İlkinde Buca yönetimiydi söz konusu olan, ikincisinde mahalle seçimleri...
Bornova’’da seçimi kazanma noktasına gelen Kocaoğlu-Sav ittifakına darbe vurdu.
Konak’’taki iptalin ilçe kongresine etki edeceğini sanmıyorum. Ama yine de Sav ekibinin ağır isimlerinden Ümit Kaya delege olamadı bu kararla.
Susam’’ın İzmir’’de verdiği mücadeleyi Ankara’’ya taşımasını anlayabilirim. Her ne kadar bana, ’“Delege seçimlerinin doğru, düzgün, sağlıklı yapılması için çaba sarf ettim. Taraf tutmadım. Hiçbir ekibin yanında ya da karşısında olmadım’” gibi bir açıklama yapmış olsa da önerisiyle alınan MYK kararı hiç de bu masum bakışı desteklemiyor.
Ertürk Çapın, Kamil Sındır hatta Kemal Karataş gibi isimlerin bayram yaptığı bu karar, Kocaoğlu ve Önder Sav ekibini çileden çıkardı.
En çok da İzmir İl Başkanı Nalbantoğlu’’nu’…
Dün Nalbantoğlu’’nu arayıp, ’‘MYK Bornova’’da 1, Konak’’ta 3 mahalleyi iptal edecekmiş, duydunuz mu? Öneriyi de İzmirli MYK Üyesi Susam götürecekmiş, biliyor musunuz?’” şeklindeki soruma verdiği yanıtı aynen aktarıyorum:
’‘Yok canım. Olur mu öyle şey. Koskoca CHP MYK’’sı’… Türkiye’’nin sorunlarını bırakıp İzmir’’in mahalle seçimleriyle ilgilenir mi?’”
Kararı duyunca Nalbantoğlu’’nun yüzündeki ifadeyi merak ediyorum. Yakınlarında olan (Hüseyin Mutlu Akpınar gibi) birinden duymak isterim doğrusu’…
Evet. Türkiye açılamamış açılımı, DTP’’nin kapatılmasıyla İzmir’’in ve daha pek çok kentin göbeğindeki molotoflu hain saldırıları, 2010 Türkiye bütçesini’’ konuşuyor.
Türkiye’’nin Ana Muhalefet Partisi CHP’’yi yöneten 21 kişi (Baykal dahil) Bornova Erzene Mahallesi, Konak Kılıç Reis Mahallesi delege seçimlerini’…
Bravo ve tebrikler’…
Başbakan Erdoğan ne dese haklı’… CHP yaşadıkça AKP’’nin iktidarı da garanti’…
Sanki Baykal’’a rakip çıkacak? Sanki İzmir’’de Nalbantoğlu’’ndan başka il başkan adayı var? Nedir o zaman bu saçma/sapan mücadelenin, genel merkezlere taşınan mahalle seçimlerinin altındaki sır perdesi?
Mahalle seçimleri demokratik değilse (Ki Susam her iki mahalledeki ilk seçimin iptal edilmesine isyan ediyor ve de haklı da olabilir)
O zaman atama yapın geçin’…
Zaten yaptığınız seçimlerin atamadan farkı varmış gibi!
Bornova’’da 5 yıldır seçim yapılmıyordu, 5 yıl daha yapılmasın. Ne olacak? Ertürk Çapın’’ı ya da başka birini atayın bitsin bu işkence.
Ya da Konak’’ta’… Hatta İzmir İl Başkanlığı’’nda’… Karşıyaka’’da’…
Bence iki mahallenin MYK gibi bir organ tarafından iptal edilmesi CHP’’ye de Baykal’’a da hiç yakışmamıştır.
İzmir’’deki sorununu İzmir’’de çözemeyen Susam’’a da tabi ki’…
Genel Merkez’’in mahalle seçimleriyle ilgilendiği Baykal’’ın geçen hafta Karşıyaka’’dan başlayan kongre sürecine direkt müdahalesini daha sonra genişçe ele alacağız.
Ama Baykal’’a tavsiyem 2005’’i unutmasın!
25 ilçe başkanını, 9 milletvekilini Menemen tepsisi gibi yan yana dizip, ’‘Baykal istedi, Ekrem Bulgun’’u destekliyoruz’’ dedirttiği kongre sürecini’…
Tokatı, en yakın ekibinden yemiş, uzun süre kendine gelememişti’…
Ve son söz;
İzmir, tehdidi, direkt müdahaleyi sevmez. Başbakan Erdoğan’’ı, AKP’’yi bu kentte sevilmeyen yapan şey, kenti açıktan tehdit edip, ’‘Bizi seçerseniz hizmet alırsınız’’ sözleriyle aba altından sopa göstermesidir. Baykal da aba altından sopa gösterdiğine göre’…
Keser döner sap döner’…Aba altından gösterilen sopa da dönebilir!