GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ayda ÖZEREN
YAZARLAR
29 Nisan 2023 Cumartesi

Sular yükselince…

Müzik Önerisi: Killing The Planet – The Vines

“Sular yükselince balıklar karıncaları yer.

Sular çekildiğinde ise karıncalar balıkları…

Kimse bugünkü üstünlüğüne güvenmesin, çünkü kimin kimi yiyeceğine “suyun akışı” karar verir…”

Google’a göre bir Kızılderili atasözü olarak bilinen ve içeriğinde birden çok metafor barındıran bu satırları Esiad ve Rotary’nin ortak düzenlediği İklim Zirvesi açılış konuşmasında kullandım dün…

İnsanlık açısından işler çok karışık.

Ateşi yükselen bir dünya ve her bir köşesinde bu ateşin yarattığı akıl almayan afetler…Sanıyoruz ki her şey Allah’tan. Doğanın kendi kendini yenileme kapasitesini bozan biziz, doğanın kendi süreçlerine hadsizce müdahale etmeye çalışan biziz…Sınırlı kaynakları hoyratça sömüren biziz…Toprağı, havayı, suyu atıklarıyla kirleten biziz.

Çöller, buzullar, dağlar ve ormanlar dahil gezegen üzerindeki tüm toprakların ÜÇTE BİRİNİ tarım arazilerine döndüren biziz. Kendi besin ihtiyaçlarımızın ötesinde gözü dönmüş bir tüketim toplumu olan biziz. İhtiyacımızın çok ötesinde tüketen biziz.

Çöller ve buzullar hariç yaşanabilir alanların yarısını şehirleştiren biziz. Kendi bencilliğimiz yüzünden halihazırda karada yaşayan diğer canlı hayvan gruplarının yaşam alanlarını yok eden biziz…

Uzaylılardan önce bu gezegeni İSTİLA eden biziz.

Bir nevi parazitiz, Dünya bizi silkeleyip üzerinden atmaya çalışıyor, bizi sırtından defedip suyun kendi akışını düzenlemek ve İYİLEŞMEK istiyor.

Bu haykırışı duymazdan gelemeyiz. İnsanlık ve yaşayan tüm canlılar için geçmişimizden miras kalan bu gezegene BİZ UYUM sağlamak zorundayız. Ona bugüne kadar verdiğimiz zararları onarmak zorundayız.

Hayatta kalmak istiyorsak eğer, bize yapılmasını istemediklerimizi diğer canlılara ve doğaya yapmamakla işe koyulmalıyız. Toprak Ananın haklarına saygı göstermeli, Dünyamız üzerindeki bu parazitliğimizi olumluya çevirmek zorundayız.

Bir çok öncelik değil, yarın seneye değil; tek en önemli öncelik ve hemen şimdi!

Tüm insanlık, sanayicisi çiftçisi ekonomisti akademisyeni çoluk çocuk genç yaşlı kadın erkek doğulu batılı demeden bir araya gelmeli ve çözümlere odaklanarak geleceğimizi kurtarmalıyız.

Bireysel olarak ne yapabiliriz ki demeyin, yapacak öyle ufak tefek büyük önlemlerimiz var ki:

En basiti, kullanmadığınız elektrikli aletlerin fişini çekin. Energy Saving Trust verilerine göre evlerde prizlere takılan elektronik eşyalar ve bunların stand-by (çalışır durumda) bırakılması evdeki elektrik faturalarımızın yaklaşık yüzde 25'ine neden oluyor.

Enerji tasarruflu ampul kullanın. LED ampuller ve halojen lambalar eskilerine göre %80 daha az enerji tüketiyor.

Enerji tasarruflu cihazlar kullanın. Elektronik eşya alırken üzerlerinde "A+, A++, B" gibi işaretler olacaktır. Bu, o aygıtın ne kadar elektrik yaktığını gösterir. Yeni elektronik eşya alırken bu gibi özelliklere dikkat edin, estetik değil tasarruf bizi kurtaracak.

Evinizdeki ısı yalıtımını gözden geçirin. Kapı ve pencerelerdeki ısı kaçaklarını giderin. Daha çok ısıtmak için harcama yapmayın içerideki ısıyı korumaya çalışın.

Güneş paneli kullanın. Güneş panel sistemleri ile elektrik harcamalarınız oldukça minimize olabiliyor. Belki apartmanlar için dönüşüm pek kolay değil, ancak müstakil yaşamlarda bu dönüşüm artık hesaplı. İmkanınız varsa güneş enerjili ısıtma işlemlerini tercih edin.

Yürüyün, hem doğaya hem kendinize fayda sağlayın.

Bisiklet kullanın, spor yapmak için değil ulaşım aracı olarak daha sık kullanın.

Toplu taşımayı hayatınızın bir parçası haline getirin. Paylaşım ekonomisinden daha çok yararlanın.

Mecbur kalmadıkça uçmayın, ya da uçuş planlarınızı daha az karbon salınımı olacak şekilde şekillendirin.

Az tüketin, yeniden kullanın, geri döndürün.

Bir değil bin dikili ağacınız olsun.

Yerel üreticiden satın alın. Yiyecek atıklarınızı azaltın. Kararında alın, mevsiminde ve kararlı tüketin.

Paketlenmiş ürün tüketimini azaltın. Tek kullanımlık plastiklere yol verin. Cam matara taşıyın.

Kurutma makinesi kullanmayın, kurutma işini ip ve mandalla doğaya rüzgâra bırakın.

Evinizde bitki, çiçek veya sebze yetiştirin. Balkonda biber, maydanoz, nane, kekik sizi de doğayı da canlandırır. İlkokul sıralarında öğrendiğimiz biyolojinin ilk derslerinden fotosentezi evinizde etkinleştirin. Bir saksı da olsa izin verin karbondioksit gazını kendince emsin. Ekosisteme ufak bir sadaka olsun.

Karbon ayak izinizi kontrol edin. Geleceğe geleceği koruyarak iz bırakın ama karbon iziniz carettalar kadar hafif olsun.

İklim krizi bir gelecek korkusu değil artık, kapılarımızdan bacalarımızdan içeri girdi hayatlarımızı etkilemeye başladı. Yarının değil bugünün konusu.

İklim Krizi devletlerin, hükümetlerin, şirketlerin sorunu değil hepimizin sorunu…

Ve hepimizin hemen şimdi bugün önlem almaya başlaması ve çözümlerin birer parçası olması gerekiyor.

Çünkü geleceğin bütün çiçekleri bugünün tohumlarıdır.