GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ayda ÖZEREN
YAZARLAR
21 Ocak 2023 Cumartesi

Çeşitleme

Müzik Önerisi : Yaralı Ruhlar Bahçesi * Fırat Ağacık

Uzun bir yolculuk, farklı kıtalar farklı insanlar farklı lisanlar farklı yaşamlar farklı zaman dilimleri arayı açmış olabilir, yazma içgüdüsü yaşanan iyi kötü tüm tecrübelerin dışa vurumu.

Yazmaktan vazgeçemem buradayım, biraz farklı alanlardaki iş yoğunluğu biraz mola biraz sıfırlama biraz çeşitleme diyelim…

Çeşitledim bu bir ay ben.

Mahallenin baskısından, ülkenin kargaşasından, ekonominin dalgalanmasından, konuşmaların uzamasından, vaatlerin yerinde saymasından, her şeyin tıpatıp aynı gibi görünüp geleceğin aynılığını kaybetme korkusundan…

Çeşitledim bu bir ay ben.

Bambaşka kültürlerle bambaşka insanlarla bambaşka tecrübeler yaşadım. Kendimi unuttum, memleketi unutamadım.

Başka kıtaların sorunlarını idrak etim, anladım kendimce çözümler buldum, benim memleketime çözüm bulamadım.

Farklı dillerde kendimi anlattım da kendi memleketimi istediğim gibi anlatamadım.

Fakirleştiğimizi cebimdeki parayı bin bin harcamak zorunda kalınca daha fazla anladım.

İçimize kapanıp her birimizin memleket gündeminden çıkamadığını, insanımızın kendinden başkasına tahammülü kalmadığını ben sınırlarımızın ötesine geçince anladım.

Dilimizin ne zengin olduğunu başka dillere çeviri yaparken, kendi köşe yazılarımı çevirmeye çalışırken anladım.

Ne sabırlı bir toplum olduğumuzu son yıllarda yaşadıklarımıza bakarak anladım.

Ne pratik hesap yapabildiğimizi kasiyerin para üstünü almaya çalışırken kafa karışıklığından anladım.

Ne zengin mutfağımız olduğunu mönülerden yemek beğenmeye çalışırken daha iyi anladım.

Ne şifalı otlarımız olduğunu yemeğin yanında gelen rengi tazeliği gitmiş yeşilliklerden anladım.

Ne kirli hava soluduğumuzu sabah yürüyüşlerimde anladım.

Ne iyi hekimlerimiz olduğunu hastane koridorunda beklerken anladım.

Çeşitliliğe bakış açımızı ne kadar daralttığımızı, farklılıkları yadırgamaktan öteye geçerek acımasızca yargıladığımızdan anladım.

Halbuki çeşitlilik bizi zenginleştiren…

Çeşitlilik bizi daha yaratıcı kılan…

Çeşitlilik seçeneklerimizi artıran…

Çeşitlilik bizi daha anlayışlı kılan…

Çeşitlilik bizi bağımsız olarak birlikte düşünmeyi öğreten!

Çeşitlilik bizi bu dünyada daha sevgiyle barış içinde yaşamamızı gösteren…

Hepimizin ne kadar farklı olduğunu bilerek, benzersizliğimizi daha da yücelterek çeşitliliğimizi kutlamak varken, ötekileştirmek niye?

Güç benzerliklerden değil çeşitlilikten gelir.

Lezzet benzer tatların birleşmesiyle değil, çeşitlemelerle patlar.

Çeşitlilik bireyselliği bir potada eritmeden, birbirimizin benzemezliğini kucaklamaktır.

Doğanın güzelliği çeşitliliğinden gelmiyor mu?

Yaradan’ın büyüklüğü bu kadar çeşitliliği gözlerimizin önüne sermesinden gelmiyor mu?

Biz kimiz ki bu ilahi çeşitliliğe karşı gelelim?

Biz kimiz ki çeşitliliğiinkâr edelim?

Çeşitledim bu ay ben hayatımı…Çeşitlerken bir şeyin farkına vardım. Aslında Dünyanın ihtiyacı anlaşılmak değildi. Dünyanın ihtiyacı çeşitlemeye açık olmaktı, çeşitliliği olduğu gibi kabul etmekti.

Dünyanın ihtiyacının açıklık olduğunu daha iyi anladım.

Açık kapılar.

Açık kulaklar.

Açık beyinler.

Açık fikirler.

Açık zihinler.

Açık yürekler.

Açık kucaklar.

Açık ruhlar.