GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
18 Temmuz 2011 Pazartesi

Neşter!

Kocaoğlu ne yapacak diye sormuştuk iki gün önce… Ve Başkan yapacağını yaptı. Saray’da başlayan operasyon taşları yerinden oynattı.
Gül Şener, Ali Rıza Gülerman gitti. İZFAŞ, İZULAŞ, İZBETON, METRO A.Ş Genel Müdürlerine ‘istifa edin’ dedi. Ve Büyükşehir’de 3-5 daire başkanının daha gitmesi bekleniyor.
Ya gidecekler ya gönderilecekler. Kocaoğlu’nun amacı belli. Polis baskınından sonra pısan ekibini kendine getirmek. Son dönemde ilçe belediye başkanlarını da isyan noktasına getiren bürokratlarını gözden geçirmek…
Tabi ki de kalan 2-5 yılında verimli çalışıp hem iktidar partisi hem de CHP içinde ortaya çıkan rekabetçi yapıya karşı direnç kazanmak. Anlaşılan o ki Kocaoğlu içeriden ve de dışarıdan gelen baskıya boyun eğmeyecek.
Bırakıp gitmek yerine sonuna kadar savaşmayı deneyecek. Büyükşehir’de taşların yerinden oynatan Başkan Kocaoğlu, bir yandan kalanlara gözdağı verirken bir yandan da ekibini yeniden kurmuş olacak.
Burada gidenlerin yerine gelecek isimler çok önemli. Daha önceki örneklerinde olduğu gibi ‘Gelen gideni aratırsa’ Kocaoğlu yaptığı ya da yapmaya çalıştığı şeyden sonuç alamaz. Hem belediye içinde hem de kamuoyunda yeniden ve daha sert bir şekilde eleştiri yağmuru başlar.
Gidenlerin yerine mutlaka daha iyisi, daha doğrusu gelmeli…
Gidenleri kötülemek ya da karalamak değil amacım.
Hem Gül Şener hem de Ali Rıza Gülerman ellerinden gelenin en iyisini yapmışlardır. Ama tahminim o ki süreç içinde yorulmuş, belediye içindeki kamplaşmalar sonunda yılmışlardır. Yoksa pek çok kişinin ulaşmak için yoğun kulis yaptığı Büyükşehir’in tepe noktalarından istifa kararı almazlardı.
Başkan Kocaoğlu’nun daha önce mektup yazarak ‘emekliliklerini’ istediği genel müdürlerine gelince… Aralarında başarılı isimler de var. Fuarcılık konusunda önemli adımlar atan Doğan İşleyen gibi mesela…
Sonuçta Kocaoğlu’nun operasyon yaparken elini korkak alıştırmaması gerekiyor. Önceki yıllarda olduğu gibi hatır/gönül hesabıyla değil realiteler üzerinden hareket etmesi bekleniyor en azından. ‘Askerlik arkadaşı, yazlık komşusu, aile dostu, tanıdık’ gibi duygusal kriterler üzerinden hareket ederse bu operasyon yarardan çok zarar yazar. Ama verimli olmayanın gözünün yaşına bakmadan vurursa neşteri, hem belediyeyi hem koltuğunu hem de İzmir’i kurtarır.
Kendi adıma Kocaoğlu’nun doğruyu yapacağını düşünüyorum.
Çünkü başka çaresinin kalmadığını görüyorum.
Kentin en büyük ilçelerinin belediye başkanlarının isyan ettiği, isyankar başkan sayısının neredeyse bir düzineye ulaştığı süreçte hala duygusal kriterler üzerinden hareket edilirse, yanlış yapılır. Artık İzmir’de lafla peynir gemisi yürümüyor. Yerel seçim öncesi son 3 yılında olduğu gibi Başkan Kocaoğlu’ndan büyük işler bekliyor İzmir.
Yüzde 56,7’nin hakkını vermesini bekliyor yani.
Klimasız otobüslerde yaz sıcağında kavrulmak istemiyor mesela…
Kentin 6 ayında metro sorununu 6 ayında da körfezin kokusunu, derelerinin durumunu konuşmak istemiyor.
Gecekondu sorununun Kadifekale örneğinde olduğu gibi çözülmesini en azından bu konuda ciddi adımlar atılmasını bekliyor. Kente yatırımcıyı çekecek hamleler bekliyor. Yeni imar planlarıyla kentin siluetinin değişmesini, ulaşımdan, alt yapıya kadar her alanda gözle görünür işler bekliyor. Başkan Kocaoğlu’nun mevcut ekibiyle elinden geleni yaptığını biliyor bilmesine de kentin beklenti çıtası her geçen gün yükseliyor.
İktidar Partisi AK Parti ‘çılgın projelerle’ bu çıtayı daha da yükseltiyor.
Kocaoğlu’nun polis operasyonu sonrası pısan, rutin imzaları bile atmaktan imtina eden ekibini gözden geçirerek sürece müdahale etmesi, yükselen beklentiyi karşılamak adına anlamlı.
Yeni ekip, yeni vizyon…
Kentin beklentilerine yanıt verecek üretkenlikte, cesur, vizyon sahibi isimler…
Çok uzaklara bakmasına gerek yok!
Pek çok daire başkanının altında idealist gençler var.
Büyükşehir’in altyapısı sağlam yani…
Kendi bünyesinden yeni bir ekip, yeni bir takım yaratabilir Kocaoğlu…
Gençlerin önünü açıp, kalan 2,5 yılında şov yapabilir. Ya da eskiden olduğu gibi duygusal kriterlerle ‘sadık’ bir ekip tanzim edip günü kurtarabilir.
Tercih tabi ki kendisinin… Sonuçta bize saygı duymak, doğruya doğru, eğriye eğri demek düşüyor.
*
Ve CHP İzmir’deki gelişmeler…
Görevden alınması an meselesi olan İl Başkanı Tacettin Bayır’ın yerine alternatif arayışları sürüyor. Şanslı isimlerden biri de Rıfat Nalbantoğlu…
PM Üyesi Susam’ın da desteklediği Nalbantoğlu’nun atanması şu aşamada Kocaoğlu’nun hoşuna gitmeyebilir. Son döneminde kavgalı olduğu bir il başkanının atanmasındansa kendisine daha yakın bir ismi bu makam için önerebilir Kocaoğlu…
İsyankar belediye başkanları da bu konuda çalışma içinde… Nalbantoğlu’na bu yapıdan da destek gelmesi bekleniyor. Burada Kılıçdaroğlu’nun tavrı önemli. Ama aldığım sağlam bilgilere göre Kılıçdaroğlu, Bayır’ın biletini kesmiş durumda. Sadece o bileti adrese teslim etmedi şu anda…
Bir dönem TDH İl Başkanlığı da yapan Gazeteci Bülent Demirsoy’un da adı geçiyor CHP İl Başkanlığı için… Demirsoy isminin Gürsel Tekin tarafından da desteklendiği konuşuluyor. Meslektaşım Demirsoy’la bu konuyu konuşmadım. Ama TDH sürecinde olduğu gibi bir sürpriz yaparsa da şaşırmam…
Bugünlük bu kadar yeter!
Büyükşehir’deki operasyonun boyutları ortaya çıkınca kaldığımız yerden devam ederiz.
CHP’deki gelişmeler, kongre sürecindeki AK Parti’deki hareketlilik devam ettikçe sıcak gelişmeleri değerlendirmeye devam edeceğiz.